Erdoğan’dan 6’lı Masa’ya: Fiskos masası gelirse her şeyi eskiye döndürecek
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 6’lı Masa’yı hedef alarak “fiskos masasında sinsi pazarlıklar yaptılar” dedi ve "gelirse her şeyi eskiye döndürecekler” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Erzurum’da yeni miting alanında Gürcükapı Kentsel Dönüşüm Projesi, İspir-Rize İl Sınırı Yolu ve Çat Afet Konutları ile yapımı tamamlanan diğer projelerin toplu açılış törenine katıldı. Erdoğan burada yaptığı siyasetin er meydanı olduğunu belirterek “er meydanı olacak ki bu kapışmadan ülkenin ve milletin hayrına neticeler doğsun.” dedi. 6’lı Masa’yı da eleştiren Erdoğan “fiskos masasında ne sinsi pazarlıklar yaptılar, gelirlerse her şeyi eskiye döndürecekler” ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları şöyle:
“KARADENİZ GAZI İÇİN PAZARTESİ MÜJDELERİ AÇIKLAYACAĞIZ”
"Erzurum, Malazgirt'ten de önce 1048 yılındaki Pasinler zaferiyle Anadolu'yu ebediye yurdumuz haline getiren yolu açmıştır. Geçtiğimiz asırda milletimizin istiklalini ve istikbalini binlerce şehidin omuzlarında yükselten yine bu şehirdir. Bu aziz şehrin insanları Dadaş sıfatını bileklerinin hakkı, yüreklerinin cesaretiyle kazanmıştır. Erzurum'u Türkiye Yüzyılı'nda tüm bölgenin parlayan yıldızı haline getirmek istiyoruz. Her devirde, bugün de birileri akıllarını geleni söyleyeni siyaset sanıyor. Biz ise 20 yıldır her sözümüzü tutmuş, her vizyonumuzu hayata geçirmiş, her projemizi inşa etmiş bir kadroyuz. Bizde yalan yok, hakikat var. Geçtiğimiz 20 yılda asırlık demokrasi ve kalkınma atılımlarına imza attık. Eser ve hizmet siyasetiyle Erzurum'un da altyapı eksiklerini giderdik, hak ve özgürlük hayallerini gerçekleştirdik. Karadeniz'de keşfettiğimiz gazı milli sistemimize bağlamak için gece gündüz çalışıyoruz. Pazartesi günü bu konuda yeni müjdeleri paylaşacağız.
“ERMENİ ÇETELERİN YAPTIĞI KATLİAMLARIN İZLERİ HALA YÜREKLERDEDİR”
Birinci Dünya Savaşı başladığında işgal edilen vatan topraklarından biri de Erzurum. Erzurumlular için çileli bir göç serüveni başlamıştır. Ermeni çetelerin yaptığı katliamların izleri hala yüreklerdedir. Bu katliamlar ve göç sırasında sayıları 700 bine yaklaşan Erzurumlunun hayatını kaybettiği kayıtlarda yer alır. Kazım Karabekir Paşa komutasındaki Kafkas Ordusu şehir düşmandan kurtardığında manzara korkunçtur. Her tarafı yakılıp yıkılmış bir Erzurum vardır. 13 bin Erzurumlu yakılarak, vurularak, işkenceyle şehit edilmiştir. Kendilerine insanlık hikayeleri uyduranlar bu katliamlar karşısında sağır, dilsiz, kalpsiz kesilmişlerdir. Erzurum bugün burada olduğu gibi yeniden ayaklar üstüne kalkmıştır. Dadaşlar çalışarak şehirlerini de geleceklerini de yeniden kurmuşlardır. Bugün Erzurum ülkemizin ticaret yollarının, turizm destinasyonlarının kesişim noktasına gelmişse sizlerin alın teri, anaların gözyaşları ve azmi ve cesareti vardır.
ULUSLARARASI İLİŞKİLER
Bir yandan İslam alemiyle ilişkilerimizi güçlendiriyoruz, diğer yandan Türk dünyasıyla bütünleşiyoruz. Tüm Afrika'yla buluşuyoruz. Balkanlarla kucaklaşıyoruz, bir yandan Güney Asya'daki kadim bağlarımızı güçlendiriyoruz. Bunlar yanında ABD'yi, Rusya'yı, Çin'i ihmal etmiyoruz. Ülkemizi Asya'dan Avrupa'ya uzanan petrol ve doğalgazın hem dağıtım hem ticaret merkezlerinden biri de Erzurum. En büyük engel olan Kafkasya'daki çatışmaları birer birer çözüyoruz. Ülkemizin desteğiyle Karabağ'ı işgalden kurtaran Azerbaycanlı kardeşlerimizle burada yeni dönemin temellerini atıyoruz. Karadeniz'i Erzurum'a bağlayan tüneller ve yollar, Akdeniz limanlarını Kafkasya ile bütünleştiren altyapı yatırımlarımız bu büyük fırsatı değerlendirebilmek için.
