Eryılmaz: Körfezden gelecek kaynak Türkiye için çok kıymetli / Al Ain Türkçe Özel

Türkiye ekonomi yönetimi Marakeş’te... Sonrasında Körfez turuna çıkacak. Önemli görüşmeler yapacak. Ekonomist Filiz Eryılmaz, bu görüşmelerin olası sonuçlarını Al Ain Türkçe’ye değerlendirdi.
Dünya Bankası-IMF yıllık toplantılarına katılan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve TCMB Başkanı Gaye Erkan, Fed Başkanı Jerome Powell ve diğer finansal kuruluşlarla dün önemli görüşmeler gerçekleştirdi. Reuters'ın haberine göre Türkiye'nin yabancı yatırım çıkışını tersine çevirmeyi hedefleyen ekonomi yönetimi, önümüzdeki günlerde de çeşitli yatırımcı toplantılarına katılacak. Şimşek, 19 Ekim’de ise Paris’te yatırımcılarla görüşecek ardından, Arap Körfez ülkeleri turunda BAE, Suudi Arabistan ve Katar ile 50 milyar dolarlık yatırım programının ilk adımlarını atmayı planlıyor.
Bu gelişmeleri ALB Yatırım Başekonomisti ve Bursa Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Filiz Eryılmaz’la konuştuk.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in yaklaşan Arap Körfez ülkeleri turunda 50 milyar dolarlık yatırım programının ilk adımlarını atacağı belirtiliyor. Bu programın Türkiye ekonomisine potansiyel etkileri neler olabilir?
Cumhurbaşakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Körfez turu kapsamında yapılan bu anlaşmaların 30 milyar dolarlık kısmı başta yenilenebilir enerji olmak üzere enerji projelerine aktarılacak.
Bu yıl sonuna kadar 11,5 milyar dolarlık kısmının Türkiye’ye gelmesi bekleniyor. Bu paranın 8,5 milyar dolarlık kısmı deprem bölgesi için Skunk ihracı olacak. Kalan 3 milyar dolarla da ihracatçıya destek sağlayacak.
Bu giriş bile piyasaya büyük umut verecek. Piyasada somut adımlar bekleniyor. Böyle bir ortamda 11,5 milyar dolar bir girişin olması çok kıymetli olacak. BAE-Türkiye işbirliği Türkiye ekonomisi açısından oldukça kritik önemde.
Türkiye için yabancı kaynak, ekonomideki dengelenme açısından çok önemli. İhracatçılara yönlendirilecek 3 milyar dolar da çok kritik. Yeni ekonomi yönetimi üretimi artırıp tüketimi azaltmak istiyor. Bu kapsamda ihracatçıya destek sağlamak istiyor. 3 milyar dolar Eximbank aracılığıyla ihraççıya verilecek. Bu da ihracatçı için ucuz maliyetli kredi ve krediye kolay ulaşım demek. İhracatın artması, dengelerin daha hızlı oluşmasını sağlar.
Dünya Bankası-IMF yıllık toplantıları ve ikili görüşmelerde Türk yetkililerin görüştüğü finans kuruluşları ve merkez bankalarının ekonomi politikalarına nasıl bir etkisi olabileceğini değerlendirir misiniz?
Herşeyden öte bu görüşmelerin olması çok kıymetli. Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan, dün FED Başkanı Powel’le bir resim verdi. Uzun yıllardır olmayan bir görüşmeydi. Bunlar uluslararası arenada yatırımcılara güven veren adımlar...
Türkiye’nin politikalarının anlatılması önemli. Yabancı yatırımcı ikna olmak istiyor. Kafalarındaki şüphelerin giderilmesini istiyor. Ekonomi yönetiminin riskleri nasıl yöneteceğini merak ediyor ve bunu görmek istiyor. Bu açıdan birebir anlatmak konuşmak, onları ikna etmek adına çok kıymetli adımlar atılıyor.
Hem Şimşek hem de Erkan Marakeş’te çok iyi sunumlar yapıyor. Uyguladıkları politikaları anlatıyor. Bu yabancı girişinin artırılması adına olumlu olacak. Yatırımcılar dinledikçe ikna oluyor. Ekonomi yönetimi “Gidilmedik yer bırakmayacağız” diyor. Bu adımlar yabancı girişini artıracaktır.
Türkiye'nin yabancı yatırım çıkışını tersine çevirmeyi hedeflediği bu toplantılar ışığında, yabancı yatırımcıların Türkiye piyasalarına olan muhtemel ilgisinde gözlemlediğiniz trendler nelerdir?
Türkiye yabancı girişi konusunda umutlu. Piyasalar da seçimden sonra çok umutluydu. Yabancılar “doğru adımlar atıyorsunuz” diyor ama giriş şu aşamada beklenen kadar yüksek değil.
Yabancılar şu anda bekle gör modunda. Yerel seçimleri bir görmek istiyorlar. Bu politikalar sürdürülecek mi, ekonomi yönetiminin attığı ve atacağı somut adımlar sürecek mi görmek istiyorlar. “Doğru adımlar atılıyor ancak işleri kolay değil takip edeceğiz” diyorlar.
Bu noktada ben seçimlere kadar çok ciddi bir giriş olacağı kanaatinde değilim. Atılan adımlar devam ederse, 2024’ün ikinci yarısında güçlü yabancı yatırımcı beklenebilir.
Uluslararası derecelendirme kuruluşlarının Türkiye’ye verdiği notlar şimdilik biraz düşük. Orada olumlu bir revizyon görmemiz gerekiyor. Yabancı yatırımcı bunlara bakıyor. Bunlar olursa yabancı yatırımcı girişi hızlanacaktır. Bunlar oluncaya kadar ciddi bir yabancı yatırımcı beklememek gerekir diye düşünüyorum.