Kasım indirimi tuzağına düşmeyin! İşte uzmanlardan hayati uyarılar
Kasım ayı indirim kampanyalarıyla internet alışverişi artarken, sahte yorumlar, fake hesaplar ve yalancı indirimlere karşı Ticaret Bakanlığı’nın kılavuzu ve Reklam Kurulu’nun yaptırımlarıyla tüketicilerin haklarını araması isteniyor.
Kasım ayı indirim kampanyaları ile birlikte internetten alışverişte ciddi bir hareketlilik yaşanırken, özellikle sahte yorumlar ve sahte hesaplar üzerinden yürütülen aldatıcı uygulamalar konusunda uzmanlardan art arda uyarılar geliyor. Uzmanlar, Kasım indirimleri döneminde tüketicilerin gördükleri her yoruma inanmadan, özellikle “fake hesap” denilen profiller üzerinden yapılan yanıltıcı değerlendirmeler karşısında dikkatli olmaları gerektiğini vurguluyor. İnternette “Ben aldım, kullandım, harika ürün” şeklinde paylaşılan pek çok olumlu ifadenin, gerçekte ürünü hiç kullanmamış sahte kullanıcılar tarafından yazılabildiğine dikkat çekiliyor. