Abdullah Biricik'ten Süper Lig'e sert tepki! Al Ain Türkçe Özel
Fotospor yazarı Abdullah Biricik Süper Lig’in ilk haftalarını, hakem tartışmalarını, Beşiktaş’ın şampiyonluk şansını, Fenerbahçe Benfica eşleşmesini ve Galatasaray’ın transfer gündemini değerlendirdi.

Abdullah Biricik Al Ain Türkçe Özel'e yaptığı açıklamada, Süper Lig’de ilk haftaları, Göztepe Fenerbahçe maçındaki hakem kararlarını, Beşiktaş’ın şampiyonluk iddiasını ve Galatasaray’ın transfer sürecini yorumladı.
Süper Lig’de ilk iki haftanın ardından futbol kamuoyunda hem oyun kalitesi hem de hakem performansları tartışma konusu oldu. Fotospor yazarı Abdullah Biricik, oynanan futbolun henüz tatmin edici seviyede olmadığını, takımların transfer dönemi ve fiziki koşullar nedeniyle hazır görüntü vermediğini belirtti. Göztepe – Fenerbahçe maçındaki hakem kararlarının gündemi meşgul ettiğini söyleyen Biricik, Beşiktaş’ın son dakika galibiyetiyle şampiyonluk için umut verdiğini vurguladı. Fenerbahçe’nin Benfica karşısında şansını yüzde elli olarak değerlendiren tecrübeli yazar, Galatasaray’ın yüksek maliyetli transfer sürecine de dikkat çekti.
Süper Lig'de ilk 2 hafta maçlarına göre oynana futbol siz tatmin etti mi?
Tam olarak tatmin ettiğini söyleyemeyiz. Tüm takımların ilk de henüz hazır olmadıklarını gözlemledik. Zaten transfer sezonu da devam ettiği için ilk bir kaç haftasında takımların tamamen hazır olması çok beklenen bir durum değil. Bunun yanında havaların sıcak olması, bu yıl özellikle zeminlerin kötü olması, işte gidecek oyuncular, kalacak oyuncular. Bunlar tamamen takımların oyununu etkiliyor. Bu anlamda ligdeki takımların hazır olmadığını, oynanan futbolunda yeterli olmadığını söyleyebiliriz.
Göztepe Fenerbahçe maçında hakem Yasin Kol'un kararları gündem oldu. Sizce o maçta Göztepe'nin hakkı yendi mi?
Kamuoyun'daki ortak görüş bu yönde. Hakem Yasin Kol’un yönetimi son derece zayıf bir yönetimli ve Göztepe tarafını ciddi anlamda rahatsız etti. Yasin Kol’un geçen sezonki performansı da aslında aşağı yukarı aynıydı ama futbol Federasyonu'nun, Merkez Hakem Kurulu’nun en çok görev verdiği hakemlerden biriydi. Kaldığı yerden devam etti bence. Bu anlamda performansı beni çok şaşırtmadı ama bence oradaki kilit performans var hakemi onur özü toprakta. Çünkü Yasin Kol’un hata yapması daha doğrusu bir hakemini hata yapması bir şekilde hoş görülebilir ama var hakemini monitörden defalarca izleyen bir hakemin yanlış karar vermesi kabul edilemez. Zaten oradaki görevi de hakemin göremediği pozisyonlarda hakeme yardımcı olmak, monitörden istediği, ekranlardan istediği pozisyonu net bir şekilde seçip hakemi çağırmak. Ama Onur Özütoprak Fenerbahçe aleyhine olan pozisyonlarda varı devreye sokmadığını gözlemledik. Hem Amravat'ın prnaltı ve kırmızı kart pozisyonlarımda John Duran'ın yaptığı dirsek hareketinde var protokolün devreye girmesi gerekiyordu. Onur Özütoprak burada varı devreye sokmadı. Ama son dakikada Fenerbahçe aleyhine olan penaltı pozisyonunda hemen hakemi izlemeye çağırdı. Bu anlamda kafalarda soru işareti bırakan bence hata VAR hakemi Onur Özütoprak. Bu hakemin son haftalarda VAR görevi devam edecek mi lig için önemli olan bu. Eğer devam edecekse burada bir kasıt ve kötü niyet aranabilir. Ama dinlendirilirse burada o hakem performansı sadece o maç özümde olduğu kabul edilebilir. Bu anlamda bence kilit nokta Yasin Kol’un daha önemli olan Onur Özütoprak. Fenerbahçe aleyhine olan penaltı pozisyonunda hemen hakemi izlemeye çağırdı.
Beşiktaş, son dakika golüyle kazandı. Siyah beyazlılar şampiyonluk için umut veriyor mu?
Bence veriyor. Yani Solskjær'in ben Beşiktaş'ın doğru teknik rektörü olduğunu düşünüyorum. Kadro anlamında ciddi zafiyetler vardı. Yapılan transferler bir nebze Beşiktaş'ı toparladı. Genç oyuncuların performansı oldukça katkı sağladı. Beşiktaş'a Demir Ege ve Kartal biliyorsunuz sonradan oyuna dahil oldu ve çok etkileyecek performansı Sergilediler. Dolayısıyla Beşiktaş'ın doğru yolda olduğunu Solskjær'e iyi gittiğini birkaç takviyeyle de şampiyonluk yarışı içerisinde olabileceğini düşünüyorum. Ki olmalı da zaten Galatasaray ve Fenerbahçe arasında geçen yarışlar hem ligin keyif boyutunu hem seyir zevkini hem de mücadelenin farklı değerlendirilmesini neden olan süreçlerde. Dolayısıyla Beşiktaş doğru yolda diyebiliriz ve şampiyonluk yarışında devam etmesi Türk futbolunun faydası ne olacaktır.
