Hakan Fidan "Türkiye, Gazze’ye nefes olmaya ve yeniden imara destek vermeye devam edecek"

Hakan Fidan, Almanya ile yaptığı ortak basın toplantısında Gazze’de ateşkesin sürmesi, insani yardımın kesintisizliği ve iki devletli çözüm vurgusunu öne çıkardı.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Almanya Federal Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Johann David Wadephul ile düzenlediği ortak basın toplantısında, Türkiye’nin Gazze ve Filistin başlıklarında izlediği yol haritasını ayrıntılı biçimde anlattı. Fidan, “Türkiye, Gazze’ye nefes, Filistin’e umut olmaya devam edecektir. Gazze’nin yeniden imarı için verilen inşaatlara da aktif destek vermeyi sürdüreceğiz. Gazze’de yükselecek her bina, insanlığın ortak vicdanını destekleyecektir. Henüz yolun çok başındayız.” ifadeleriyle, sahadaki insani ve diplomatik sürecin önceliklerine dikkat çekti.
Toplantıda, Gazze’deki ateşkesin devamının ve insani yardımların kesintisiz şekilde sürdürülmesinin, çatışmanın kalıcı biçimde durdurulması için hayati önemde olduğu teyit edildi. Türkiye tarafı, iki devletli çözüm perspektifinin bölgeye kalıcı barış getirecek temel çerçeve olduğunun altını çizdi. Uluslararası iş birliği ve eşgüdümün güçlendirilmesi gerektiği vurgulanırken, Gazze özelinde oluşturulan barış ikliminin bozulmaması adına atılacak somut adımların önemine dikkat çekildi.
Fidan, Avrupa’nın ve özellikle Almanya’nın atacağı adımların değer taşıdığını belirterek, Türkiye’nin oluşan mutabakatın uygulanması sürecinde üzerine düşenin ötesini yapmaya hazır olduğunu ifade etti. Bu kapsamda kurulan görev gücü, barış kurulu ve uluslararası iş birliği mekanizmalarında Türkiye’nin aktif rol alması yönünde Cumhurbaşkanının kararlılığına işaret etti. Söz konusu çabaların, sahadaki yardım kuruluşları ve sivil toplum kuruluşları (STK) ile yürütülen eşgüdüm sayesinde uzun vadeli ve sistematik şekilde ilerleyeceği vurgulandı.
Gazze’nin Yeniden İmarı
Bakan, Gazze’nin yeniden imarı için yürütülen inşaat ve altyapı faaliyetlerine aktif destek sunmaya devam edeceklerini yineledi. Fidan’a göre, Gazze’de yükselecek her yapı, yalnızca maddi bir inşaat değil, aynı zamanda insanlığın ortak vicdanına verilen bir destek niteliği taşıyor. Nihai amaç, iki devletli çözümün hayata geçirilmesi ve tüm acılara rağmen barış ve refahın hâkim olacağı bir Orta Doğunun tesis edilmesi.
Fidan, savunma sanayii alanında imkân ve kabiliyetlerin güçlü olduğunu, bu çerçevede kısıtlamalardan ziyade ortak projelerdeki fırsatları değerlendirdiklerini belirtti. Almanya’nın son dönemde attığı olumlu adımları memnuniyetle karşıladıklarını vurgulayan Fidan, bu yaklaşıma yönelik teşekkürlerini iletti. Türkiye’nin savunma mekanizmasına teknik katılımı ve ortak projeler geliştirmesinin, içinde bulunulan süreçte kritik önemde olduğu ifade edilirken, AB ilişkileri ve ikili ilişkilerin yanı sıra bölgesel konuların da masada olduğu belirtildi.
Türkiye’nin hedefi, belirlenen koordinatör vasıtasıyla sahada faaliyet gösteren yardım kuruluşları ile STK’ların, diplomasi ve ilgili ülkelerle koordinasyonunu sağlamak. Fidan, yardım faaliyetlerinin uzun vadeli ve sistematik şekilde yürütülmesinin esas olduğunu, bu amaç doğrultusunda gerekli kurumsal adımların atıldığını söyledi.
Görüşmelerde Suriye dosyası da ele alındı. Suriye Hükûmeti ile SDG arasında yürütülen temasların yakından takip edildiğini belirten Fidan, muhtemel entegrasyonun ülkenin güvenliğine, halkın beklentilerine ve ekonomik kalkınmasına somut katkı yapması yönündeki beklentiyi dile getirdi. Bu çerçevede, Suriye Hükûmeti’nin ülkenin kuzeydoğusunda ve doğal kaynaklar üzerinde kontrol sağlamasına imkân tanınmasının gerekliliğine dikkat çekildi.