Numan Kurtulmuş "Terörsüz Türkiye Komisyonu" hakkında "Herkes kendi görevini yapsın" dedi

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun çözüme odaklandığını belirterek tüm taraflara sorumluluk çağrısı
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Kurtulmuş, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu çalışmalarına ilişkin değerlendirmesinde, tüm tarafları sorumluluk almaya çağırarak “Kimse bir başka tarafa ödev vermesin, herkes kendi görevini yapsın” mesajını öne çıkardı. Komisyonun “çözümsüzlüğe havale edilmiş bir başlık” olmadığını vurgulayan Kurtulmuş, 51 üyeli yapının yalnızca komisyondan ibaret görülmemesi gerektiğini, bütün partilerin siyasi kadrolarının ortak iradesiyle oluştuğunu belirtti. Her toplantıdan sonra “işin gerçekten çözülebileceğine” dair kanaatinin güçlendiğini dile getiren TBMM Başkanı, “Doğru istikamette yürüyoruz” ifadesiyle sürecin seyrine dikkat çekti.
“Demokratik Olgunluk”
TBMM’nin 1 Ekim’de başlayacak yasama yılına değinen Kurtulmuş, bu dönemin zor meselelerin tartışılıp karara bağlandığı bir çalışma süreci olmasını temenni etti. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın TBMM Genel Kurulu açılışına katılacağını hatırlatan Kurtulmuş, yürütme–yasama senkronizasyonunun önemine işaret etti. “Türkiye’nin bir tane Cumhurbaşkanı var” diyen Kurtulmuş, farklı siyasi görüşlere rağmen Cumhurbaşkanı’nın parlamentoda olgunlukla karşılanmasının ve törende bütün siyasi partilerin yer almasının demokrasi bakımından şık olacağını ifade etti. “Gönlümüz arzu eder ki” ifadesiyle tüm partilere çağrı yapan TBMM Başkanı, 1 Ekim açılış törenine katılımın sembolik değer taşıdığını söyledi.
PKK’nin Silah Bırakma Süreci
Komisyonun, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en zor meselesini ele aldığını vurgulayan Kurtulmuş, PKK’ye yönelik silah bırakma ve kendini feshetme çağrısını hatırlattı. “Örgüt silahlarını bıraksın, bütün yapılarıyla birlikte feshettiklerini ilan etsin” çağrısını yineleyen Kurtulmuş, bu sürecin takibinin Meclis’in değil, devletin güvenlik birimleri, Milli İstihbarat Teşkilatı ve Genelkurmay Başkanlığı tarafından kontrol ve gözetim altında yürütüleceğini kaydetti. Teslim olanlar bakımından suça karışmayanlarla ilgili süreçlerin ayrı değerlendirileceğini, üst düzey yöneticilere ilişkin tekliflerin gündeme gelebileceğini belirten Kurtulmuş, “somut bir şey söylemek istemiyorum” diyerek şeffaflık ilkesiyle yürütülen komisyon toplantılarına atıf yaptı. “Önce yasalar, sonra silah bırakma” beklentisine de itiraz eden Kurtulmuş, “Ayağınızın birisini kaldırıp diğeri ile pedalı çeviremezsiniz” sözleriyle eşzamanlı ilerleme ihtiyacını dile getirdi.
Komisyonun Abdullah Öcalan ile görüşüp görüşmeyeceği sorusuna “Henüz belirlenmedi” yanıtını veren Kurtulmuş, bu konuda kararın komisyondaki milletvekillerinin nitelikli çoğunluğuyla alınacağını söyledi. Görüşmenin nasıl ve ne şekilde olacağına dair usullerin, milletvekillerinin değerlendirmesinin ardından netleşeceğini aktararak, karar alma mekanizmasının kurumsal işleyişine dikkat çekti.
Komisyonun yalnızca tartışma zemini değil, aynı zamanda sürece “milli irade adına vaziyet eden, gözcülük eden” bir işlev üstlendiğini vurgulayan Kurtulmuş, diğer ülkelerde 5–9 yılda alınan mesafeye Türkiye’nin yaklaşık 9 ayda ulaştığını savundu. “Türkiye modeli” olarak tarihe mal edilebilecek yeni bir barış çözümlemesi hedefinin altını çizen TBMM Başkanı, bir yandan komisyonun değersizleştirilmesine karşı çıkarken, diğer yandan “bütün sorunların çözüm yeri” şeklindeki yüksek beklentileri de makul seviyeye çekme gereğine işaret etti. Komisyonun 31 Aralık’a kadar çalışma yürüteceğini hatırlatan Kurtulmuş, süreç sonunda TBMM Genel Kurulu’na bir tavsiye/çerçeve raporu sunulacağını, burada hangi alanlarda yasal düzenleme ve uygulamaya dönük işlem gerektiğinin ortaya konacağını belirtti.
Kurtulmuş, bu konuda Genel Kurul’daki kararların ittifakla, “5’te 3 çoğunluk” ile alınacağına dikkat çekerek bunun siyasi partilerin “evet” demesi anlamına geleceğini ifade etti. Bu sayede parlamentoda çok kısa sürede yasal süreçlerin tamamlanmasının mümkün olacağını söyledi. Komisyonun, İçişleri Bakanı, Milli Savunma Bakanı ve Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanının dinlendiği oturumlar dışındaki bütün toplantılarını basına açık gerçekleştirdiğini ve tutanakların ortada olduğunu vurgulayan TBMM Başkanı, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerini öne çıkardı.