Boykot kararının ekonomik yansımaları neler olacak? Al Ain Türkçe Özel
Ekonomist Murat Özsoy, Türkiye genelinde yapılan boykotun ekonomiye yansımasına yönelik değerlendirmelerinde “Önümüzdeki 3 aylık bir süre fikir verir” dedi. Özsoy, perakende satış verilerine dikkat çekti.
Ekrem İmamoğlu’nun 19 Mart’ta gözaltına alınmasıyla başlayan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılarak tutuklanmasıyla devam eden süreçte yapılan boykot çağrıları ülke geneline yayıldı.
Çok sayıda öğrencinin, vatandaşın çağrısıyla yapılan 2 Nisan boykotuna CHP Genel Başkanı Özgür Özel’den de destek geldi. Boykot çağrılarına çok sayıda ünlü isim de katıldı. Sosyal medya platformlarında yapılan çağrılara, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ve Ticaret Bakanı Ömer Bolat tepki gösteren isimlerden oldu.
Boykotun ülke geneline yayılmasının ekonomik yansımalarının neler olacağı merak ediliyor. Ekonomist Murat Özsoy, konuya yönelik değerlendirmelerini Al Ain Türkçe ile paylaştı. Özsoy sözlerine “Boykot çağrılarının ekonomiye yansımalarının boyutunu görmek ve bunu ölçümlemek için henüz yeterli bir veri setine ulaşılmış değil” diyerek başladı.
“BOYKOTA SÜRESİZ DEVAM EDİLİP EDİLMEYECEĞİNİ BİLMİYORUZ”
Boykotun piyasalara ve ekonomiye yansımalarını ölçmek için geçen sürenin yeterli olmadığını belirten Özsoy, “En azından minimum üç aylık bir süre geçmeli. Mesela sadece bir aylık veriye bakacak olduğumuz zaman belki boykot çağrıları sonrasında alışveriş hacimlerinde düşüşler görülebilir. Ancak şu sorunu yanıtını bilmiyoruz. Boykot çağrılarına katılanlar, ürün ve hizmet alımlarını belirli bir süreliğine boykot edip daha sonra o ürün ve hizmetlere yönelik daha güçlü bir talep ile mi yönelecekler yoksa boykota süresiz şekilde devam ederek o ürün ve hizmetleri hiç mi satın almayacaklar?” ifadelerini kullandı.
“ACELECİ OLMAMAK GEREK”
“Bir günlük, haftalık ya da aylık olarak alışveriş harcamalarındaki düşüşler bu açıdan bize tam net bilgi vermez” diyen Özsoy, şunları söyledi:
“Mesela bir günde ya da bir haftada harcamalarda düşüş olabilir. Fakat sonra gelen aylardaki artışlar bu boykot edilen dönemde yapılmayan harcamaların birikimli etkisi ile normalden daha fazla olabilir. O nedenle boykot çağrılarının yansımalarının ekonomiye ve piyasalara olan etkilerini ölçmek için aceleci olmamak gerektiğini düşünüyorum. Önümüzdeki üç aylık süre bir fikir verir ancak 2025 yılı sonlarına geldiğimizde aylık bazdaki harcama eğilimlerine bakarak değerlendirmek daha dayanaklı olur. Buradaki bilgi kaynaklarımız da temel olarak Bankalararası Kart Merkezi tarafından yayınlanmakta olan kredi kartı ile yapılan harcamalar ve Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayınlanmakta olan perakende satışlar verileri olacaktır”
