Mithat Sancar: Seçimlere en geniş demokrasi ittifakı ile girmek için çaba harcıyoruz
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, “14 Mayıs seçimlerine en geniş demokrasi ittifakı ile girmek için her çabayı harcamaya devam ediyoruz” diyerek parti olarak sorumluluklarının farkında olduklarını söyledi.
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu.
14 Mayıs seçimlerine en geniş demokrasi ittifakı ile girmek için her çabayı harcamaya devam ettiklerini kaydeden Sancar, parti olarak sorumluluklarının farkında olduklarını ve politikalarını da buna göre inşa ettiklerini söyledi.
Sancar, "14 Mayıs seçimlerine en geniş demokrasi ittifakı ile girmek için her çabayı harcamaya devam ediyoruz" dedi. Sancar, sorumluluklarının farkında olduklarını ve bu yönde politikalar ürettiklerini kaydetti.
"Önümüzdeki seçimler, baştan sona yeni bir düzenin ve sistemin kurulması için büyük bir imkan sunuyor" ifadelerini kullanan Sancar, "Yeninin kurulması konusunda, demokratik ilkeler etrafında; diyalog, iş birliği, görüşme her defasında ilan ettiğimiz yöntemdir. Aynı tutumumuz devam ediyor. Bu ülkenin temel ihtiyacı ortak geleceğin barış içinde kurulmasıdır. Bu ilkeler etrafında birlikte hareket etmek, yeni gelecek hedefindeki herkesin ortak sorumluluğudur. Biz sorumluluğumuzun bilincindeyiz. Her kesimin de aynı sorumlulukla davranmasını bekliyoruz” diye konuştu.
Sancar şunları kaydetti:
"Bu ülkenin kaynakları bütün yaraları sarmaya ve yeni bir inşaya yeter ama bu kaynaklar halk için, insan için, kentlerin sağlam kurulması için, sağlıklı barınma ihtiyaçları için kullanılmıyor. Evsiz kalan, vicdansızca artırılan kiralar karşısında çaresiz bırakılan depremzedelerin bu sorunların sorumlusu elbette bu iktidarın kendisidir.
"BU TALANIN ÜSTÜNÜ ÖRTEMEYECEKSİNİZ"
Bu uyanık iktidar giderayak afet yeniden imar fonu adı altında bir fonla giderleri yine emekçi yoksul halkın sırtına yükleme arayışında. 21 yıldır topladığınız 38 milyar doları bulan deprem vergisini nereye harcadınız? Hesap vermekten kaçamayacaksınız. Bu talanın üstünü örtemeyeceksiniz. İzin vermeyeceğiz.
Sömürü ve talan, rant ve savaş düzeni bu yıkımların sebebidir. Bu düzeni değiştireceğiz. Bu düzenin sorumlularından mutlaka hesap soracağız.
Hakkımız olanı bu devletten, iktidardan isteyeceğiz. Kaynakların halk için kullanılması için mücadelemizi sürdüreceğiz ama yurttaş dayanışmasını da örmeye devam edeceğiz.
Depremzedelere evlerimizi açalım, konutları yatırım aracına dönüştüren, rant alanına çeviren aç gözlülere karşı depremzedelerle dayanışma içinde olmaya devam edelim. Aileleri buluşturuyoruz kampanyasına katılalım. Birlikte barınalım, doyalım, güzel bir dünyanın düşünü büyütelim.
"MÜCADELEYİ SÜRDÜRMEK ZORUNDAYIZ"
Bu iktidarın önceliği yaşam ve insan değildir. Gece gündüz düşündükleri tek şey ihaleler, rant, talan. Rantı zaten yıkımın sebebi olan bu iktidar, rant düzenini burada felaketten istifade ederek büyütmeye çalışıyor. Buna kararlılıkla karşı çıkmak zorundayız. Evleri yıkılan yurttaşların içinde olmadığı, onları borçlandıran, yandaşı zenginleştirme amacı taşıyan projeler halkın derdine çare olamaz. Yeni yıkımlara, daha büyük acılara davetiye çıkarır. Bunlar halkın sırtında rant devşirmeye yönelik sömürü projeleridir.
Deprem bölgelerinde yaşam döngüsünün sağlıklı şekilde kurulabilmesi için temel ihtiyaçlar karşılanmalı, maddi kayıplar giderilmeli. Yeri doldurulamayacak insani kayıplar için dayanışma ve bir arada olma halini sürdürmeliyiz. Bu mücadeleyi birlikte yürütmek ve büyütmek zorundayız. Kimse doğal afetleri felakete dönüştüren bu çürük düzene ve onun yarattığı yozlaşmış yapılara mecbur değildir.
