Rakel Dink: Maksat çözmek değil, nasıl kapatırız diye çabalıyorlar!
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, Şişli’de 19 Ocak 2007 tarihinde uğradığı silahlı saldırı sonucunda yaşamını yitirmişti.
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, Şişli’de 19 Ocak 2007 tarihinde uğradığı silahlı saldırı sonucunda yaşamını yitirmişti. Drink, öldürülmesinin 14. Yıl dönümünde pandemi nedeniyle sanal ortamda düzenlenen törenle anıldı.
Agos gazetesi önünde ise sadece Dink ailesi ve yakınlarının katıldığı sembolik bir tören düzenlendi. Törende konuşan Hrant Dink’in eşi Rakel Dink, eşinin öldürülmesinin üzerinden geçen zamana rağmen adaletin sağlanamadığına dikkat çekerek, “Bu 14 yılda bir cinayet davasını çözemediler. Çünkü maksat çözmek değil, nasıl kapatırız diye çabalıyorlar. 14 yıldır bu ülkede nice ittifaklar kuruldu bozuldu, ona göre bizim dava da renk değiştirdi durdu. İnsan düşünmeden edemiyor acaba bu sefer hangi ittifak kimlere dokunuyor?” dedi.
Geleneksel balkon konuşmasını ise bu yıl eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş yaptı. 23,5 Hrant Dink Hafıza Mekanı’ndan seslenen Başak Demirtaş, “Asla kabullenmediğimiz, yıllar geçse de alışmadığımız, alışmayacağımız, derin yaramız.. Dostumuz, abimiz, öz kardeşimiz, Hrant’ımız için, işte yine bir aradayız. Bu yıl salgın koşulları, bu şekilde bir araya gelmemize el veriyor. Birbirimizin gözlerini göremiyoruz belki ama yürek atışlarımızı duyabiliyoruz. Siz, her yıl Agos’un önünde toplananlar, buraya gelemeyip de dünyanın dört bir yanında yüreği bizimle atanlar, sadece yitirdiğimiz bir değeri anmıyoruz, arıyoruz da aynı zamanda. Adaleti arıyoruz, avuçlarımızdan kayıp giden barışı arıyoruz. Gülüşümüzü kaybettik. Neşemizi, yaşama sevincimizi.. Yine toplandık işte, arıyoruz. Yaslıyız. Bitmiyor matemimiz. Bitmiyor çünkü cenazemiz halen yerde. Bunca omuz yan yana geldik de kaldıramadık cenazemizi. Çünkü ağır. Vebali ağır, mirası ağır, vasiyeti ağır” dedi.
“Gelin kardeşlerim, gelin el ele verelim. Omuz omuza kaldıralım artık cenazemizi. Bitirelim ortak matemimizi” diyen Demirtaş, “Bakın, yerde yatanın bir tane kimliği var: insan. Ama adı Hrant, adı Tahir, adı Berkin, adı Ali İsmail, adı Eren, adı Ceylan, adı Yasin, adı Medeni, adı Ethem, adı Uğur, adı Taybet, adı Aybüke, adı Ekrem ama adı insan. Korkmayın kardeşlerim. El ele verin. Omuz verin bu cenazeye. Kimse tek başına kaldıramaz bunca yükü. Dedim ya, ağırdır vebali. Ağırdır vasiyeti. Katillerimizin karanlığına teslim olmadan, kayıplarımızın hatırasında buluşmaya davet edelim birbirimizi” ifadelerini kullandı.
Başak Demirtaş konuşmasını Selahattin Demirtaş’ın Edirne Cezaevi’nden gönderdiği şiiri okuyarak sonlandırdı.