Türkiye'de kuraklık gıda güvenliğini tehlikeye atıyor
Yale Üniversitesi tarafından yayınlanan "İklim kızıştıkça, Türkiye'yi Susuz Bir Gelecek Bekliyor" başlıklı makalede, durumun vahametinin önümüzdeki dönemlerde daha da derinleşeceği uyarısı yapılıyor.
Makalede, "Akdeniz'deki hiçbir ülke iklim krizinden Türkiye kadar etkilenmedi" deniliyor.
'Kuş cenneti' olarak adlandırılan Van'daki Akgöl'ün tamamen kuruması, Tuz Gölü'nde yüzlerce flamingonun ölü bulunması son bir iki ayda kuraklığın etkilerinin sadece iki somut örneği.
Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün raporlarına göre, Eylül 2020-Ağustos 2021'i kapsayan 12 aylık dönemde, Ege'nin güneyi ile Güneydoğu Anadolu'da olağanüstü kuraklık görüldü.
Son iki yıldır azalan yağışlar ve küresel ısınma, çiftçi ve hayvancılıkla uğraşanlara ağır darbe vurdu.
Muğla, olağanüstü kuraklığın yaşandığı iller arasında. Bölgede tarım ve hayvancılıkla uğraşan çiftçi Feridun Çetinceviz, "Kuraklığın en büyük etkeni, toprak bir kere suyla kendini bulan bir ürün.Yani su olmazsa toprak var olmaz.Ondan dolayı tabi biz tohumu toprağa koyuyoruz, bunu yeşermesi için bu suya ihtiyaç var.Ondan dolayı tabi ben yetiştiremezsem bu ürünü, tohumu sulayamazsam, benim hayvanım da tabi ona bağlı olaraktan aç kalacak.Ondan dolayı bununla bağlantılı yani. "dedi.
Muğla Su ve Kanalizasyon İdaresi (MUSKİ) Genel Müdür Yardımcısı Ali Tekkaya, kuraklığın yol açtığı su krizinin zincirleme etkisiyle gıdadan enerjiye geniş bir yelpazeyi olumsuz etkilediğini belirtiyor:
"Su hayatın kaynağı. Şu anda tarım arazileri ne yazık ki istediği gibi su alamıyor. Bu beraberinde hasadın miktarını düşürecektir. Gıda sektörünü etkileyecektir. Su dediğiniz aslında aynı zamanda enerji sektörünün ayrılmaz parçasıdır. Yani gıda güvenliğini, enerji güvenliğini, insanların hayat güvenliğini de etkileyecek bir kriz aslında su krizi".
Başkent Ankara'daki susuzluğa tankerlerle çare arayan çiftçilerin gider kalemi, araç kiramala ve mazot ücretleri yüzünden kabarıyor. Çubuk'a bağlı Akkuzulu'nun muhtarı Halil Kökmen, toplanan sebzenin, sefer başı maliyeti 40 TL olan 'tankerle su takviyesi' yönetmini karşılamadığını söylüyor.
Milas Süt Birliği Başkanı Ali İhsan Gezgin, "Bizim bölgemizde akarsular vardı. Biz bununla arazilerimizi suluyorduk. Daha sonra yer kuyuları kazdık ama 15-20 metrelik kuyular, artezyen dediğimiz. Bunlarla tarlamızı suluyorduk." ifadelerini kullandı.
