Almanya'nın iklim baş müzakerecisi: Körfez ülkeleri rekor bir hızla yeşil endüstriler kuruyor
Almanya'nın iklim koruma baş müzakerecisi Jennifer Morgan'a göre, Körfez ülkeleri rekor bir hızla yeşil endüstriler kuruyor ve bu da iklim kurtarma sürecini güçlendiriyor.
Almanya Dışişleri Bakanlığı'nın Uluslararası İklim Koruma Politikası Komiseri Morgan, Neue Osnabrücker Zeitung Gazetesi'ne yaptığı açıklamada, Kasım ayı sonunda BAE'de düzenlenecek COP28 Taraflar Konferansı öncesinde küresel ısınmayla mücadelenin doğru yolda olduğunu söyledi.
Morgan'ın açıklamaları, uzmanların siyasi çevrelerin eylemsizliğini ve dar görüşlülüğünü defalarca eleştirmesine rağmen geldi.
YEŞİL RÖNESANS
Morgan, "Körfez ülkeleri artık yeşil hidrojen üretimi de dahil olmak üzere rekor bir hızla yeşil endüstriler kuruyor, çünkü bunlar geleceğin gelir fırsatları" dedi.
Morgan, Avrupa'nın iklimin korunması konusunda artık yalnız olmadığını belirterek şunları söyledi: "ABD, 2050 yılına kadar iklim açısından nötr olmayı istiyor ve yeşil teknolojiler konusunda güçlü bir şekilde kendisini ön plana çıkarıyor."
Morgan, "Çin, bugün halihazırda elektrikli araçlar için en büyük pazardır, dünyanın güneş ve rüzgar üretim kapasitesinin üçte birine sahiptir ve yenilenebilir enerji kaynaklarını hızla genişletmektedir" dedi.
Morgan, Şili'nin yeşil hidrojen üretmeye başladığını, Kolombiya'nın artık kömür ihraç etme niyetinde olmadığını, Afrika'nın yanı sıra Brezilya ve Uruguay'da da yenilenebilir enerji kaynaklarının genişletilmesine yönelik önemli kararların bulunduğunu belirtti.
İŞLER DEĞİŞİYOR
Morgan, fosil enerji kullanımının kademeli olarak durdurulmasına yönelik ilerleme fırsatlarının arttığını, bu konuya önem veren ülke sayısının sürekli arttığını söyledi.
Morgan, kaynak zengini ihracatçı ülkelerin hâlâ kömür, petrol ve gazdan çok para kazandığının doğru olduğunu ancak mesajın artık herkese ulaştığını belirtti.
Dünyanın farklı bir yöne doğru ilerlediğini anlatan Morgan, şunları söyledi: "İklim krizi çok şiddetli ve ilk ülkeler için hayatta kalma mücadelesi başladı, dolayısıyla bir dönüm noktasına gelindi."
Morgan, iklimin korunması ve refahın birbirini dışlayan kavramlar olmadığını vurgulayarak birçok yerde petrol ve gaz üretimine devam eden milyarlarca dolarlık yatırımın, iklim krizinin neden olduğu devasa maliyetlerin piyasalar tarafından uzun süredir dikkate alınmamasından kaynaklandığını açıkladı.
