Mehmet Tezkan : Seçim gecesi kargaşa çıkar mı?
Halk TV yazarı Mehmet Tezkan, seçimlere günler kala en çok sorulan 4 sorunun yanıtına ilişkin yazı kaleme aldı.
Halk TV yazarı Mehmet Tezkan, seçim gecesine ilişkin vatandaşlarda bir tedirginlik olduğunu savunarak, “Hangi ortama girsem bu ve buna benzer sorularla karşılaşıyorum. Birinci sırada seçim gecesi başlama ihtimali olan kavga ve çatışma ortamı geliyor.” ifadelerini kullandı.
Mehmet Tezkan yazısında şu görüşlere yer verdi:
Nedir bunlar diyeceksiniz…
Birincisi; seçimi kim alır?
İkincisi; seçim gecesi kargaşa çıkar mı? Silahlar patlar mı?
Üçüncüsü; Saray kaybederse iktidarı bırakır mı?
Dördüncüsü; seçim sonrası ekonomide deprem yaşanır mı?
Hangi ortama girsem bu ve buna benzer sorularla karşılaşıyorum. Birinci sırada seçim gecesi başlama ihtimali olan kavga ve çatışma ortamı geliyor.
İnsanlar en çok bundan endişe ediyor…
İnsanları en çok bu ihtimal tedirgin ediyor…
İnsanlar açıkça diyor ki; kaybeden tarafla kazanan tarafın sandık sonuçlarına itirazıyla başlayan tartışma büyük yangının kıvılcımı olur mu? 12 Eylül öncesine döner miyiz? Gençler birbirini ocusun bucusun diye vurur mu?
Açıkça söyleyeyim beni de bu ihtimal endişelendiriyor. Ülkede o kadar çok fay hatları var ki biri kırılırsa ötekini de kırar…
Kazananı olmaz hep birlikte altında kalırız…
Bunu önlemenin yolu var mı?
Var…
Sonuçlar netleşmeden sandık bazında, mahalle kapsamında, ilçe boyutunda kavgalar çıksa bile, bıçaklar çekilse bile, silah patlasa bile büyük yangına dönüşmemesinin yolu var…
Kaybedenin kaybettiğini açıklaması…
Bu kadar basit…
Kaybeden kaybettiğini açıkladığı anda taraftarları sonucu kabul etmiyoruz diye bağırsa ne yazar?!..
İkinci önemli soru; Saray kaybederse direnir mi? İktidarı bırakır mı?
İsmet Paşa bıraktı… Hem de 1950’li yılında iletişiminin/ulaşımın çok zayıf olduğu ortamda itirazsız bıraktı. Seçim sonucunu kabul etmiyorum dese karşısına dikilecek büyük bir güç yoktu.
Düşünün Milli Şef’ti…
Ülkenin kurucu babalarından biriydi. Sözü meşhurdur. Demokrasi tarihine altın harflerle yazılacak niteliktedir.
Seçim sonuçları gelmeye başlayınca eşi Mevhibe hanıma döner ‘kaç günde taşınırız’ diye sorar. Mevhibe Hanım ‘merak etmeyin Paşam bir iki günde evimize geçeriz’ der.
1950 yılında çok partili hayata yani batı standardına yakın demokrasiye böyle geçtiysek 73 yıl sonra aksini düşünmek bile ayıptır…
Vatana ihanettir…
Gelelim bir başka soruya… Ekonomide deprem yaşanır mı?
Kimin kazanacağına bağlı. Erdoğan kazanır ‘faiz sebep, enflasyon sonuçtur’ diye özetlenen ve millete yerli ve milli diye pazarladığı politikasını sürdürürse…
Yani Nebati’nin heterodoks ekonomisi devam ederse deprem yıkıcı olur…
O politikadan vazgeçildiği ilan edilirse orta hasarlı olur…
Kılıçdaroğlu kazanırsa kuvvetli ekibinin ekonominin başına geçmesiyle sarsıntı kısa sürer… Dalgalanma olur ama az hasarlı veya hasarsız atlatabiliriz…
Gelelim okurun sorduğu ilk soruya … Seçimi kim kazanır?
İzlediğim, gördüğüm kadarıyla Kılıçdaroğlu…