Kılıçdaroğlu: Birinci derecede sorumlu olan kişinin, haksız yere bir siyasal partiyi suçlaması, en hafif deyimiyle alçaklıktır!
Erdoğan'ın CHP'yi suçlayan açıklamalarına yanıt veren Kılıçdaroğlu, "Faillerin bulunmamasından birinci derecede sorumlu olan kişinin, haksız yere bir siyasal partiyi suçlaması, en hafif deyimiyle alçaklıktır!" dedi.
İzmir'deki camii hoparlörlerinden "Çav Bella" marşının çalışmasının ardından çıkan tartışma Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Kılıçadroğlu'nu karşı karşıya getirdi.
Erdoğan'ın CHP'yi suçlayan açıklamalarına yanıt veren Kılıçdaroğlu, "Faillerin bulunmamasından birinci derecede sorumlu olan kişinin, haksız yere bir siyasal partiyi suçlaması, en hafif deyimiyle alçaklıktır!" dedi.
Kılıçdaroğlu sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "İbadet yerleri kutsalımızdır! Camilerimizden ezan ve İstiklal Marşı dışında başka herhangi bir sesin yükselmesini asla kabul etmiyoruz. İzmir'de yaşananların faillerinin bir an önce bulunmasını istiyoruz" dedi.
Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın konuşmasında CHP'yi hedef alarak, "İzmir'de camilerin hoparlörüne sızan alçaklar, saygısızca yayınlar yaparken, o ildeki CHP yöneticileri zevkten dört köşe bu rezilliği aktarıyor. Yaptığımız hastanelere çamur atıyorlar" demesi üzerine yeni açıklamada bulundu.
Cumhuriyet’in aktardığına göre Parti olarak provokasyona dikkat çektiklerini belirten Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"İzmir İl Başkanımız cami minaresinden marş çalınmasını kınadı, ayrıca Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulundu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız basın toplantısı düzenledi, provokasyona dikkat çekerek, faillerin bulunmasını istedi... Parti yönetimimiz yaşananların kabul edilemeyeceğini söyledi. “İbadet yerleri kutsalımızdır” dememin üzerinden 2 saat geçmedi. Tüm bunlara rağmen, Cumhurbaşkanlığı makamını işgal eden zat “Bunların hayallerinde cami minarelerinde ezan dışında başka bir ses duymak vardır…Faillerin bulunmamasından birinci derecede sorumlu olan kişinin, haksız yere bir siyasal partiyi suçlaması, en hafif deyimiyle alçaklıktır! Cami minaresinden “dombra” çalınmasını da biz kınamıştık. O gün sesi çıkmayanların, bugün bize söyleyecek tek bir kelimesi dahi olamaz!"