Enerji mutabakatı Türkiye ve Senegal’e neler kazandıracak? Al Ain Türkçe Özel
Türkiye ile Senegal arasında dün kritik bir enerji mutabakatı imzalandı. Doç. Dr. Anıl Çağlar Erkan, mutabakatın Türkiye ve Senegal’e kazandıracaklarını Al Ain Türkçe’ye anlattı.
Senegal Cumhurbaşkanı Bassirou Diomaye Diakhar Faye’nin Ankara ziyareti kapsamında kritik bir mutabakata imza atıldı. “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Senegal Cumhuriyeti Arasında Enerji ve Hidrokarbonlar Alanlarında Mutabakat Zaptı”, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ve Senegal Afrika Entegrasyonu ve Dışişleri Bakanı Yassine Fall tarafından imzalandı. Türkiye Somali’den sonra Senegal’le de benzer bir çalışma yapacak. Anlaşmanın detaylarını ve iki ülke için kazanımlarını Uluslararası İlişkiler Uzmanı Doç. Dr. Anıl Çağlar Erkan Al Ain Türkçe’ye anlattı.
Doç. Dr. Anıl Çağlar Erkan’ın Al Ain Türkçe’nin sorularına verdiği cevaplar şöyle:
TÜRKİYE-SENEGAL ENERJİ ANLAŞMASI NELERİ İÇERİYOR?
Türkiye ile Senegal arasında yapıla enerji anlaşması neler içeriyor? Hangi konular bu anlaşmaya dahil? Genel bir çerçeve çizer misiniz?
“Genel çerçevede ele alındığında imzalanan mutabakat zaptıyla Türkiye ile Afrika’nın belki de en istikrarlı ülkesi olan Senegal, enerji, petrol ve doğal gaz alanlarında işbirliğine gidilmesi noktasında anlaşmaya vardı. Bu doğrultuda sismik aramalara destek verilmesi konusu ön plana çıkıyor. Zira anlaşmanın imzalanma zamanı göz önüne alındığında taraflar arasındaki işbirliği kapsamında sismik aramalar konusunun neden ön plana çıktığı son derece net anlaşılmaktadır. Öyle ki taraflar arasındaki anlaşma Türkiye’nin enerji alanında gurur kaynaklarından birisi olan Oruç Reis Araştırma Gemisi’nin Afrika’nın doğusunda bulunan Somali’de sismik araştırmalara başlamasının hemen akabinde imzalanmıştır. Bu doğrultuda anlaşma kapsamında Türkiye, Senegal’de kara ve denizdeki potansiyel enerji sahalarındaki sismik arama faaliyetlerine katkıda bulunacaktır. Ancak şüphesiz anlaşmanın kapsamı sadece sismik arama faaliyetlerine destek verilmesiyle sınırlı değildir. Nitekim anlaşma kapsamında sismik arama faaliyetlerine destek verilmesinin yanı sıra yenilenebilir enerji, enerji verimliliği, kritik mineraller ve nadir toprak elementleri alanlarında da işbirliğine gidileceği yetkililerce dünya kamuoyuna duyurulmuştur. Bu noktadan itibaren anlaşmanın taraflara kazandıracağı hususlar daha belirgin hale gelmektedir.”
SENEGAL’İN ANLAŞMADAN KAZANIMLARI...
Afrika ülkeleri kalkınma konusunda son dönemde önemli atılımlar yapıyor. Türkiye ile yaptığı anlaşma Senegal’e hangi kazanımları sağlayacak?
