Yağız Kaan Erdoğmuş kimdir? Tarihin en iyi oyuncusunu saniyeler içinde mat etti
Türk satranç tarihinin parlayan yıldızı Yağız Kaan Erdoğmuş, dünya şampiyonu Magnus Carlsen'i rekor sürede mağlup ederek satranç dünyasında büyük bir sükse yarattı.
Türkiye'nin genç satranç ustası Yağız Kaan Erdoğmuş, satranç dünyasında büyük bir sürprize imza atarak, dünyanın en iyi oyuncularından biri olarak kabul edilen Norveçli büyükusta Magnus Carlsen'i yendi. Bu mücadele, genç ustamız için olduğu kadar Türk satranç camiası için de unutulmaz bir an oldu.
Yağız Kaan Erdoğmuş Kimdir?
Henüz 13 yaşını bile doldurmadan "Büyük Usta" ünvanına sahip olan Yağız Kaan Erdoğmuş, gelmiş geçmiş en iyi satranç oyuncusu olarak gösterilen Magnus Carlsen'i 41 saniyede mat eden Türk satranç oyuncusudur.
Yağız Kaan Erdoğmuş, henüz 12 yaşında büyükusta unvanını alarak tarihte bunu başaran dördüncü en genç isim oldu. Türk satranç tarihinde böylesine önemli bir başarıya imza atan Erdoğmuş, uluslararası alanda da adından sıkça söz ettirmeye başladı.
13 yaşındaki milli oyuncu Erdoğmuş, katıldığı turnuvada satranç tarihinde "dünyanın gelmiş geçmiş en iyi oyuncusu" olarak gösterilen Magnus Carlsen ile karşı karşıya geldi. Bu önemli maçta Erdoğmuş, Carlsen'i 41.2 saniyede mat ederek büyük bir başarıya imza attı.
Yağız Kaan Erdoğmuş'un bu başarısı, Türkiye'nin satranç alanındaki uluslararası prestijini artırıyor. Genç oyuncunun elde ettiği bu tür başarılar, diğer Türk gençlerine de ilham kaynağı oluyor ve satranç sporuna olan ilgiyi artırıyor.
Yağız Kaan Erdoğmuş, Uluslararası Satranç Federasyonu (FIDE) tarafından en genç büyük ustalar arasında gösterilen, dikkat çekici bir isim. Sadece 12 yaşında büyük usta unvanını kazanarak, dünya satranç tarihindeki en genç büyük ustalar listesinde dördüncü sıraya yerleşti. Erdoğmuş'un bu başarısı, Türkiye'nin satranç alanındaki potansiyelini de gözler önüne seriyor.
Yağız Kaan'ın bu başarısı, Türkiye'de büyükusta sayısının 16'ya çıkmasına vesile oldu. Türkiye satranç federasyonunun yetenekli genç sporcuları keşfetme ve onları uluslararası arenada rekabet edebilir hale getirme konusunda gösterdiği çaba, meyvelerini vermeye başladı.
