Tunus ve Suriye büyükelçiliklerini yeniden açıyor
Suriye ve Tunus, Müslüman Kardeşler’e (İhvan) bağlı Nahda partisi nedeniyle kopan elişkilerini 11 yıl sonra yeniden tesis ediyor. İki ülke karşılıklı olarak büyükelçiliklerini yeniden açıyor.
Tunus ve Suriye'den yapılan ortak açıklamada, "Tunus Devlet Başkanı Kays Said'in Suriye'ye büyükelçi atama girişimine yanıt olarak Şam, bu atamaya derhal onay verdiğini ve kısa süre içinde Tunus'taki Suriye büyükelçiliğini yeniden açmaya ve büyükelçi atamaya karar verdiğini duyurdu.
İLİŞKİLER NORMALLEŞİYOR
Açıklamada: "Suriye-Tunus ilişkilerini normal seyrine döndürmek için her iki tarafın da yararına olacak, Suriye ve Tunus'u birleştiren ve uzun süredir devam eden kardeşlik bağlarını pekiştirmek, aralarındaki dayanışma ve sinerji değerlerini korumak, kardeş halklarının iyiliği ve çıkarları için iki ülkenin dışişleri bakanları arasında istişare ve koordinasyon devam etmektedir” denildi.
Tunus Cumhurbaşkanı’nın verdiği büyükelçilik kararı, Suriye ile diplomatik ilişkilerin yeniden kurulduğunu duyurmasından yaklaşık bir ay sonra geldi. Kays o sırada: "Tunus'un Şam'da bir büyükelçisi, Suriye’nin de Tunus'ta bir büyükelçisi olmamasının hiçbir gerekçesi yok." açıklamasını yapmıştı.
Kays: "Suriye'deki rejim konusu sadece Suriyelileri ilgilendiriyor. Biz, Suriye Devleti ile muhatap oluyoruz. Halkın tercihlerine gelince bizim söz hakkımız olmaz." diyerek, “Suriye Devleti’nde atanmış bir büyükelçimiz olacak. Biz, Suriye'nin parçalanmasına karşıyız. 20. Yüzyılın başında Sykes-Picot Anlaşması’ndan sonra Suriye’yi küçük ülkelere bölmeye çalışırlarken ve her küçük ülke için anayasa taslakları hazırlanırken biz, buna karşı durduk” vurgusunu yaptı.
Bir hafta önce Tunus Cumhurbaşkanı, Tunus diplomasisinin dış politika ilkelerine bağlı kalma gereğini vurguladı. Kays, bunlardan en önemlisinin, herhangi bir eksene müdahil olmamak ve ulusal karar alma mekanizmasının bağımsızlığı olduğunu vurgulayarak, Tunus'un yurtdışındaki pozisyonlarının kendi halkının iradesinden kaynaklandığına dikkat çekti.
DEPREM İLİŞKİSİ
Tunus Cumhurbaşkanlığı 9 Şubat'ta yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Kays Said'in Suriye'deki diplomatik temsil seviyesini yükseltmeye karar verdiğini ve Tunus'un Suriye'yi vuran yıkıcı depremden günler sonra Şam ile ilişkileri tamamen yeniden kurma niyetinin en açık işareti olarak, ülkesinin Şam'a desteğini yeniden teyit ettiğini söyledi.
Tunus, Suriye Hükümeti kontrolündeki Halep Havalimanı'na, kurtarma ekipleri, sivil koruma, doktorlar ve gıdadan oluşan insani yardım uçakları gönderdi.
MÜSLÜMAN KARDEŞLER TERÖRÜ
Müslüman Kardeşler ve Marzuki yönetimi, Şubat 2012'de Suriye ile diplomatik ilişkileri tamamen kesme kararı almıştı. Ancak Tunus Dışişleri Bakanlığı, Beji Caid Essebsi'nin 2015'te Tunus cumhurbaşkanlığını devralmasının ardından, Tunus Dışişleri Bakanlığı Şam'a bir başkonsolos atadı ve diplomatik ilişkilerin konsolosluk düzeyinde kalmasına karar verdi.
SAVAŞÇI GÖNDERME DOSYALARI
Tunus'taki Halk Akımı Partisi Genel Sekreteri Zuhair Hamdi, Tunus ile Suriye arasındaki diplomatik ilişkilerin yeniden kurulmasını "her iki ülkenin de çıkarına" olarak değerlendirdi.
Al-Ain News'e yaptığı açıklamalarda Hamdi, Tunus'un terörden büyük ölçüde etkilendiğini ve Tunus’un Müslüman Kardeşler döneminde, gençleri Libya üzerinden Suriye'ye savaşmaları için gönderen bir ülke haline dönüştüğünü açıkladı.
Suriye yetkililerinin bu konuda ciddi veri ve bilgilere sahip olduğunu, bu konuda son on yıldır aktif olan ve Tunus'taki eski yetkililerin iradesiyle oluşturulan terör sisteminin tamamen yok edilmesi hususunda Tunus'a yardım edebileceğini söyledi.
Eski bir parlamenter ve sınır dışı edilme dosyasını soruşturan komitenin üyesi olan Fatima Al-Masdi de, Tunus'a dönmek adına Suriye'deki savaş cephelerinde bulunan teröristler için sahte pasaportlar düzenlendiğini ve buna yabancı kuruluşların da karıştığını vurguladı.
Dosyada ayrıca, teröristler için pasaport temin etmede yer alan güvenlik personelinin varlığını gösteren belgeler de yer aldı. Belgelerde 2012 ve 2013 yılları, Müslüman Kardeşler milletvekili Muhammed Freikha’ya bağlı Syphax Airlines şirketi, Tunus Havayolu şirketi ve yabancı bir şirket tarafından yapılan uçuşlarda, teröristlerin savaş bölgelerine gönderildikleri bilgisi yer aldı.
Dosyada ayrıca, Müslüman Kardeşler üyesi Reda Al-Jawadi, Al-Habib Al-Luz ve terör örgütüne yakın bazı derneklerin, aşırılık yanlısı faaliyetlere karışarak, Suriye'ye göndermeden önce gençlerin "beyinlerinin yıkanmasına" katkıda bulunduğu da yer aldı.