Türkiye ile Mercuria arasında 20 yıllık LNG anlaşması

BOTAŞ, Mercuria ile 20 yıl sürecek ve 70 milyar metreküp LNG’yi kapsayan uzun vadeli tedarik anlaşması imzaladı. Teslimatlar 2026 yılında başlayacak.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, BOTAŞ ile küresel enerji şirketi Mercuria arasında uzun vadeli bir LNG tedarik anlaşması imzalandığını açıkladı. Anlaşma kapsamında Türkiye, 2026 yılından itibaren başlayacak teslimatlarla 20 yıl boyunca yıllık yaklaşık 4 milyar metreküp olmak üzere toplamda 70 milyar metreküp doğal gaz eş değeri sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) alacak.
Teslimatlar 2026’da başlıyor
Bakan Bayraktar’ın verdiği bilgilere göre, LNG teslimatları 2026 yılında başlayacak. Gazın bir bölümü ABD’deki yükleme terminallerinden, kalan kısmı ise Türkiye, Avrupa ve Kuzey Afrika’daki gazlaştırma tesislerinden temin edilecek. Teslimatlar 20 yıla yayılacak şekilde planlandı.
Uzun vadeli arz güvenliği vurgusu
Bakan Bayraktar, anlaşmanın Türkiye'nin enerji arz güvenliği, fiyat istikrarı ve kaynak çeşitliliği hedeflerine katkı sağlayacağını ifade etti. Ayrıca, BOTAŞ’ın küresel LNG ticaretindeki etkinliğinin artırılması bakımından da önemli bir adım olarak değerlendirildiğini belirtti.
Cumhurbaşkanlığı görüşmesinde gündeme gelecek
Bayraktar, anlaşmanın Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump’ın Beyaz Saray’daki görüşmesinde gündeme geleceğini de duyurdu. Bu durum, anlaşmanın iki ülke ilişkileri açısından stratejik boyut taşıdığına işaret ediyor.
Anlaşma kapsamında alınacak miktar
Anlaşma kapsamında yıllık bazda yaklaşık 4 milyar metreküplük LNG tedarik edilecek. 20 yıl boyunca alınacak toplam miktarın ise yaklaşık 70 milyar metreküp doğal gaz eş değeri olacağı açıklandı. Teslimatların hangi terminaller üzerinden gerçekleştirileceği ve hangi dönemlerde yoğunlaşacağına dair detaylı bilgi paylaşılmadı.
Enerji çeşitliliği açısından yeni kaynak
Uzmanlar, bu anlaşmanın Türkiye’nin LNG portföyünü çeşitlendirmesi açısından önem taşıdığına dikkat çekiyor. ABD kaynaklı LNG’nin Türkiye enerji piyasasına düzenli olarak entegre edilmesi, hem kaynak çeşitliliği hem de tedarik güvenliği açısından stratejik değer taşıyor.