Avrupa'nın, Kızıldeniz'de güvenliği sağlama misyonu başarısız oldu
Avrupa'nın, Kızıldeniz'de güvenliği sağlama misyonu başarısız oldu
Maersk Nakliye Şirketi, Cuma günü yaptığı açıklamada, Avrupa Birliği'nin bölgedeki güvenliği artırma çabalarına rağmen, Kızıldeniz'den geçmeye devam etmenin henüz çok erken olduğunu, çünkü hala yüksek risk seviyelerinin devam ettiğini belirtti.
Dünyanın en büyük konteyner taşımacılığı şirketlerinden biri olan Maersk, 5 Ocak'ta Kızıldeniz'deki gemi trafiğini askıya aldı ve o tarihten bu yana rotasını Ümit Burnu'na çevirdi.
Avrupa Birliği'nin Kızıldeniz'in güneyindeki deniz misyonu, ana deniz ticaret yolunun Yemen'deki Husi milislerinin insansız hava aracı ve füze saldırılarından korunmasına yardımcı olmak amacıyla Şubat ayında başladı.
Maersk, internet sitesinde yaptığı açıklamada, diğer denizcilik şirketlerinin Kızıldeniz'i geçmeye devam ettiğinin veya orada seferlere devam etme planlarını açıkladıklarının farkında olduğunu söyledi.
Maersk,"Mevcut durum, benzer bir karar almamıza izin vermediği yönündeki değerlendirmemizin hala geçerli olduğunu doğruluyor. Halen Ümit Burnu rotası üzerinden ve Afrika çevresinde seyretmenin şu anda en mantıklı çözüm olduğuna ve en iyi tedarik zinciri istikrarını sağladığına inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
HİNDİSTAN HÜKÜMETİ
Hindistan hükümeti Cuma günü yaptığı açıklamada, Kızıldeniz'deki saldırıların petrol fiyatlarındaki artış nedeniyle Hindistan'da enflasyon ve ekonomik büyüme açısından risk oluşturduğunu ve bunun da ticaret yollarının çeşitlendirilmesi ihtiyacını vurguladığını söyledi.
Ham petrol, otomobil parçaları, kimyasallar ve tekstil gibi başlıca ürünleri kapsayan Hindistan'ın Avrupa ile olan mal ticaretinin yaklaşık yüzde 80'i Kızıldeniz Rotası üzerinden geçiyor.
Yemen'deki Husi milislerinin füze ve insansız hava aracı saldırıları, birçok nakliye şirketini gemilerini Süveyş Kanalı'ndan Afrika'nın güney ucundaki Ümit Burnu rotasına yeniden yönlendirmeye zorluyor.
Hindistan Maliye Bakanlığı aylık ekonomik incelemesinde, daha yüksek nakliye maliyetleri, sigorta primleri ve daha uzun nakliye sürelerinin birleşiminin ithal malları "önemli ölçüde daha pahalı" hale getirebileceğini söyledi.
Hindistan'ın tarım ürünleri, tekstil ürünleri, kimyasallar, sermaye malları, denizcilik ve petrol ürünleri ihracatının saldırılardan etkilenmesi bekleniyor ve bu durum, ihracatının fiyat rekabet gücünü olumsuz yönde etkileyeceğe benziyor.