Gerçek ile Saptırma Arasında: Sudan’da BAE’ye Yönelik "Kara Propaganda"nın Perde Arkası
BAE’nin Sudan’daki savaşa yönelik insani ve diplomatik desteği sürerken, kara propagandayla bu rolü gölgelemeye çalışan çevrelerin hedefinde olması dikkat çekiyor.
Uzmanlara göre, bu iddialar delilsiz ve siyasi amaçlarla gündeme getiriliyor.
Sudan’da 2023 Nisan’ında patlak veren iç savaşla birlikte, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), gerek insani yardımları gerekse diplomatik çağrılarıyla sürecin en etkin aktörlerinden biri oldu. Ancak sahadaki somut desteğe rağmen, BAE son dönemde sistematik bir dezenformasyon kampanyasının hedefinde.
Bazı medya organları ve sosyal medya platformları üzerinden yürütülen bu kampanya, BAE’yi Sudan’daki taraflardan birine destek vermekle suçlarken, uzmanlar bu iddiaların herhangi bir yasal veya somut dayanağı bulunmadığını, aksine bu kara propagandanın, savaşın uzamasından fayda sağlayan yapıların ürünü olduğunu vurguluyor.
İddialar delilsiz, zamanlamaları dikkat çekici
BAE’nin Sudan’daki duruşu açık: Savaşa son verilmesi için diyalog ve diplomasi çağrısı. Ancak bu net duruşa rağmen, özellikle bazı yabancı ajandalara hizmet eden medya organları, BAE’nin itibarını hedef almayı sürdürüyor. Sudanlı gözlemcilere göre bu çabaların başında, Müslüman Kardeşler’e (İhvan) yakın medya yapılanmaları geliyor.
Sudanlı siyaset yorumcuları, bu kara propagandanın arkasında savaşın sürmesinden çıkarı olan odakların bulunduğunu, BAE’nin komşu ülkelerle güçlü ve güvenilir ilişkilere sahip olmasının bu çevreleri rahatsız ettiğini belirtiyor.
Sudanlı yetkililerden iddialara yalanlama
BAE’ye yönelik "altın kaynaklarını sömürüyor" gibi temelsiz iddiaların, Sudanlı yetkililer tarafından da yalanlandığı görülüyor. Sudan Maden Bakanı Muhammed Beşir Ebu Nemou, ülkesinin altın ihracatını resmi kanallar aracılığıyla gerçekleştirdiğini ve BAE'nin bu süreçte herhangi bir hâkimiyet kurmadığını açıkça dile getirdi.
Öte yandan, Sudan ordusuna yakın çevrelerce Uluslararası Adalet Divanı’na sunulan şikayet de, BAE’li yetkililer tarafından “hukuki ve gerçeklikten tamamen yoksun, dikkat saptırma amaçlı bir girişim” olarak nitelendirildi.
İhvan’ın medya stratejisi: Suçu dışa yansıtma
Demokratik Sivil Güçler Koalisyonu’ndan Arwa es-Sadık, Sudan’da yaşanan tutuklamalar, zorla yerinden etmeler ve suikastlar gibi ağır suçların İhvan’a bağlı yapılarca gerçekleştirildiğini ve bu suçlardan dikkatleri başka yöne çekmek için dış aktörlere yönelik düşmanca söylemlerin üretildiğini belirtiyor.
Sadık’a göre, İhvan bu savaşı iktidara geri dönüş için bir araç olarak görüyor ve halkın büyük bedeller ödemesine rağmen çatışmaları derinleştirmeye çalışıyor.
BAE çizgisinden sapmadı: Yardım ve çözüm arayışı sürüyor
Tüm bu kara propaganda çabalarına rağmen, BAE’nin çizgisi değişmedi. Ülke, savaşa çözüm bulmak için uluslararası toplumla iş birliğini sürdürürken, bir yandan da Sudan halkına insani yardımlar ulaştırmaya devam ediyor.
Analist Mustafa Seri’ye göre, BAE 2023 Nisan’ında savaş patlak verdiğinde ilk çağrılardan birini yaparak çatışmaya son verilmesini istedi. Ardından milyonlarca dolarlık insani yardım planlarını devreye soktu ve BM kuruluşlarıyla birlikte çalıştı.
Seri, “Ancak bu yapıcı rol, İhvan için tehdit oluşturdu. Bu yüzden BAE’yi hedef almayı bir stratejiye dönüştürdüler” dedi.
600 milyon dolarlık destek
Afrika odaklı “African Meters” haber platformunun genel yayın yönetmeni Musa Cude, BAE’nin sadece insani değil, siyasi alanda da Sudan’a önemli destek sağladığını vurguladı.
Cude’ye göre, BAE’nin Nisan 2023’ten bu yana Sudan’a yaptığı toplam yardım 600 milyon doları aştı. Son olarak Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’da Afrika Birliği oturumları çerçevesinde düzenlenen yardım konferansında 200 milyon dolarlık yeni bir destek açıklandı.
Sonuç: Gerçekler ortada
Tüm kara propagandaya rağmen, Sudan halkı BAE’nin tarafsız ve insani çabalarının farkında. Gözlemciler, bölgedeki çatışmalardan menfaat uman yapıların yaydığı iddiaların toplumda geniş karşılık bulmadığını, çünkü halkın sahada gördüğü yardımı ve desteği doğrudan deneyimlediğini ifade ediyor.
Bu nedenle, gerçek ile yalanın arasındaki farkı ayırmak için sadece medya söylemlerine değil, sahadaki verilere bakmak yeterli. Ve bu veriler, BAE’nin Sudan halkının yanında olduğunu açıkça ortaya koyuyor.
