2026’da sakın bu ülkelere gitmeyin! Dünyanın en riskli bölgeleri açıklandı
Dünyanın önde gelen seyahat rehberlerinden Fodor’s Travel, 2026 için hazırladığı “No List” kapsamında altyapı sorunları, çevresel baskı, güvenlik kaygıları ve aşırı turizm nedeniyle dikkat edilmesi gereken destinasyonları duyurdu.
Dünyanın en etkili seyahat rehberlerinden Fodor’s Travel, her yıl yayımladığı “No List” ile gelecek yıl ziyaret edilmeden önce iki kez düşünülmesi gereken bölgeleri açıkladı. Liste bir boykot çağrısı niteliği taşımıyor; ancak altyapısı zorlanan, aşırı turizm baskısı altında kalan ve çevresel hassasiyeti artan destinasyonlara dikkat çekmeyi amaçlıyor. 2026 listesinde özellikle Küba, altyapı krizi, temel hizmetlere erişimdeki zorluklar ve artan güvenlik sorunları nedeniyle listenin başında yer aldı.
Küba: 2026’nın en riskli tatil rotası
Karayipler’in en popüler turizm duraklarından Küba, ekonomik krizle derinleşen altyapı sorunları ve artan güvenlik kaygıları nedeniyle 2026 için “yüksek riskli destinasyon” olarak gösterildi. Ülke genelinde günün büyük bölümünde yaşanan elektrik kesintileri, jeneratörlere yakıt sağlanamaması ve tatil köylerinde klima, su sistemi ve restoran hizmetlerinin sık sık durması turist sayısında belirgin düşüşe yol açtı.

Temel gıda maddelerine erişimin zorlaştığı ülkede pirinç, yağ, yumurta ve sebze gibi ürünlerin market raflarında bulunamadığı, restoranların ise malzeme yetersizliği nedeniyle hizmetlerini sınırladığı belirtiliyor. Sağlık hizmetleri de ciddi baskı altında; dang humması, chikungunya ve oropuche virüsünün aynı anda yayılması, hastanelerde ilaç ve ekipman eksikliğiyle birleşince sağlık sistemi zorlanıyor. Ekonomik sıkıntılarla birlikte turist bölgelerinde hırsızlık ve gasp olaylarının arttığı da ifade ediliyor. Bu koşullar nedeniyle Küba, 2026 tatilleri için pek çok seyahat rehberinin dışında bırakılıyor.
Antarktika: Kırılgan ekosistem tehdit altında
Bir zamanlar yalnızca araştırmacıların ulaşabildiği Antarktika, artan kruvaziyer trafiği nedeniyle ciddi çevresel baskı altında. 2023–2024 sezonunda 120 bini aşan ziyaretçi sayısı, kıtanın hassas ekosisteminde geri dönülmez etkiler yaratabileceği gerekçesiyle uyarı listesine alındı. Uzmanlar, bölgeyi korumak amacıyla ziyaret trafiğinin azaltılması gerektiğini belirtiyor.

Kanarya Adaları: Turizm patlaması yerel yaşamı zorluyor
Kanarya Adaları, aşırı turizm baskısının en yoğun hissedildiği bölgelerden biri oldu. Ada sakinleri, kira fiyatlarındaki artış, trafik yoğunluğu ve sahillerdeki kirlilik nedeniyle protestolar düzenliyor. Yönetim, kısa süreli kiralamaları sınırlayarak krizle mücadele etmeye çalışıyor.
Buzullar Milli Parkı (ABD): İklim baskısı katlanıyor
Küresel ortalamanın iki katı hızla ısınan ABD’deki Buzullar Milli Parkı, adını aldığı buzulların hızla erimesi nedeniyle uyarı listesinde yer aldı. Artan ziyaretçi sayısı, doğal yaşamı ve park altyapısını zorlayarak çevresel baskıyı daha da artırıyor.
Isola Sacra (İtalya): Doğal alanı tehdit eden liman projesi
Roma’nın güney kıyısında bulunan Isola Sacra, dev kruvaziyer limanı projesi nedeniyle alarm veriyor. 2010’dan bu yana bölge halkının karşı çıktığı proje, yalnızca birkaç yüz metre uzaklıktaki koruma altındaki doğal alanı tehdit ediyor. Uzmanlar, ekosistemin geri dönülmez zarar riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtiyor.
Jungfrau Bölgesi (İsviçre): UNESCO alanı aşırı turizm baskısı altında
Manzaralı trenleriyle ünlenen Jungfrau Bölgesi, 2024 yılında 1 milyonun üzerinde ziyaretçi aldı. UNESCO Dünya Mirası alanı olan bölge, günübirlik yoğunluktan olumsuz etkileniyor; su kaynakları, çevre temizliği ve konut piyasası ciddi baskı altında kalıyor.
Meksika: Mexico City’de hayat maliyeti krizi büyüyor
Meksika’nın başkenti Mexico City, hızla artan turist ve göçmen akışının ardından protestoların yaşandığı bir şehre dönüştü. Konut fiyatlarının 2000–2018 arasında sekiz kat artması, yerel halk üzerinde büyük baskı oluşturdu. Trafik, maliyetler ve kalabalık nedeniyle şehir sürdürülebilir kapasitesinin sınırına yaklaşmış durumda.
Mombasa (Kenya): Kruvaziyer ilgisi çevresel baskı yaratıyor
Kenya’nın sahil kenti Mombasa, artan kruvaziyer turizmiyle birlikte kalabalık, kirlilik ve trafik sorunlarıyla mücadele ediyor. Yerel yönetim, bölgeyi sürdürülebilir turizm politikalarına yönlendirmeye çalışıyor.
Montmartre (Fransa): Paris’in ünlü semti nefes alamıyor
Paris’in turistik merkezlerinden Montmartre, Sacré-Cœur Bazilikası’nın 11 milyon ziyaretçi çekmesiyle aşırı kalabalığın baskısı altında. Yalnızca 30 bin kişinin yaşadığı bölge, yoğun turist akışı nedeniyle yerel halk tarafından artık “yaşanmaz” olarak nitelendiriliyor.