Rusya blöf yapmadığını gösterdi, Batı geri adım atacak mı? / Al Ain Türkçe Özel

Uluslararası İlişkiler Uzmanı Anıl Çağlar Erkan, Tahıl Koridoru’nun geleceğini ve Afrika ülkelerine yönelik yeni sevkiyat yöntemini Al Ain Türkçe’ye değerlendirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya lideri Putin, Soçi'de Tahıl Koridoru Anlaşması'nı görüştü. Putin, anlaşmayı canlandırmak için yaptırımların kaldırılmasını şart koştu. Erdoğan, Birleşmiş Milletler ile yeni öneri paketi hazırladıklarını belirtti. İki liderin verdiği mesajların ardından Tahıl Koridoru’nun geleceğini Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Uluslararası İlişkiler Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Anıl Çağlar Erkan’a sorduk.
Putin, Tahıl Koridoru Anlaşması'nı yeniden canlandırmak için Rus tarım ürünlerine uygulanan yaptırımların kaldırılmasını şart koşuyor. Bu bağlamda, Türkiye'nin bu yaptırımları kaldırmak veya etrafından dolaşmak için nasıl bir strateji izlemesi gerektiği konusunda ne düşünüyorsunuz?
Zaten Rusya baştan itibaren şartları dahilinde anlaşmaya dönebileceğini söylüyordu. Anlaşmanın Rusya ile ilgili bölümünün hayata geçirilmesini istiyordu. Bu şartlardan biri Karadeniz’deki Rus gemilerin limanlara girişi ve sigortalanmasıyla ilgiliydi. En büyük sigorta şirketleri hep Batı firmaları olduğu için bu engelleniyordu.
SWIFT sistemi şartı da vardı. Ancak Batı bunları gözardı ediyor, uygulamıyordu. Erdoğan-Putin ilişkilerinin gücü sayesinde 1 yıl anlaşma sürdü. Ama artık Rusya kendi çıkarlarının ve taleplerinin kabul edildiği bir sistem istiyor. Bunu da net bir şekilde dile getiriyor.
Başta bu yaptırımları esnetebileceği izlenimi vardı. Ancak Batı bu yaptırımlarda geri adım atmayarak sorunun küresel bir hale gelmesinin önünü açtı. Batı her zaman alternatif koridorlardan bahsediyor. Ancak Türkiye ve Rusya başka bir rotadan asla söz etmiyor. Mevcut rotanın devamını konuşuyor.
Türkiye yaptırımların en azından gıda konusunda ortadan kaldırılması için çaba sarf ediyor. Etrafından dolanmaktan ziyade doğrudan yaptırımların kaldırılması konusuna yoğunlaşıyor. Türkiye inisiyatif alarak koridorun işlemesi için Birleşmiş Milletler nezdinde girişim yapacak. Batı’nın bu anlamda geri adım atacağını düşünüyorum. BM Genel Sekreteri Guterres’in son açıklamaları bu yönde bir yumuşamanın mümkün olabileceğini gösterdi. BM Genel Kurulu’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın girişimleri bu noktada önemli olacak. Rusya’nın blöf yapmadığı net bir şekilde görüldü. Bu nedenle yaptırımlar noktasında Batı’nın geri adım atılacağını düşünüyorum.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, anlaşmanın yeniden canlandırılması için Birleşmiş Milletler ile yeni bir öneri paketi hazırladıklarını belirtti. Bu öneri paketinin hangi unsurları içermesi gerektiğini ve nasıl bir yol haritası izlemesi gerektiği hakkında ne düşünüyorsunuz?
Öneri paketinde mutlaka yaptırımların kaldırılması yer alacaktır. İkincisi ortak bir platformla rotalarda yapılacak revizyonlar olabilir. Burada Afrika ülkeleri ve Körfez ülkelerinin devreye girmesiyle konunun paydaşları çoğalıyor. Bu, Tahıl Kodiroru’nun daha sağlam bir şekilde oluşturulması için önemli. Daha geniş paydaşlarla ortaya konulan bir anlaşma daha kalıcı olacaktır.
Paydaşların genişlememi yaptırımları kaldırmamakta direnen batıya yönelik baskıyı daha da artıracaktır. Tahılın paylaşımındaki adaletsizlikler de bu noktada önemli bir etken olacaktır. Türkiye paydaşları artırıp, dağılımdaki adaletsizliği öne çıkararak pazarlık gücünü güçlendiriyor.
Önce barışın tesis edilmesine yönelik bir girişimin de öneri paketinde yer almasını bekliyorum. Çünkü bu işin kalıcı çözümü, savaşın sona erdirilmesinden geçiyor. Bu konuda oluşturulacak bir mekanizma büyük önem taşıyacaktır.
Türkiye’nin girişimleriyle BM’nin krizin sona erdirilmesi, sona erdirilememese bile şiddetinin düşürülmesi için harekete geçmesi gerekiyor. Rusya bu konudaki tavrıyla aslında saldırgan olmadığını ortaya koydu. İnsani konularda elini taşın altına koyacağını ifade etti. "Tahıl sevkiyatı isteniyorsa gemilerime yaptırım uygulamayın paramı verin” dedi. Bunlar zaten anlaşmada vardı. Ekstra bir şey istemiyor. Anlaşmanın hükümlerinin uygulanmasını istiyor. Batı ise burada algı yönetimi yapıyor. Ukrayna ile ilgili süreci işletiyor Rusya ile ilgili kısmını işletmiyor.
Her iki lider de yoksul Afrika ülkelerine tahıl gönderilmesi konusunda Katar, Türkiye ve Rusya arasındaki görüşmelerin devam ettiğini belirtti. Bu çok taraflı işbirliği, Tahıl Koridoru Anlaşması'nı nasıl etkileyebilir?
Batı zaten her şekilde her ortamda Rusya’yı hedef alıyor, krizin sebebi olarak gösteriyor. Afrika’ya tahıl gönderilmesi konusunda ortaya konan yeni formülle Rusya önemli bir mesaj verdi. "Batı bizimle masaya oturmasa bile biz indirimli tahılı farklı formüllerle ihtiyaç sahibi ülkelere ulaştıracağız” dedi. Tahıl sevkiyatını Batı olmadan da yapabiliriz mesajı verdi. “Suçlu ben değilim, süreci Batı bu hale getirdi. Anlaşma uygulanmadığı için askıya aldım” vurgusu yaptı.
Özetle Türkiye ve Katar’ın da işin içinde bulunduğu bu yeni yöntem, Batı’ya verilen önemli bir mesaj...
Bu yeni yöntem, Tahıl Koridoru’nu ister istemez etkileyecektir. Bu etkinin olumlu yönde olma ihtimali yüksek. Çünkü Batı da bu yeni yönteme eninde sonunda entegre olacaktır. Batı’nın bu fırsattan faydalanmamasını, bir rol çalmamasını beklemek saflık olur. Tahıl Koridoru, bu yöntemi de içine alarak daha da genişleyebilir. Türkiye’nin yeni bir başarısı olarak tarihteki yerini alacaktır diye düşünebiliriz.