“Anlaşmanın tamamen kazan-kazan anlayışının bir ürünü olduğunu söyleyebiliriz. Senegal açısından ele alındığında en önemli kazanım şüphesiz son yıllarda ülkede fosil enerji kaynakları rezervlerinin keşfedilmeye başlamasıdır. Buna karşın unutmamak gerekir ki enerji kaynaklarına sahip olmak tek başına yeterli değildir. Hatta bunun çok da önemi yoktur. Zira söz konusu enerji kaynaklarının varlığı sadece kullanılabilir hale getirilmesiyle birlikte önem kazanmaktadır. Bu bağlamda Türkiye ile işbirliği kararının Senegal açısından son derece kritik bir hamle olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü her ne kadar Afrika kıtasının tartışmasız en istikrarlı ülkesi olsa da Senegal yine de enerji gibi son derece hayati önem taşıyan stratejik bir alanda yeterince gelişmiş değildir. Nitekim teknolojinin baş döndürücü bir hızla geliştiği bir çağda ülke halkının yüzde 65’inin elektriğe erişebiliyor olması göreceli de olsa söz konusu geri kalmışlığın göstergelerindendir. Aynı durum şüphesiz yüksek teknolojik donanım ve teknik bilgi gerektiren petrol ve doğal gaz alanındaki faaliyetler için de geçerlidir. Öyle ki ülkede petrol ve doğal gaz alanlarında yürütülen faaliyetlerin ağırlıklı olarak BP, TOTAL, CONOCCOPHILIPS, Kosmos ve Woodside gibi küresel enerji şirketlerince yürütüldüğü görülmektedir. Her ne kadar bu aktörler Senegal menşeili enerji şirketleriyle ortaklıklar kurarak hareket etse de taraflar arasında ülke aleyhine bir dengesizlik olduğu açıktır. Zira mevzu bahis dengesizlik bu aktörlerin benimsedikleri sömürgeci zihniyetin yıllardır değişmemesiyle bir araya geldiğinde Senegal için farklı ciddi bir sorun haline dönüşme potansiyeline sahiptir. Bu noktada hiçbir zaman sömürgeci ya da yayılmacılıkla anılmamış ve anılmayacak olan Türkiye ile işbirliği Senegal açısından son derece önemli bir kazanç anlamına gelmektedir. Senegal’in karşı karşıya olduğu ya da gelecekte ortaya çıkması muhtemel potansiyel sorunların bertaraf edilmesinde Türkiye’nin Dakar için bir nevi çare olacağını iddia edebiliriz. Tüm bunlar ışığında taraflar arasındaki anlaşmanın Senegal açısından olası getirilerini 4 başlıkta ele almak mümkündür.
Bunlardan ilki enerji altyapısının gelişimidir. Zira Senegal, enerji kaynakları açısından potansiyele sahip olsa da sektördeki altyapı eksiklikleri nedeniyle kaynaklarını verimli kullanmakta zorlanmaktadır. Dolayısıyla böylesi bir ortamda Türkiye’nin enerji altyapısı, mühendislik ve teknik destek sağlayarak Senegal’in enerji altyapısını güçlendirmesi olasıdır.
Bir diğer başlık ise yerli enerji üretimi ve ihracat potansiyeliyle ilişkilidir. Anlaşma kapsamında Türkiye’nin iş birliği ile Senegal’deki petrol ve doğal gaz kaynaklarının çıkarılması ve işlenmesi daha mümkün hale gelebilir. Bu sayede Senegal hem kendi iç tüketimini karşılayabilir hem de enerji ihracatçısı bir ülke konumuna gelebilecek iken bu ise şüphesiz ülke ekonomisi için yeni gelir kaynakları yaratılması anlamına gelmektedir.
Üçüncü başlık ise ekonomik ve sosyal kalkınmayla ilişkilidir. Zira en başta enerji sektöründeki yatırımlar, Senegal’e ekonomik kalkınma sağlamanın yanında, istihdam yaratma, yerel halka eğitim sağlama ve altyapı geliştirme gibi sosyal faydalar da sağlayabilecek potansiyele sahiptir. Türk şirketlerinin yatırımları sayesinde Senegal’in enerji sektöründe nitelikli iş gücü ihtiyacını karşılamak üzere yerel iş gücü eğitimleri organize edilecektir.
Dördüncü başlık ise uluslararası iş birliklerinin güçlenmesiyle ilişkilidir. Bu doğrultuda şüphesiz Türkiye ile enerji alanında gerçekleştirilen iş birliği, Senegal’in uluslararası alanda tanınırlığını artıracak ve Afrika kıtası dışındaki ülkelerle yeni iş birliği fırsatlarına zemin hazırlayacaktır. Türkiye gibi stratejik ortaklarla iş birliği yapmak, Senegal’in diğer ülkelerle ticari ilişkilerini çeşitlendirmesine katkı sağlayacağını ifade etmek mümkün.”
TÜRKİYE ANLAŞMAYLA HANGİ KAZANIMLARI SAĞLADI?
Bu anlaşma Türkiye’ye hangi kazanımları sağlayacak?
“Türkiye açısından ele alındığında imzalanan anlaşmanın belki de en önemli getirisi Ankara’nın enerji diplomasisinde daha da güçlü bir pozisyona gelmesidir. Zira her seferinde Türkiye’nin artık dış enerji politikasını ticari ilişkilerin çok ötesine taşıdığını ve artık enerji diplomasisi aşamasına geçtiğini dile getirmekteyiz. Bu doğrultuda söz konusu anlaşmayla birlikte Türkiye enerji kaynaklarından çok enerji faaliyetleri için gerekli olan teknolojik donanım ve teknik bilginin ihracının önem kazandığı bir zaman diliminde ciddi bir kazanım elde etmiştir. Bununla birlikte anlaşmanın Türkiye açısından getirilerini de dört ana başlık altında açıklamak mümkündür.