"ERZURUM'UN ÖNÜNDE KİMSE DURAMAYACAK"
Cumhuriyetin ilk yıllarında yıldızını parlatarak bundan istifade eden şehirlerimiz oldu. Erzurum'u da en yüksek katma değer üreten şehirlerimizin arasında ilk sıralara çıkaracağız. Erzurum'un potansiyeli, gücü, azmi, kararlılığı var. Bir asır önce küllerinden doğan bu şehrin, önümüzdeki 100 yılda şahlanışının önünde kimse duramayacaktır. Eski Türkiye özlemiyle yanıp tutuşanlar değil, bunu yapacak olan, Türkiye'yi son 20 yılda nasıl demokrasi ve kalkınma atılımına beraberce kavuşturduysak Türkiye Yüzyılı'nı birlikte inşa edeceğiz.
"TÜRKİYE'NİN ÖNÜ KESİLMEK İSTENDİ"
Türkiye ne zaman hamle yapsa önüne tuzaklar kurulmuştur. Sanayi atılımının önü böyle kesilmiştir. Rahmetli Menderes'in başlattığı demokrasi ve atılım hamleleri, rahmetli Özal'ın başlattığı canlandırma dönemi böyle kesilmiştir. Bizim de önümüz vesayetle, darbeyle kesilmek istenmiştir. Bu badireleri atlatarak ülkemizi bu günlere getirdi. Biz belediye başkanlığından başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığına kadar üstlendiğimiz görevlerde hizmet etme konusunda ayarımızı ortaya koyduk. Şimdi birileri bizimle eser ve hizmet siyasetinde beceremedikleri siyaseti yalan, istismar üzerinden yapmak istiyoruz. Biz bu meydanda herkesle kapışmaya varız ama meydan er meydanı olacak. Karşımıza çıkacak olanlar da er olacak. Er olacak ki bu kapışmadan ülkenin ve milletin hayrına neticeler doğsun.
Darbecilere, vesayetçilere, içeride ve dışarıda arkası karanlık odaklara dayalı olanlarla böyle bir mertçe yarış yapılamaz. 2007'de Cumhurbaşkanı'nı bize seçtirmemek için ne dolaplar çevirdiler. 2013'te Gezi olaylarıyla ülkeyi karıştırarak ne oyunlar oynadılar. 2016'da 15 Temmuz gecesi darbelerden beklediler. Bay Kemal Atatürk Havalimanı'ndan FETÖ'cülerin yardımıyla tankların arasından geçerek belediye başkanının evine gitti, kahvesini yudumladı. Biz nereden geldik? Biz de Atatürk Havalimanı'nda bizi bekleyen on binlere geldik. On binlerle birlikte milletimize haykırdık.
"FİSKOS MASASINDA SİNSİ PAZARLIKLAR"
Şimdi önümüzdeki seçimler için kurulan fiskos masasında ne sinsi pazarlıklar yaptılar. Amaç Erdoğan'ı ve Cumhur İttifakı'nı devirmek. Yerine ne koyacaklar, belli değil. Hadi bunu başardılar gelince ne yapacaklar; bizim yaptıklarımızı yıkacaklar. Her şeyi eskiye döndürecekler. Ekonomiye tefecilere teslim etme sözü verdiler. Terör örgütü uzantılarıyla el sıkışıp güvenliği onlara teslim etme sözü verdiler. Güvenlik kazanımlarımızdan vazgeçme sözü verdiler. Küresel savaş baronlarına savunma sanayimizi verme sözü verdiler. Ülkemizin diplomatik gücüne göz dikenlere içe kapanma sözü verdiler. Kim ne istiyorsa onu verme sözüyle Türkiye'nin 20 yılını tarihten silme karşılığında iktidar istediler.
Millet siyasetçiliği yerine ajan siyasetçiliği yapılınca böyle oluyor. Gözü ve kalbi kendi milletine dönük olmayanların varacağı yer kendi kendilerini yemektir. Birileri kendilerine başka ülkelerde, başka topraklarda bir gelecek hayal edebilir. Fırsatını bulduğunda kaçıp kendi ülkelerine her türlü iftirayı atabilir. Ama bu halkın helal süt emmiş hiçbir ferdi ne herhangi bir terör örgütü, ne herhangi bir sapkın örgüt için ülkesini satmaz, milletine ihanet etmez.