Tahran: ‘Suudi Arabistan ve İran Dışişleri Bakanları yakında görüşebilir’
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kanaani, bugün yaptığı açıklamada, İran Dışişleri Bakanı’nın Suudi Arabistanlı mevkidaşı ile görüşmesinin bir sakıncası olmadığını söyledi.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kanaani, bugün yaptığı açıklamada, geçtiğimiz Cuma günü Çin'in başkenti Pekin'de iki ülke arasındaki ilişkilerin yeniden başlamasına ilişkin anlaşma sağlanmasının ardından, İran Dışişleri Bakanı’nın Suudi Arabistanlı mevkidaşı ile görüşmesinin bir sakıncası olmadığını söyledi.
Kanaani, Al-Ain News muhabirinin takip ettiği haftalık basın toplantısında, iki ülke Dışişleri Bakanlıkları yakın bir zamanda görüşme gerçekleştirmek için, iki dışişleri bakanı arasında temasa geçildiğini ve bu görüşmenin yakın bir gelecekte gerçekleşmesini arzu ettiğini söyledi. Kanaani ayrıca, iki ülke dışişleri bakanları arasında doğrudan görüşme ve diyalog kurulmasında bir sakınca olmadığını, bu sürecin diplomatik kanallar aracılığıyla gerçekleşeceğini belirtti.
Tahran ve Riyad'ta karşılıklı olarak büyükelçiliklerin açılışına atıfta bulunarak Kanaani: "Önümüzdeki iki ay içinde Tahran ve Meşhed'teki İran ve Suudi Arabistan Büyükelçiliklerinin yanı sıra, Meşhed'teki Suudi Arabistan Konsolosluğu ve İran'ın Cidde'deki Konsolosluğu yeniden açılacak." açıklamasını yaptı.
İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, yapılan anlaşmanın İran ile Bahreyn arasında yapılma ihtimaline ilişkin olarak da: "Bu olumlu gelişme Bahreyn'le de olabilir" yanıtını verdi. Sözcü, "İran ile Suudi Arabistan arasındaki anlaşmanın her alanda farklı etkileri olabileceğine" dikkat çekti.
Nasır Kanaani, "Bu anlaşmanın bölgede istikrar oluşturduğunu ve uluslararası meseleler üzerinde olumlu bir etki yarattığını, Yemen meselesinin her zaman İran'ın ciddi önceliklerinden biri olduğunu" vurgulayarak, "Yemen örneğinde her zaman savaşın çözüm olmadığına inandık.” diye konuştu.
Kanaani: "Yemen-Yemen görüşmelerinin, Yemen'de sorunları çözmenin ve halk tarafından desteklenen bir hükümeti kurmanın en iyi yolu olduğuna inanıyoruz. Suudi Arabistan ile varılan anlaşmanın ardından oluşan olumlu hava göz önüne alındığında, Ürdün’de dahil olmak üzere diğer ülkelerle bir anlaşmaya varma ihtimalimiz var." dedi.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan bugün erken saatlerde "İran ile anlaşma tüm meselelerin çözüleceği anlamına gelmez" açıklamasını yapmış, “Önümüzdeki iki ay içinde iki ülke arasındaki diplomatik ilişkileri yeniden başlatmaya hazırlanıyoruz ve gelecekte karşılıklı ziyaretlerde bulunmamız normaldir." demişti.
Şarkul Evsat gazetesine verdiği demeçte Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, anlaşmanın ilanından sonraki ilk röportajında; iki tarafın anlaşmazlıkları iletişim ve diyalog yoluyla çözme yönündeki ortak arzusunu teyit ettiğini, ancak bunun, iki ülke arasındaki tüm meselelerin çözüldüğü anlamına gelmediğini söyledi.
Verdiği demeçte Dışişleri Bakanı, Suudi Arabistan’ın, İran ile yeni bir sayfa açmayı, güvenlik ve istikrarın sağlamlaştırılmasına, bir bütün olarak bölgede kalkınma ve refahın ilerlemesine olumlu yansıyacak iş birliğini artırmayı umduğunu vurgulamıştı.
ABD İLE ESİR TAKASI
İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, dün Washington'ın yalanladığı İran ile ABD arasındaki esir değişimi ilgili olarak: "Müzakere süreci uygun pratik sonuçlara ulaşmalı ve diplomasi, anlaşmazlıkları çözmenin en iyi yoludur" dedi.
Kanaani konuya ilişkin: "Mahkumlar da dahil olmak üzere, bazı konularda zaten bir anlaşmaya vardık. Geçen yılın Mart ayında ABD Hükümeti’nin resmi temsilcisi tarafından da imzalanan yazılı bir anlaşmaya varıldı." açıklamasını yaptı.
Kanaani: "Bir noktada, ABD'nin, yaptırımların kaldırılması için konunun müzakere süreciyle bağlantılı olmadan uygulanacağını kabul ettiğini, diğer aşamada ise müzakerelerle bağlantılı olduğunu" vurgulayan ve "İran'ın esir değişimi konusunu insani bir mesele olarak yürütmeye hazır olduğunu" kaydetti.
İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü: "ABD tarafı gerçekçi bir yaklaşım sergilerse, esir değişimi tamamen insani bir mesele olarak gerçekleşebilir" dedi.