Doç. Dr. Hasan Akgün: Doğu temkinli, Batı ve Rusya Erdoğan’a alan açıyor! Al Ain Türkçe Özel
Doç. Dr. Akgün, Al Ain Türkçe’ye, Ankara’nın Şam ve Kahire’den seçim öncesinde istediği kareleri alamadığını söylerken, Batı’nın Erdoğan’a NATO üzerinden manevra alanı tanıdığını, Rusya’nın da benzer konumda olduğunu ifade etti.
Türkiye iç politikada seçim tarihine yaklaşırken, dış politikada da önemli gelişmeler yaşanıyor. Türkiye’nin de onayının ardından Finlandiya NATO’ya dahil olurken, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, bu süreçte Ankara’ya bir ziyaret gerçekleştiriyor.
Lavrov’un ziyaretini ve yaşanan son gelişmeleri Al Ain Türkçe’ye değerlendiren Arel Üniversitesi'nden uluslararası ilişkiler uzmanı Doç. Dr. Hasan Akgün, Rusya’nın bu süreçte AK Parti yönetimi ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı desteklediğini, ancak bunu alenen ve açı bir biçimde yapmasının beklenilmemesi gerektiğini vurguladı. Akgün, Rus dış politikasının diğer ülkelerin iç işlerine doğrudan müdahil olmama üzerine kurulu olduğunu söylerken, “Bu durum Sovyetler Birliği döneminden bu yana değişmemiş ilkelerden. Rusya, muhatap olduğu ülkelere, yönetimlere destek verir, ancak bu doğrudan bir dış müdahale olmadıkça açıkça yapılmaz” dedi. Akgün, doğalgaz ödemelerinde yapılan ötelemelerin, Suriye başlığında Şam’da beklenildiği seviyede karşılık bulmasa da atılan adımların bu çerçevede değerlendirilmesi gerektiğini de belirtti.
"İSTENİLEN KARE VERİLMEDİ"
Akgün, Şam’a benzer biçimde Kahire’nin de tavır aldığını ve Erdoğan’ın umduğu Beşar Esad ve Abdülfettah Es Sisi ile seçim öncesinde anlaşma sağlandığına ilişkin karelerin oluşmadığını ifade etti. Akgün, Moskova’da Suriye ile yapılacak teknik heyet buluşmasının ve Esad-Erdoğan görüşmesinin gerçekleşmemesini, Mısır Dışişleri Bakanı Semih Şükri’nin mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşmesini, ancak Mısır lideri Es Sisi’nin Erdoğan’a seçim öncesi için randevu vermemesini bu çerçevede değerlendirmek gerektiğinin de altını çizdi.
Lavrov’un ziyaretinin Tahıl Koridoru Anlaşması’nda yaşanan problemleri sonlandırmayacağını belirten Akgün, “Ancak Lavrov’un süreçte Ankara ve Erdoğan’ın üstlendiği rolün altını çizmesi ve buna rağmen Batı’nın anlaşma şartlarına uymamakla, yoksul ülkelere tahıl erişimine ve Rus tahılının çıkışına yönelik engelleri kaldırmamakta ısrarına vurgu yapabilir” dedi. Akgün, Türkiye’ye kurulmasına ilişkin açıklamalar yapılan doğalgaz dağıtım merkezine Batı’nın sıcak bakmadığını anımsatırken, Lavrov’un bu başlıkta Ankara’nın yapıcı adımlarına vurgu yapmasının da olası olduğunu aktardı.
“PUTİN’İN KATILMASINI BEKLEMİYORUM”
27 Nisan’da yapılması beklenilen Akkuyu Nükleer Santrali’nin ilk etabının açılışına ilişkin soruları da yanıtlayan Akgün, “Putin’in bu açılış için Türkiye’ye gelmesini beklemiyorum. Seçim öncesinde ‘açık destek’ olarak yorumlanabilecek böyle bir hamle yapmayabilir Putin” diyen Akgün, Lavrov’un bunun zeminini hazırlamak gibi bir misyon üstlenmiş olabileceğini de ifade etti.
“‘NATO’DAN YÜZÜN ÇEVRİLDİĞİ’ İDDİASI GERÇEK DIŞI”
Akgün, Türkiye’nin yüzünü NATO yerine Rusya’ya çevirdiğine ilişkin anlatının gerçeği yansıtmadığını söylerken, İsveç ve Finlandiya’nın üyeli başlığında da bunun kendini gösterdiğini söyledi. Akgün, “İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğini ayrı ele alacağı Kur’an yakma eylemleri ile netleşmişti.” dedi. Ankara’nın onay verdiği Finlandiya’nın NATO için Rusya’yı çevrelemek bakımından daha önemli olduğunu belirten Akgün, NATO’nun seçim öncesinde Erdoğan’a ‘manevra alanı’ bırakıldığı görüşünde. Akgün, NATO’nun Erdoğan’a seçimlerde, “Sunduğumuz şartları İsveç yerine getirmedi, biz de onay vermedik” diyebilecek alan bıraktığını iddia etti.