Selçuk Geçer: Enflasyon kuru tetikleyerek bir sarmal sürecini başlatabilir! Al Ain Türkçe Özel
Ünlü ekonomist Selçuk Geçer, Kahramanmaraş merkezli depremlerin Türkiye’ye ekonomisine 100 milyar dolar maliyetinin olabileceğini söyledi.
Dolar kurunun seçim dönemine kadar dengede tutulabilmesi için hükümet tarafından tüm imkanların kullanılacağın ifade eden Geçer, “Doların kısa vadede yani seçimlere kadar bu seviyelerde tutulabilmesi için elde avuçta ne varsa kullanılmaya devam edilecektir” dedi.
Ekonomist Selçuk Geçer, AL Ain Türkçe’den Merve Öney’e doların TL karşısındaki durumunu değerlendirdi.
Türkiye ile ilgili ekonomik açıdan iki kritik konu olduğunu belirten Geçer, ‘’ Bunlardan biri yakın zamanda yaşadığımız deprem ve kısa süre içerisinde gerçekleşecek seçimler. ‘’ dedi.
‘DEPREM VE SEÇİM YENİ RİSKLERİ BERABERİNDE GETİRDİ’
‘’Türkiye yıllardır uyguladığı yanlış ekonomi politikaları ile zaten makro ekonomik dengelerini bozmuştu. Deprem ve seçim ise yeni riskleri beraberinde getirdi. Seçim harcamaları bütçe dengelerini bozarken deprem yepyeni bir maliyet ortaya çıkardı. Depremin tek başına maliyeti 100 milyar dolarları bulabilir. Geçtiğimiz dönemde baskılanan dolar kuru nedeniyle zaten ödemeler dengesi bozulmuş, merkez bankası döviz rezervleri swap haricinde eksiye düşmüş, bütçe büyük bir açık vermişti.’’
‘DOLARIN SEÇİMLERE KADAR BU SEVİYEDE TUTULMASI İÇİN ELDE AVUÇTA NE VARSA KULLANMAYA DEVAM EDİLECEK’
‘’Tüm bu dengelerin bozulmasının temel nedeni Heteredoks olarak adlandırılan para politikasının uygulanması ve dolar üzerindeki stresin her geçen gün biraz daha arttırılmasıdır. Doların kısa vadede yani seçimlere kadar bu seviyelerde tutulabilmesi için elde avuçta ne varsa kullanılmaya devam edilecektir. Ancak seçim sonrasında hem deprem maliyetleri hem de makro sorunlar nedeniyle büyük bir kırılma kaçınılmaz görülüyor. Eğer seçim sonrası gerçekçi ekonomi politikaları uygulanırsa bir ihtimal dolar yıl sonunda 28 - 36 lira seviyelerinde tutulabilir ancak mevcut politikalar uygulanmaya devam edilirse dolar büyük kırılmalara gebe olur.’’
‘BUGÜN DURUM ‘2001 KRİZİNDEN’ DAHA TEHLİKELİ!’
‘’Aynı 5 Nisan 1994 krizinde olduğu gibi 4-5 katlık artışlar görebiliriz. 1994 öncesi uygulanan politikalar bugüne çok benziyor. Yani enflasyon faiz dengesinin göz ardı edildiği aynı zamanda makro dengelerin bozulduğu bir dönem. Bu dönemin sonu ise 5 Nisan 1994 o gün dolar 8 bin lira seviyesinden önce 36 bin lira seviyesine sonrasında ise hızla 50 bin lira seviyesine gitmişti. 5 yıl içerisinde ise dolar neredeyse 200 kat artarak bir milyon 600 bin’leri görmüştü.’’
‘DIŞA VE İTHALATA BAĞIMLILIK ENFLASYON, İŞSİZLİK VE FAKİRLİK GETİREBİLİR!’
‘’Bu günkü kadar olmasa da o günlerde de dışa ve ithalata bağımlı olan ülkemiz bu kur yükselişi nedeniyle büyük bir enflasyon, faiz ve krizler zincirine girmiş, insanlar işsiz ve fakir kalmıştı. 2001 krizi bu hataların sonucudur.
Ancak bugün durum çok daha tehlikeli çünkü çok daha fazla ithalatçı bir ülkeyiz. Dolayısıyla dövizdeki ani artış hiper enflasyonu ve uzun yıllar sürebilecek bir fakirleşmeyi beraberinde getirebilir. Kur enflasyonu; enflasyon kuru tetikleyerek bir sarmal sürecini başlatabilir.’’