Bunlardan ilki enerji güvenliğinin daha da güçlendirilmesidir. Zira her ne kadar enerji faaliyetleri için gerekli olan teknolojik donanım ve teknik bilgi açısından hızlı bir gelişme içerisinde olsa da Türkiye hali hazırda enerji kaynakları açısından büyük oranda dışa bağımlı bir ülkedir. Bu doğrultuda Türkiye, Senegal gibi geliştirilmesi beklenen enerji kaynaklarına sahip ülkeyle de iş birliği yaparak enerji güvenliğinin güçlendirilmesi kapsamında enerji arzını çeşitlendirmek yolunda önemli bir adım atmıştır. Senegal’deki doğal gaz ve petrol kaynaklarının potansiyeli, Türkiye için yeni bir tedarik alternatifi sunmaktadır.
İkinci başlık ise yatırım fırsatlarıyla ilişkilidir. Bu doğrultuda taraflar arasında imzalanan anlaşmayla birlikte Türk enerji firmaları, Senegal’de gerçekleştirilecek enerji projelerine yatırım yaparak bu sektörde uluslararası bir deneyim kazanabilme imkânı elde etmişlerdir. Özellikle petrol ve doğal gaz çıkarma, işleme ve dağıtım alanlarında yer almak, Türk enerji şirketlerine Sahra Altı Afrika’da yeni iş imkanları sunmaktadır. Dördüncü başlık ise teknoloji ve bilgi transferiyle ilişkilidir. Nitekim tartışmasız Türkiye, enerji sektöründe son yıllarda önemli bir bilgi birikimi ve teknolojik kapasite elde etmiştir. Dolayısıyla Türkiye’nin söz konusu anlaşmayla birlikte elde edilen bu kapasiteyi Senegal'e aktararak bölgedeki teknik ve kurumsal iş birliğini güçlendirme ve gelecekteki projeler için iş birliği potansiyelini artırma imkânı elde etmiştir.”
“TÜRKİYE ENERJİDE GÜÇLÜ BİR AKTÖR HALİNE GELİYOR”
Türkiye’nin Somali ve Senegal gibi Afrika ülkeleriyle yaptığı anlaşmalara daha geniş bir perspektiften bakacak olursak neler söylersiniz?
“Dakar ve Ankara arasında imzalanan bu anlaşmanın Türkiye için kazançların kapsamı sadece ikili ilişkilerle sınırlı değildir. Zira söz konusu anlaşmayla birlikte Türkiye, küresel enerji düzeni açısından da son derece önemli kazanımlar elde edebilecek bir fırsat yakalamıştır. Tekrardan ifade etmek gerekirse başlıca kazanç enerji diplomasindeki güç artışıdır. Öyle ki enerji diplomasisindeki artan güç doğrudan Türkiye’nin küresel enerji düzenindeki pozisyonuna etki etmektedir. Bu doğrultuda Türkiye’nin küresel enerji düzeninin çağın koşullarına göre değişen aktörlerinden birisi olmanın ötesine geçmeye başlaması ve gelecekte her ne şekilde ya da yapıda olursa olsun fark etmeksizin bu sistemin işleyiş fonksiyonunun başlıca yapı taşlarından birisi haline gelmesi gibi bir olasılık söz konusudur. Nitekim günümüzde enerji düzenine yön veren aktörler enerji kaynakları ihraç edenlerden ziyade enerji faaliyetleri için gerekli olan teknolojik donanım ve teknik bilgi ihraç edenlerdir. Bu doğrultuda Türkiye gerek Somali gerekse Senegal gibi başta Afrika kıtası ülkeleriyle yapmış olduğu anlaşmalarla birlikte her geçen gün küresel enerji düzeninin işleyişine doğrudan etki edebilecek kadar güçlü bir aktör haline gelmektedir.
Sonuç olarak Türkiye'nin Afrika ülkeleriyle enerji alanında yaptığı anlaşmalar, stratejik, ekonomik ve diplomatik açılardan büyük bir öneme sahiptir. Öyle ki söz konusu iş birlikleri, Türkiye’nin enerji güvenliğini artırmak, Afrika’daki etkisini güçlendirmek ve kıtadaki potansiyel enerji kaynaklarından faydalanmak gibi birçok farklı amaca hizmet etmektedir. Bununla birlikte Türkiye’nin Afrika ülkeleriyle enerjide yaptığı anlaşmalar, sadece enerji güvenliğini sağlamanın ötesine geçerek ekonomik, stratejik ve diplomatik açıdan çok yönlü bir değer taşımaktadır. Dolayısıyla bu süreçte söz konusu türdeki anlaşmalar hem Türkiye’nin enerji arzını çeşitlendirmesine hem de Afrika’daki Türk etkisini artırarak kıtadaki gelişmelere pozitif katkıda bulunmasına olanak tanımaktadır.”