Gençlerin seçim öncesi siyasilerden beklentileri karşılanıyor mu? Al Ain Türkçe Özel
Bugün Türkiye’de 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı törenlerle kutlandı. Ancak 15-24 yaş grubundaki 12 milyon 949 bin genç nüfus, birçok konuda siyasilerden beklenti içerisinde. Seçimler ve politikacılar gençler için ne ifade ediyor?
14 Mayıs kritik seçimini geride bıraktığımız şu günlerde önümüzdeki ikinci tur 28 Mayıs seçimlerine kısa bir süre kala, Türkiye nüfusunun büyük çoğunluğunu oluşturan gençlerin siyasi yönelimleri ve ittifakların politikalarının ne kadarının gençlere hitap ettiği merak konusu.
Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun, ittifakların gençlik politikaları ve gençlerin siyasilerden beklentileri hakkında Al Ain Türkçe’den Merve Öney’e konuştu. Tosun, gençlere sunulan soyut vaatlerden çok somut vaatlerin ön plana çıkması gerektiği, Millet İttifakı’nın gençlere tanıyacağı ‘özgürlük politikalarının’ oldukça önemli olduğu üzerinde durdu.
İttifakların, gençlik politikalarına ilişkin faktörünün ‘Nasıl bir gençlik tahayyül ettikleriyle de ilişkili bu durum’ olduğuna göre farklılık gösterdiğini belirten Tosun, ‘’Cumhur İttifakı daha muhafazakar, milliyetçi bir geleneksel değerler üzerinden bir gençlik tanımlıyor. Bu durumu politikalarına da yansıtıyor. Millet ittifakına bakıldığında da ise daha modern, batılı, çağdaş ve aynı zamanda ekonomik imkanlarının iyileştirilebileceği bir gençlik tahayyül ediyor.’’ dedi.
Prof. Dr. Tanju Tosun, genç nüfusun en büyük problemlerinden birinin ekonomi ve özgürlük alanları olduğunu ifade ederek, ‘’Kendisini dışlamaya yönelik biriyle, dünya görüşüyle yaşamaya, devlet dayatmasına şiddetle karşı. Diğer boyutuyla da politikacıların, kendilerinin ekonomik koşullarını iyileştirmesi gerektiğini düşünen bir gençlik var. Sosyal medyaya baktığımızda en büyük özleminin çok basit bir şey olduğunu, gidip bir kafede kahve içmeye bile yönelik ekonomik koşullarının uygun olmadığını söylüyor gençlik.’’ değerlendirmesinde bulundu.
Tosun, soruları şu şekilde yanıtladı:
Seçim arifesinde hangi ittifak gençlik politikaları ile ön plana çıkıyor?
Millet İttifakı özellikle Türkiye’nin ekonomik politikalarını iyileştirmeye yönelik politikalarla yola çıktığı için gelir dağılımındaki adaletsizlik yoksulluğun önlenmesi bundan tabii nasibini alması gereken kitle arasında gençler de var. Gençlere somut olarak sunulan eğitim hayatından sosyal hayatlarına kadar ayrıntılı vaatler var. Bunun için de verilmiş vaatler de var. Cep telefonuyla ilgili verginin kaldırılması vs. bunlar genç seçmenler için önemli tabii ki.
Ama asıl olan gençlerin bu ülkede nefes almalarına imkan tanıyacak özgürlüklerdir. Bu da demokratikleşme insan hakları politikalarının yansıması için imkan tanıyacak. Cumhur İttifakı’nda da tabii popülist rengi çok açık olan vaatler var. Gençlerin sosyal imkanlarını ve eğitim hayatlarına yönelik ama önce gençlerin dünyadaki yaşıtlarıyla benzer koşullara sahip olması için sadece popülist vaatler değil özgürlük ortamı da önemli.
Bu anlamda Millet İttifakı’nın gençlik politikalarını çok daha önemli görüyorum. Bir de dediğim gibi uluslar arası toplumla, uluslararası gençlikle entegre etme, kültürel alışveriş anlamında çok daha açık politikaları.
İttifakların nasıl bir gençlik tahayyül ettikleriyle de ilişkili bu durum.
Cumhur İttifakı daha muhafazakar, milliyetçi bir geleneksel değerler üzerinden bir gençlik tanımlıyor. Bu durumu politikalarına da yansıtıyor. Millet ittifakına bakıldığında da ise daha modern, batılı, çağdaş ve aynı zamanda ekonomik imkanlarının iyileştirilebileceği bir gençlik tahayyül ediyor.
Gençlerin siyasilerden beklentileri neler?
Öncelikle şu saptamayı yapalım, Kondrad Adenauer Shıftung Vakfı’nın desteğiyle 2021 de Türkiye Gençlik Araştırması yapılmıştı. Bu gençlik araştırmasında politik kurumlara ve politikacılara olan güven çıkarımı yapılabilir, çok düşük düzeyde. Yani politikacıların, politik kurumların önemli olduğunu düşünen yüzde 1 ile 3 arasında bir genç kesim var buna karşılık önemli değil diye düşünen yüzde 50 üzerinde bir gençlik var. Buradan da belli olduğu gibi politikacılara güven düşük düzeyde. Siyasal temsil parlamentoda düşük ama onun ötesinde bence gençlik bir nefes alma istiyor. Talebi bu yönde.
Kendisini dışlamaya yönelik biriyle, dünya görüşüyle yaşamaya, devlet dayatmasına şiddetle karşı. Diğer boyutuyla da politikacıların, kendilerinin ekonomik koşullarını iyileştirmesi gerektiğini düşünen bir gençlik var. Sosyal medyaya baktığımızda en büyük özleminin çok basit bir şey olduğunu, gidip bir kafede kahve içmeye bile yönelik ekonomik koşullarının uygun olmadığını söylüyor gençlik.
Yani burada başlayan bir talep düşünün ki ne kadar büyük olabilir gençlerin bu anlamda ki dünyası, ciddi anlamda bir kıskaç içinde. Hem ekonomik boyutuyla hem toplumsal kültürel boyutuyla bir nefes, özgürlük ortamı, demokrasi. Onun dışında da eğitim hayatlarının daha iyi ekonomik koşullarda geçmesi bu da ailelerin ekonomik durumlarıyla ilintili.
Ayrıca mezun olduktan sonra görev alacakları pozisyonlarda, özellikle kamuda referansın liyakat olması gerektiği yönünde talebi var gençlerin. Ciddi tepkiler var. Okuyan öğrenci, mezun olduğum takdirde nasıl iş bulacağım bir politikacıdan kartvizitim yok özellikle iktidar tarafından diye sorguluyor.
Gençlerin, iş talebi var, özgürlük ortam talebi var, ekonomik beklentileri var, politikaya atılmak isteyen gençlerin de bu kanalların daha açık olmasına yönelik talepleri var.