Meclis'te İmamoğlu tartışması: AK Partili Yılmaz Tunç Erdoğan benzetmesine kızdı
AK Parti Grup Başkanvekili Yılmaz Tunç, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında verilen kararın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hakkında verilen karardan farksız olduğunu iddia etti. Mecliste tartışmalara neden oldu.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkındaki mahkeme kararı toplumun her kesiminden tepkilere neden oldu.
AK Parti Grup Başkanvekili Yılmaz Tunç, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında verilen kararın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hakkında verilen karardan farksız olduğunu iddia etti:
“Türkiye Cumhuriyeti devleti bir hukuk devleti, bağımsız ve tarafsız yargıya müdahale kesinlikle söz konusu olamaz. Hele bu karar ve sayın cumhurbaşkanımızın 1998 yılında Siirt’te okuduğu şiirle, orada aldığı mahkûmiyetle benzerlik kurmak son derece yanlıştır.”
"YARATTIĞINIZ YOLSUZLUĞU, YASAKLARI DA SİZİNLE BİRLİKTE SANDIĞIN DERİNLİKLERİNE MAHKUM EDECEĞİZ"
İYİ Parti Milletvekili Erhan Usta, İmamoğlu’na verilen iki yıl yedi ay 15 gün hapis cezasına ve siyasi yasağa tepki gösterdi:
“Göreceksiniz ki korkunun ecele faydası olmayacak. Yarattığınız yoksulluğu, normalleştirdiğiniz yolsuzluğu ve keyfileştirdiğiniz yasakları da sizinle birlikte sandığın derinliklerine mahkûm edeceğiz.”
Ardından söz alan AK Partili Yılmaz Tunç, verilen kararın ‘kesin’ olmadığını, Türkiye’deki yargının bağımsız ve tarafsız olduğunu öne sürdü.
Tunç şöyle konuştu:
Öncelikle, şunu ifade edelim: İstanbul 7. Asliye Ceza Mahkemesinin kararı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın İmamoğlu’nun Yüksek Seçim Kurulu üyelerine yönelik “Seçimi iptal edenler ahmaktır” şeklindeki ifadeleri üzerine hakaret suçu gerekçesiyle verilen bir mahkûmiyet kararı. Bu, ilk derece mahkemesinin verdiği bir karar, kesin olmayan bir karar, istinaf süreci var, temyiz yolu açık olan bir karar.
Kesin olmayan bir karar üzerinden bir fırtına koparılmasının, buradan bir mağduriyet algısı oluşturmaya çalışmanın doğru olmadığı kanaatindeyim. Kararın iktidarın talimatıyla verildiği iddiası bir kere kabul edilemez, böyle bir durum kesinlikle söz konusu olamaz, bu bir karalama siyasetidir. Yargı kararları eleştirilebilir, bizim de eleştirdiğimiz kararlar var, ilk derece kararlarını da yüksek mahkeme kararlarını da yeri geliyor eleştiriyoruz. Türkiye Cumhuriyeti devleti bir hukuk devleti, bağımsız ve tarafsız yargıya müdahale kesinlikle söz konusu olamaz. Hele bu karar ve Sayın cumhurbaşkanımızın 1998 yılında Siirt’te okuduğu şiirle, orada aldığı mahkûmiyetle benzerlik kurmak son derece yanlıştır.