Bu akşam oynanacak olan FB Benfica maçında favoriniz hangi takım?
Ben aslında şunu söyleyebilirim, Fenerbahçe ve Benfica'nın aşağı yukarı birbirine yakın dank takımlar olduğunu düşünüyorum. Fenerbahçe'nin Benfica'yı yenme ihtimalini aslında çok yüksek görüyordum. Çünkü mesela Morinya'yı ben uzun vadede işte ligde başarısı ama turnuvalarda başarılı olan yapısının etki edeceğini düşünüyordum. Ama şöyle bir handikap oldu. Eşleşmede ilk maç Fenerbahçe stadında oynanacak. Burada çok kilit bir maç olacak. Fenerbahçe'nin en az iki farklı bir galibiyet elde etmesi lazım. Çünkü Fenerbahçe içeride farklı, deplasmanla farklı oynuyor. Dolayısıyla ben maçın ortada olduğunu ama ilk maçın İstanbul'da oynayacak olmasının Fenerbahçe için dezavantaj olduğunu düşünüyorum. Nitekim Fenerbahçe, Feyenoord eşleşmesinde de Hollanda'da 2-1 mağlup olmuş ama İstanbul'da farklı kazanmıştı. Dolayısıyla ilk maç Portekiz'de olsaydı. Fenerbahçe mutlak turu geçer, geçen takım olur diye düşünebilirdim ama şu anda ortada yüzde elli olarak düşünüyorum. Benfica güçlü bir takım ama Fenerbahçe'de Özellikle Mourinho'nun turunu ve performansı da göz önüne alındığında Fenerbahçe'de kolay rakip olmadığını dolayısıyla turu geçebileceğini bu anlamda yüzde elli elli bir şey yapabiliriz.
Galatasaray'ın transfer çalışmaları hakkında neler düşünüyorsunuz? Sizce transferler geç mi kaldı?
Yani şöyle söyleyelim aslında Osimhen ve Leroy Sane transferleri doğru zamanda yapıldı. Sonrasında ya tabii ki erken transfer olması bir avantaj olacaktı. Ama şöyle de bir durum var. Galatasaray'da çok sayıda ayrılma ihtimali olan ve ayrılan isim oldu. Yani şu ana kadar ayrılmış olan ve ayrılacak olan oyuncular söz konusu. Harcama limitleriyle ilgili durumlar söz konusu. Bir de Galatasaray'ın düşündüğü oyuncuların çok yüksek maliyette olması aslında temel sıkıntı. Mesela kaleci konusunda Ederson şu an gündemde olsa da biliyorsunuz ilk görüşme Alisson ile yapılmıştı. Donnarumma ile gündeme gelmişti. Bunların tamamı çok pahalı kaleciler. Barcelona'ın kalesi Galatasaray'ın gündemindeydi. Onunla da iki görüşme yapılmıştı. Bu kalecileri, bu marka isimleri transfer etmek kolay değil. Yani şu anlamda mesela Ederson'un sözleşmesinin bitimine bir yıllık bir süre var. Ama Manchester City 22 milyon Euro'dan kapıyı açtı. Şu anda bize gelen son bilgilere göre 15 milyon Euro 'ya indiği söyleniyor. Şimdi bir yılı kalan bir kaleci için 15 milyon Euro bile çok yüksek bir rakam. Ama Galatasaray mutlak kaliteli bir kaleci almak istiyor. Bu anlamda transferi zorluyor ve bonservisini 10 milyon Euro bandına çekmeye çalışıyor. Yani önceki yıllarda bunu konuşuyor olsaydık. Sözleşmesi bitmek üzere olan yani bir yıl kalan bir oyuncuya özellikle 31 yaşındaysa ve buna da 10 milyon Euro Bonservis veriliyorsa büyük bir tepkiyle karşılanırdı. Ama Galatasaray çıtayı çok açtığı için Şampiyonlar Ligi’nde mutlak başarı beklendiği için bu yüksek rakamlara çıkmak zorunda. Transferlerin gecikmesinin nedeni de bu aslında. Yani 3 -4 milyon Euro'luk bir kaleciyle görüşülmüş olsaydı. Şu ana kadar transfer bitmiş olurdu. Tüm transferler bitmiş olurdu. Yüksek maliyetler, harcama limitleri. İşte gidecek oyuncular, kalacak oyuncular, gidecek oyunculardan açılacak olan bütçe miktarı Futbol Federasyonu 12 + 2 kararı biliyorsunuz değişebilir, 14 olabilir. Bununla ilgili gelişmeler var. Dolayısıyla pek çok sayıdaki bu gelişme transferleri geciktirmiş durumda. Ama Galatasaray en doğru transferleri yapıp şampiyonlarla yine başarılı olmak istiyor.