Hiçbir insanımız en zor günlerde çadır satarak asrın yüzsüzlüğünü yapan Kızılay'a da, liyakatsiz, personelsiz AFAD yönetimine ve zihniyetine de yardımları engelleyen iktidar kurumlarına da, felaketin asıl sorumlusu olan AKP MHP iktidarının politikalarına ve Saray'da oturan AKP Genel Başkanı'na mahkum değildir.
"TEK BİR İNSANIMIZI DAHİ BU İKTİDARA KURBAN ETMEYECEĞİZ"
Tek bir insanımızı dahi bu beton, rant, talan ve savaş iktidarına kurban etmeyeceğiz. Çürük yapıları değiştirmek için önce bu iktidardan ve yolsuzluk, yavaş ve talan düzeninden kurtulacağız. Çok kalmadı, 2 aylık bir zaman var. 85 milyonun geleceğini kenti rant hırsına bağlayan bu iktidar düzeninden ülkeyi beraber kurtaracağız. Kentlerimizi yeniden inşa edeceğiz. Birlikte yürüyeceğiz, iktidarı ve düzeni mutlaka değiştireceğiz.
Seçimlere iki ay kaldı. Seçim tarihi ilan edildiği gün biz hazırız demiştik. HDP'nin durduğu nokta, ilkelerimiz, yeni gelecek iddiamız bugün Türkiye toplumunun da siyasetin de temel gerçeği olmaya devam ediyor. HDP kurulduğu günden bu yana demokrasi ittifakı ve üçüncü yol siyaseti üzerinden var oldu. Demokrasi ittifakı çağrımız hem partimizin çok bileşenli yapısı dolayısıyla Emek ve Özgürlük İttifakı'na da evrilmiş, bu çabamız büyük karşılık görmüştür. Attığımız her adımda ülkenin demokratik geleceğine bir tuğla koyarak ilerledik. 3. yol çizgimiz bizi geleceğe daha iyi bir şekilde taşıdı, taşıyacak.
14 Mayıs seçimlerine en geniş demokrasi ittifakı ile girmek için her çabayı harcamaya devam ediyoruz.
"SEÇİMLERDEN EN GÜÇLÜ, EN ÇOĞULCU TEMSİLİYET İLE ÇIKMAK ZORUNDAYIZ"
Freni patlamış kamyon gibi yokuş aşağı giden bu iktidarın kendisiyle birlikte ülkeyi de uçuruma sürüklemesine izin vermeyeceğiz. Bu çöküşü durdurmak için bu düzeni de değiştirmemiz gerekiyor. En güçlü demokrasi birlikteliğini, mücadele ortaklığını yaratma konusunda çok yol aldık, daha da almamız gerekiyor.
Biz sorumluluklarımızın farkındayız ve değişimi, dönüşümü, yeni başlangıcı ancak kendi öz gücümüzle başarabileceğimizin farkındayız. Politikalarımızı da buna göre inşa ediyoruz. Ülkenin önünü açmak, Nevroz meşalesi ile yolumuzu aydınlatmak bizim görevimiz. İnşa bizim işimizdir. Bu seçimlerden en güçlü, en çoğulcu temsiliyet ile çıkmak zorundayız.
Sorunlarımızın çözümünü kişilere veya liderlere dayanan yönetim anlayışı ile değil, güven veren, hakları anayasal güvence altına alan, eşit yurttaşlık altına alan güçlü bir demokratik sistemin yaratılmasıyla mümkündür.
Önümüzdeki seçimler, baştan sona yeni bir düzenin ve sistemin kurulması için büyük bir imkan sunuyor bize. Yeninin kurulması konusunda, demokratik ilkeler etrafında; diyalog, iş birliği, görüşme her defasında ilan ettiğimiz yöntemdir. Aynı tutumumuz devam ediyor. Bu ülkenin temel ihtiyacı ortak geleceğin barış içinde kurulmasıdır.
Bu ilkeler etrafında birlikte hareket etmek, yeni gelecek hedefindeki herkesin ortak sorumluluğudur. Biz sorumluluğumuzun bilincindeyiz. Herkesin de her kesimin de aynı sorumlulukla davranmasını bekliyoruz. Yeni bir başlangıcın, özgür ve demokratik bir geleceğin, büyük barışın yolu HDP ile açılacaktır”