Almanya dış politikasını yeniden şekillendiriyor… Son yılların en büyük değişikliği
Almanya, dış politikasında onlarca yılın en köklü değişimine gidiyor. Güvenliği merkeze alan yeni yapılanma; Avrupa, Amerika, Orta Doğu ve Afrika ile ilişkilerde kapsamlı bir dönüşüm öngörürken, Dışişleri Bakanlığının yapısını baştan aşağı yeniliyor.
Almanya dış politikasında yeni dönem: Güvenlik odaklı en kapsamlı dönüşüm
“Güvenlik, çok taraflı çalışmanın önünde gelir” ifadesi, Almanya’nın onlarca yıldır dış politikasında gerçekleştirdiği en kapsamlı yeniden yapılanmayı özetliyor. Bu büyük dönüşümün 2026 yazında tamamlanması bekleniyor.
Göreve başlamasından henüz altı ay bile geçmeden Dışişleri Bakanı Johann Wadephul, bakanlığını yeni önceliklere göre yeniden yapılandırıyor. Bu öncelikler; güvenlik politikası, ekonomi, ikili ilişkiler ve ulusal çıkarların öne alınması. Zira bakanlık, geçmişte çok taraflılık ve feminist dış politika gibi sloganlara ağırlık vermişti.
Yeni organizasyon yapısına göre bakanlık; güvenlik politikası için özel bir bölüm, ayrıca Avrupa politikası ve jeoekonomi için bir başka bölüm kuruyor.
İstikrar Dairesi, dünyanın dört bir yanına insani yardım için yüklü miktarda fon dağıtıyordu; ancak bu daire tamamen kapatılacak.
Bu birimin kaldırılmasının ardından, insani yardım ve kriz bölgelerindeki istikrar için ayrılan kaynaklar, bundan böyle ülke gruplarından sorumlu ilgili idareler üzerinden daha güçlü şekilde yönlendirilecek.
Ayrıca, ülke gruplarına daha fazla sorumluluk verilmesi planlanıyor. Wadephul’un hedefi, çok taraflı çalışmanın yerine hükümetler arası diplomasiyi güçlendirmek ve buna öncelik tanımak. Bu durum, uzmanlarca “önemli bir yön değişikliği” olarak görülüyor.
Wadephul, dün yaptığı konuşmada, Almanya’nın ortaklıklarının ülkenin çıkarlarıyla uyumlu hâle getirilmesi gerektiğini belirtirken, “Bizimle bazı konularda aynı fikirde olmayanlarla da ortaklık kurmalıyız. Tutumları bize bazen yabancı gelebilir ama onlarsız da yapamayız.” dedi.
En büyük yapısal değişiklik
Dışişleri Bakanı, yaklaşık 12 bin çalışanına gönderdiği yedi dakikalık video mesajında, bu reformun amacının bakanlığın hükümet içindeki konumunu güçlendirmek olduğunu söyledi.
Videoda Wadephul, “Bu yeniden yapılanmanın bizi sadece geleceğe daha iyi hazırlamayacağına, aynı zamanda federal hükümet içindeki sesimizi güçlendireceğine inanıyorum.” ifadelerini kullandı.
Dışişleri Bakanlığı devlet bakanları ise, Alman Der Spiegel dergisince yayımlanan iç yazışmada, yeni organizasyonun dış politikanın temel ilkelerini daha net biçimde yansıtacağını belirtti: “Güvenliğimizi, özgürlüğümüzü ve refahımızı korumak.”
Devlet bakanları, bu değişiklikleri “Dışişleri Bakanlığının onlarca yıldır gördüğü en büyük yapısal reform” olarak tanımladı.
Yeni yapının merkezinde, güvenlik politikasıyla ilgili tüm konuları bir araya getirecek yeni Güvenlik Politikası Dairesi yer alıyor. Bu daire, bakanlıktaki devlet bakanı seviyesinden sonra gelen en yetkili isim olan siyasi direktör tarafından yönetilecek. Böylelikle, bugüne kadar siyasi dairenin yetkisinde olan NATO, Avrupa Birliği, AGİT gibi konular bu yeni birimde toplanacak.
Buna ek olarak, şimdiye kadar ekonomi dairesinin sorumluluğunda bulunan siber dış politika, siber güvenlik ve silah ihracatının denetimi de güvenlik birimine aktarılacak.
Uluslararası düzen ve Birleşmiş Milletler dairesinin sorumluluğunda olan silah kontrolü ve silahsızlanma konuları da yeni güvenlik biriminde birleştirilecek.
Yeni bir Avrupa ve jeoekonomi dairesi
Avrupa Birliği ile ilgili tüm çalışmaların, yeni kurulacak Avrupa Politikası ve Jeoekonomi Dairesinde toplanması planlanıyor.
Bu daire; AB’nin kurumsal meseleleri, genişleme politikası, tematik alanlardaki AB politikaları ve dış ticaretin güçlendirilmesi ile iklim, ham maddeler ve enerji gibi jeostratejik konulardaki Avrupa koordinasyonunu üstlenecek.
Hareket alanları
Bu yeni düzenlemenin sonucunda, ikili ilişkilerden sorumlu ülke daireleri de yeniden yapılandırılacak ve odak, Almanya’nın başlıca ortaklarına yöneltilecek. Genel siyasi yönelim, bu alanda yetkilerin merkezileştirilmesi yönünde.
Bunun yanı sıra, Avrupa ülkeleriyle ikili ilişkilerin sorumluluğu da siyasi daireden alınarak tüm Avrupa kıtasını kapsayan güçlendirilmiş bir Avrupa dairesine devredilecek.
Ayrıca, Alaska’dan Tierra del Fuego’ya kadar uzanan coğrafyada —yani Kuzey, Orta ve Güney Amerika’daki tüm ülkelerden— sorumlu olacak özel bir Amerika Dairesi kurulacak.
Orta Doğu ve Afrika’ya ilişkin sorumluluklar da bugüne kadar olduğu gibi siyasi dairenin altında değil, bu bölgelerden sorumlu yeni bir bölümde toplanacak. Asya-Pasifik dairesi ise mevcut yapısını koruyacak.
Uzmanlara göre bu yeni daireler, Almanya’nın dış politika hareket alanlarını yeniden çizerek bu bölgelerle ilişkileri güçlendirmeyi amaçlıyor.
Der Spiegel’in haberine göre reformların 2026 yazına kadar hayata geçirilmesi planlanıyor.
Personel, altyapı, güvenlik ve bilgi teknolojilerinden sorumlu merkez yönetim ise bu yapısal reformlardan ilk aşamada etkilenmeyecek.
Ancak reform tamamlandıktan sonra idari süreçlerin sadeleştirilmesine başlanacak. Bu aşamada Wadephul, merkez yönetimde yapay zekâ, dijitalleşme ve modern bilgi teknolojilerinin kullanımını artırmayı planlıyor.