Türkiye’de Selefi Radikalizm Yaygınlaşıyor mu?

Soylu, ‘‘Türkiye Emiri'ni yakaladık. Bursa'da (IŞİD’e mensup) başka bir Emir aldık, soruşturmamız sürüyor.
Türkiye İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, son beş yılda IŞİD ve benzer terör örgütlerine mensup 5 bin kişinin gözaltına alındığını ve yalnızca IŞİD örgütünün planladığı 152 terör eyleminin engellendiğini açıkladı.
Çarşamba günü TGRT Haber Televizyonu’nda konuşan Soylu, ‘‘Türkiye Emiri'ni yakaladık. Bursa'da (IŞİD’e mensup) başka bir Emir aldık, soruşturmamız sürüyor. Operasyonlar yapıyoruz. Bursa'da bir Uzi yakalandı. İstanbul'da Ayasofya'ya ve birtakım derneklere yönelik operasyonlar vardı, onlar yakalandı. Yani, burada bir hareketlilik söz konusu ama -uzun zamandan beri- ben zaten DEAŞ'la ilgili bir hareketlilik olduğu zaman kamuoyuna söylüyorum. Yaklaşık 28 dernek ve vakfa operasyon yaptık. 350 kişiyi gözaltına alıp, tutuklamışız’’ dedi.
1 Eylül’de tutuklanan IŞİD’in sözde Türkiye Emiri, Briketçi kod adlı, Mahmut Özdem’in daha önce gözaltına alınmış olduğunu ancak hakkında yeterli delil bulunamadığı için tutuklanmamıştı.
Peki, bu durum IŞİD ve El Kaide gibi yapıların dini ideolojisini oluşturan selefiliğin Türkiye’de yaygınlaşıp kökleştiği anlamına mı geliyor? Bu tartışmanın fitilini ateşleyen (kamuoyunda Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen) Ahmet Mahmut Ünlü’ye göre, selefi tehlikesi artıyor.
Ünlü, geçtiğimiz günlerde CNN Türk televizyonunda katıldığı bir programında ‘‘Türkiye’de 2000 dernek var. Bu dernekler silahlanıyor. Şahıslar, ‘pompalı mompalı’ tüfeklerle iç savaşa hazırlanıyor, Batman, Adıyaman tarafında Menzil’i (Adıyaman merkezli Nakşibendi cemaati) kastetmiyorum. İzinli, internetten bile pompalı silahlar satılıyor. Biri ‘şeyhim’ diyerek cihat ilan edecek, öbürü ‘mehdiyim çıkın’ diyecek. Şu selefi hortlatması, İzmir kaynıyor. O kafir bu kafir diyorlar. Selefi derneklerin kontrol edilmesi lazım’’ diye konuştu.
İsmailağa cemaatinin medyada çok popüler olan yüzü Ahmet Mahmut Ünlü, televizyon programında yaptığı açıklamadan birkaç gün sonra Sözcü gazetesinden Saygı Öztürk’e yaptığı açıklamada ‘‘2 bin civarında (selefi var) dedim ama aslında ben isim isim çıkarttım, şu şu illerimizde başta olmak üzere. Savcılar beni çağırsalar ‘Ne biliyorsunuz? Hangi silahlanma konusunda sen böyle şeyler söylüyorsun? Hangi dernekler, hangi yapılar?’ dese ben en azından 150’sinin ismini vermeye hazırım’’ demesi hem İçişleri Bakanlığı’nı hem de İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nı harekete geçirdi.