Vladimir Putin: Trump ile yapılması planlanan zirve için BAE uygun bir seçenek olabilir
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, bugün, Birleşik Arap Emirlikleri'nin, ABD Başkanı Donald Trump ile yapılacak olan beklenen görüşmesini gerçekleştirmek için uygun yerlerden biri olabileceğini belirtti.
Ayrıca, Putin, ABD Başkanı Donald Trump ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy ile görüşme yapmaya hazır olduğunu da ifade etti.
Russia Today haber kanalının aktardığına göre, Putin, “Hem Rusya’nın hem de Amerika’nın bir zirve toplantısı yapma konusunda ilgisi var” dedi. Ayrıca, “Trump ile görüşmenin koordine edilmesine yardımcı olmaya hazır bir dizi dostumuz var” ifadelerini kullandı.
Zelenskiy ile olası bir görüşmeye ilişkin olarak, Rusya Devlet Başkanı, "Zelenskiy ile görüşmeye karşı değilim" dedi. Ancak bu tür görüşmeler için uygun koşulların hazırlanması gerektiğini vurguladı.
Putin'in açıklamaları, Birleşik Arap Emirlikleri Devlet Başkanı Şeyh Mohammed Bin Zayed Al Nahyan'ın Rusya'ya yaptığı resmi ziyaretle eş zamanlı olarak geldi. Bu ziyaret, iki ülke arasındaki stratejik ortaklığı ele almayı, özellikle ekonomik, ticaret, yatırım ve enerji alanlarındaki işbirliğini güçlendirmeyi ve ortak ilgi alanlarına sahip bölgesel ve uluslararası meseleleri tartışmayı amaçlıyor.
Bu ziyaret, 2022 Mayıs ayında göreve gelmesinden bu yana Birleşik Arap Emirlikleri Devlet Başkanı'nın Rusya'ya yaptığı dördüncü resmi ziyaret olarak önemli bir anlam taşıyor. Bu durum, iki ülke arasındaki siyasi ivmenin gücünü yansıtıyor.
Ayrıca, bu zirve ile Birleşik Arap Emirlikleri Devlet Başkanı Şeyh Mohammed Bin Zayed Al Nahyan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki görüşme sayısı 2012'den bu yana 14'e yükseldi. Bunlardan 5'i ise 2022'den sonra gerçekleşti. Bu durum, liderler arasındaki derin koordinasyonu ve görüş alışverişini yansıtıyor.
Birleşik Arap Emirlikleri-Rusya ilişkileri, karşılıklı stratejik bir vizyonla ve ortak çıkarların güçlendirilmesi amacıyla tüm alanlarda sürekli bir büyüme gösteriyor. Bu, çok kutuplu diyaloglar ve ekonomik bloklaşma yönündeki küresel eğilimlere karşı etkin bir ortaklık temelleri atılmasını sağlıyor.
