Kazdağlı: Erdoğan’ın ziyareti Türkiye ve Mısır için dönüm noktası / Al Ain Türkçe Özel
Bugün tarihi bir ziyaret gerçekleşiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan Mısır’da... 11 yıl önce gerilen Türkiye Mısır ilişkileri, bugünkü ziyaretle yeni bir döneme giriyor. Erdoğan’ın kritik ziyaretini Gazeteci Yazar Celal Kazdağlı ile konuştuk.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bugün Mısır’ı ziyaret ediyor. Erdoğan’ın ziyareti oldukça önemli, zira iki ülke arasındaki normalleşme, bu ziyaretle zirve noktasına ulaşmış olacak. Gazeteci Yazar Celal Kazdağlı, Türkiye-Mısır ilişkilerinde gelinen son durumla ilgili Al Ain Türkçe’nin sorularını cevapladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ilişkilerin bozulmasından 11 yıl sonra Mısır’a tarihi bir ziyarette bulunuyor, bu ziyaret nasıl okunabilir? İki ülke arasında yeni bir sayfa açılıyor diyebilir miyiz?
Erdoğan’ın bu ziyareti beklenen bir ziyaretti. İki ülke 2021’den bu yana normalleşme süreci yaşıyordu. Daha önce Abdelfettah es-Sisi Türkiye’ye gelecekti ancak Rusya-Afrika Zirvesi nedeniyle bu ziyaret ertelenmişti. Şimdi Erdoğan Kahire’de. İki ülke açısından da bu ziyaret dönüm noktası olacak gibi görünüyor. Bölgede iki nüfuzlu ülkenin birlikte hareket etmesi pek çok şeyi değiştirebilir.
Esasen bu iki ülkenin yan yana gelmesini istemeyen güçler yeni sorunlar çıkması için çaba da harcayabilir. Ama şunu görüyoruz ki Türkiye’nin Libya’da attığı son adımlarla, özellikle Hakan Fidan’ın gerçekleştirdiği ziyaretle Türkiye Mısır’la yakınlaşmış görünüyor. Dolayısıyla karşıt kutupları destekleyen iki ülke, Libya konusunda yeni işbirliklerinin adımını da atmış bulunuyor.
Libya konusunda yakınlaşma iki ülkenin Doğu Akdeniz politikasının da yakınlaşması anlamına gelir. Bu Türkiye’nin Mavi Vatan sloganından uzaklaşması anlamına gelse de Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki yalnızlığını sona erdirecek bir adım olacaktır. Türkiye ile Mısır’ın arası açıkken, yani Türkiye ‘değerli yalnızlık’ politikası izlerken, Doğu Akdeniz’deki enerji kaynakları üzerinde bir tartışma yaşanmış, Türkiye o tartışmada yalnız kalmıştı. Karşısında Mısır, Yunanistan, İsrail ve Rum yönetimi bir blok oluşturmuştu. Türkiye bir yandan Yunanistan’la yakın ilişki sürdürürken şimdi de Mısır’la normalleşme yoluna girerek Doğu Akdeniz’deki bu yalnızlığını sona erdiriyor.
Erdoğan-Sisi görüşmesinde öne çıkacak en önemli başlıklar neler?
Erdoğan-Sisi görüşmesinde kamuoyuna yansıyacak birinci başlık Gazze konusu olacaktır. Türkiye Mısır’la birlikte Gazze’ye yardım konusunda işbirliğini geliştirmek istiyor. Refah sınır bölgesine tam teşekküllü bir hastane kurmayı hedefliyor. Bu görüşmelerden sonra bunu yapabileceğini düşünmek mümkün.
Kamuoyuna yansımasa da arka planda görüşülecek asıl konu, olası Filistin devletine iki ülkenin garantör olmasıdır. Batının da kabul ettiği, Netanyahu’ya dikte etmeye çalıştığı iki devletli formülde Filistin’in tek başına bir devlet olarak varlığını sürdürebilmesi mümkün değil. Hem kurumların işleyişi hem güvenlik açısından garantör devletlere ihtiyacı var. Türkiye ve Mısır BM’yi de yanına alarak böyle bir garantörlüğü üstlenebileceğini bir süredir gündeme getiriyordu. Kahire’deki zirvede de bu konu yer alacaktır.
Türkiye ve Mısır arasındaki İhvan örgütü ve Libya gibi sorunlar tamamen çözüldü diyebilir miyiz? Çözülemeyen sorunlar için bundan sonra nasıl bir yol haritası ortaya çıkabilir?
Esas itibariyle iki ülke aralarındaki sorunları büyütmek değil küçültmeyi hedefliyor. Bir kalemde sorunların tümüyle sona ermesi mümkün değil. Ama bu konuda iki ülke de gerekli adımları atıyor. Ankara, Türkiye’de bulunan İhvan’ın ve onlara yakın medyanın çalışmalarını sona erdirdi. Bu Mısır için önemli bir konuydu.
İkinci önemli konu Libya meselesiydi. Çünkü Mısır Libya ile komşu. Türkiye burada Hakan Fidan ile gerekli adımı attı ve Mısır’a yakın, Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed El Menfi ile bir araya geldi. Bingazi’de Türk konsolosluğunun açılacağını da duyurdu. Bu Türkiye’nin Mısır’a “Libya konusunda ben sorun çıkarmayacağım” mesajıydı.
Ben Türkiye’nin Mısır için sorun çıkaracak yeni konulara müsade edeceğini düşünmüyorum.
Ziyaret, Orta Doğu’daki bölgesel dinamikleri nasıl etkileyebilir? Mısır ve Türkiye, bölgesel güvenlik meselelerinde nasıl bir iş birliği yapabilir?
Bu işbirliği bölgeyi rahatlatmıştır. Suudi Arabistan ve Körfez ülkeleri de Türkiye ile Mısır’ın yakınlaşmasından memnun. Netanyahu karşısında giderek sertleşen ABD ve Batı da bölge ülkelerinin İsrail’e karşı birlikte hareketinden şu aşamada memnun görünüyorlar. Çünkü Orta Doğu’ya bir istikrar gelecekse, bu başta Mısır ve Türkiye ile bölge ülkelerinin birlikte hareket etmesiyle gelecektir. Netanyahu’yu durduracak asıl adım da Mısır’la Türkiye’nin kuvvetli bir şekilde yan yana duruşu olacaktır.
Bölgenin iki nüfuzlu ülkesinin birlikte hareketi, Körfez ülkelerinin de desteğini almış görünüyor. Bu sürdürülebilirse Netanyahu’nun direnci uzun sürmeyecek demektir.