KONDA anketi: Yüzde 69 adalete güvenmiyor
İnsan Hakları Derneği'nin KONDA'ya yaptırdığı kamuoyu araştırmasına katılanların yüzde 69'u adalete güvenmediğini, yüzde 72'si ise insanların haksız yere tutuklandığını düşündüğünü söyledi.
Kamuoyu araştırma şirketi KONDA, İnsan Hakları Derneği'nin talebi üzerine Türkiye'nin 68 ili ve 383 ilçesinde "Hapishaneler ve Mahpuslar Algı Araştırması" yaptı. 18-20 Haziran tarihleri arasında 3 bin 285 kişiyle telefonla yapılan araştırmada çarpıcı sonuçlar çıktı.
KONDA'nın araştırmasına katılanların yüzde 57'si Türkiye'de insanların düşünceleri nedeniyle cezaevine atıldığını düşündüğü söyledi. Ankette katılımcılara Türkiye'de adalet sistemine güvenip güvenmedikleri de soruldu. Buna göre katılımcıların yüzde 69'u adalet sistemine güvenmediğini, yüzde 31'i ise güvendiğini ifade etti.
Daha önce bir yakını tutuklananların yüzde 76'sı adalet sistemine güvenmezken yakının başına böyle bir olay gelmeyenlerin yüzde 68'i adalet sistemine güvenmiyor.
Anket sonuçlarının değerlendirildiği raporda, muhafazakârlık ve inanç seviyesi arttıkça adalet sistemine duyulan güvenin arttığına da dikkat çekildi. Modernlerin sadece yüzde 14'ü adalet sistemine güven duyduğunu belirtirken bu oran geleneksel muhafazakârlarda yüzde 30, dindar muhafazakârlarda ise yüzde 53. Rapora göre, dinin tüm gereklerini yerine getirenlerin arasında adalet sistemine güvenenlerin oranı yüzde 55, ateistler arasında ise bu oran sadece yüzde 4.
© Deutsche Welle Türkçe'nin haberine göre Araştırmada, Türkler ve Kürtler arasında adalet sistemine güven konusunda fikir ayrılığı olduğu da ortaya çıktı. Buna göre Kürtlerin yüzde 85'i Türkiye'deki adalet sistemine güvenmediklerini söylerken Türklerin yüzde 64'ü adalet sistemine güvenmediğini belirtti.
Gözaltına alınanların yüzde 58'i Türk, yüzde 35'i Kürt
Öte yandan katılımcıların yüzde 1,8'i gözaltına alındığını, yüzde 1,2'si tutuklandığını, 1,2'si ise denetimli serbestliği olduğunu söylerken, yüzde 14'ü bir yakını veya tanıdığının gözaltına alındığını, yüzde 15'i bir yakınının tutuklandığını, yüzde 10'u ise bir yakınının denetimli serbestliği olduğunu kaydetti. Araştırmaya göre gözaltına alınanların yüzde 58'ini Türkler, yüzde 35'ini Kürtler, yüzde 7'sini Arap, Zaza ve diğer etnik kökenler oluşturdu.
Tutuklananların yüzde 47'sini Türklerin, 39'unu Kürtlerin oluşturduğu belirtilen raporda, "Kürtlerin, Türkiye nüfusunun yüzde 17'sini oluşturduğunu göz önüne aldığımızda daha önce gözaltına alınanların yüzde 35'ini, tutukluların ise yüzde 39'unu Kürtlerin oluşturması yüksek bir oran olarak dikkat çekiyor" ifadeleri kullanıldı.
En çok kadınlar haksızlığa uğruyor
Araştırmada, cezaevlerinde çıplak arama ve işkence olup olmadığına dair toplumun çok fazla bilgisinin olmadığı ve bu nedenle insanların fikir beyan etmekte çekindiği ifade edildi. Araştırma sonuçlarında toplum genelinde en fazla haksızlığa uğradığı düşünülen grupların sırasıyla kadınlar, gazeteciler, siyasi muhalifler, Kürtler ve Aleviler olduğu da ortaya çıktı.
Katılımcıların yüzde 42'sinin Türkiye'de en çok haksızlığa uğrayan grup olarak "kadınları" işaret etttiği kaydedilen raporda, "Kadınların ardından yüzde 35 ile gazeteciler, yüzde 33 ile siyasi muhalifler geliyor. Görüştüğümüz kişilerin en az haksızlığa uğradıklarını düşündükleri gruplar yüzde 9 oranıyla Sünniler. Toplum genelinde yüzde 28’lik oranla haksızlığa uğradığı en çok düşünülen dördüncü küme olan Kürtlerin haksızlığa uğrayıp uğramadığı konusundaki görüşleri etnik kökenlere göre incelediğimizde, Türklerin ve Kürtlerin bu konuda tamamen farklı görüşlere sahip olduğunu görüyoruz. Kürtlerin yüzde 68'i Kürtlere haksızlık yapıldığını düşünürken, Türklerin sadece yüzde 18'i bu fikre sahip" denildi.