İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri'nden Boğaziçili öğrencilere destek

İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, eski AKP aday adayı Melih Bulu'nun Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Boğaziçi Üniversitesine rektör olarak atamasına ve öğrencilerin gözaltına alınmasına tepki gösterdi.

İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, eski AKP aday adayı Melih Bulu'nun Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Boğaziçi Üniversitesine rektör olarak atamasına ve öğrencilerin gözaltına alınmasına tepki gösterdi.

Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde bir araya gelen İzmir Emek ve Demokrasi Güçlerinin açıklamasına HDP İzmir milletvekilleri Murat Çepni ve Serpil Kemalbay ile KESK Eş Genel Başkanı Aysun Gezen katıldı.

"Kayyum rektör değil özgür üniversite istiyoruz" pankartı açan kitle "İş bilim özgürlük", "Kayyumlar gidecek biz kalacağız", "Faşizme karşı omuz omuza" sloganları attı.

Ortak açıklama öncesi konuşan İzmir Üniversite gençliği adına Emre Gökmen, "Üniversitenin asıl bileşenlerinin kayyum atamasına dair sözünü söylemesine, talebini iletmesine bile tahammül edilemeyen böyle bir dönemde sorun yalnızca Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin sorunu olmaktan öteye giderek yıllardır süregelen ve hakim kılınmaya çalışılan antidemokratik uygulamaların getirisi olmaya devam etmektedir. Ve bu koşulda aslında Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin demokratik ve özerk üniversite talebi tüm üniversitelilerin talebi durumundadır. Birçok üniversitenin rektörlerinin de aynı koşullarda göreve geldiğini düşünecek olursak bugün Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin mücadelesini sahiplenmek yine tüm üniversite öğrencilerinin hakkını sahiplenmesine denk düşmektedir" diye konuştu.

Mücadele vurgusu yapan Gökmen, "Üniversiteleri bilime, üretmeye, paylaşmaya ve özgürlüğe kısır bırakan bu antidemokratik müdahalelere karşın Ege Üniversitesi toplulukları olarak, özerk ve demokratik bir üniversite talebini benimsiyor, destekliyoruz" dedi.

Basın açıklamasını okuyan Eğitim Sen İzmir 3 No’lu Şube Başkanı Ulaş Yasa, "Türkiye üniversiteleri AKP elinde cübbeleri polis postallarıyla ezilen, kapılarına kelepçe vurulan, siyasi iktidar karşısında el pençe durmaya zorlanan, akademisyenleri ihraç edilen, emekçileri güvencesiz çalışmaya mahkum edilen, öğrencileri gözaltına alınan yerlere dönüştürülmüştür. İşte, tek adam rejiminin ve rektörlerinin üniversite tahayyülü budur" diye konuştu.

İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri olarak, rejimin ve rejime sadakatle itaat eden rektörlerin üniversitelere biçtiği kaftanı demokratik mücadele ile yırtabileceklerini söyleyen Yasa, "Tüm örgütlü gücümüzle sesimizi çoğaltıyoruz. Karanlığınıza, şiddetinize, kayırmacılığınıza, dayatmalarınıza alışmıyoruz, itiraz ediyoruz. Öğrencilere şiddeti, üniversite kapılarına kelepçeyi, kampüse polis çağırmayı üniversiteyi yönetmek sanan kayyımları üniversitelerimizde istemiyoruz" dedi.