Evdeki altınları konuta çevirecek model önerisi!
İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, PMI verilerinin ekonomide ciddi uyarılar içerdiğini belirtti. Sanayide sabrın zorlandığını ve enflasyon muhasebesi ile altın stoklarının ekonomiye kazandırılması gerektiğini söyledi.
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan, PMI (Satın Alma Yöneticileri Endeksi) verilerinin ekonominin ve sanayinin en önemli uyarı işaretlerinden biri olduğunu vurguladı. Nasıl Bir Ekonomi TV'de "Ekonomi Masası" programına katılan Bahçıvan, ekonomideki gelişmeleri değerlendirdi.
RASYONEL POLİTİKALARA DÖNÜŞ DESTEKLENİYOR
Bahçıvan, sanayici olarak irrasyonel dönemden çıkıp rasyonel politikalara dönülmesini desteklediklerini ve bu politikaların sonuçlarını alana kadar sabırlı olacaklarını ifade etti. "Sabır taşının çatladığı bir döneme geldik" diyerek, Eylül ayı PMI verilerinin COVID-19 döneminden sonraki en yüksek seviyelere ulaştığını belirtti. Bahçıvan, sanayiden gelen uyarıların artık daha fazla ciddiye alınması gerektiğini söyledi.
SANAYİ ZOR BİR DÖNEMDEN GEÇİYOR
Üretici kesiminin, kendilerinden kaynaklanmayan sorunların en ağır bedelini ödediğini belirten Bahçıvan, sanayinin sabırla rasyonel politikalara destek verdiğini vurguladı. Ancak gelinen noktada, sanayicilerin sabırlarının zorlanmaya başladığını ve Eylül ayı PMI verilerinin ciddi bir uyarı niteliği taşıdığını dile getirdi.
Bahçıvan, "Yoğun bakımdaki bir hastanın artık daha fazla ciddiye alınması gerektiğini gösteren işaretler var" diyerek, ekonominin daha fazla dikkate alınması gerektiğini belirtti.
ENFLASYON MUHASEBESİNE İHTİYAÇ VAR
Bahçıvan, vergi dilimlerinde enflasyon muhasebesinin uygulanması gerektiğini de vurguladı. Türkiye’de çalışanların vergi dilimlerinin erken kesilmesinin haksızlık yarattığını ve bu durumun düzeltilmesi gerektiğini belirtti. Özellikle 2025 yılı ücret artışları öncesinde enflasyon muhasebesinin hayata geçirilmesinin önemli bir reform olacağını ifade etti.
AB VİZE POLİTİKASINDA DÜZENLEMELER YAPMALI
Bahçıvan, Avrupa Birliği’nin (AB) vize konusundaki tavrının Türkiye ile ilişkilerde olumsuz etkiler yarattığını dile getirdi. AB’nin kendini gözden geçirmesi gerektiğini ve vize uygulamalarının adeta bir bariyere dönüştüğünü belirtti. Bahçıvan, bu tutumun kaldırılması gerektiğini savundu ve işbirliğine yakışmayan bu engelin ortadan kaldırılmasını istedi.
EXİMBANK VE İHRACAT DESTEKLERİ
Dış ticaret konusuna değinen Bahçıvan, Eximbank’ın döviz reeskont kredilerine geri dönmesi gerektiğini belirtti. Bankaların döviz kredisi musluklarını açmaya başladığını ve leasinglerde yabancı para biriminde olumlu gelişmelerin olduğunu aktardı. Bahçıvan, ihracatın kur dışındaki farklı enstrümanlarla da desteklenmesi gerektiğine dikkat çekti.
YASTIK ALTINDAKİ ALTIN REZERVE KAZANDIRILMALI
Bahçıvan, Türkiye’de hane halkının önemli miktarda altın stokuna sahip olduğunu hatırlatarak, bu stokun ekonomiye kazandırılması gerektiğini belirtti. Konut kredisi sübvansiyonu ile yastık altındaki altının Merkez Bankası rezervlerine eklenebileceğini önerdi. Böyle bir modelin ekonomiyi canlandırabileceğini ve rezervleri artırabileceğini ifade etti.
PARA POLİTİKALARININ SINIRLARI VAR
Ekonomik politikaların sadece para politikaları ile sürdürülemeyeceğini belirten Bahçıvan, Türkiye’nin sanayide yapısal dönüşüm için önemli adımlar atması gerektiğini vurguladı. Eğitim, yükseköğretim, lojistik ve tarım gibi alanlarda reformlara ihtiyaç duyulduğunu dile getiren Bahçıvan, enflasyonla mücadelede sadece para politikalarının yetersiz kalacağını ifade etti.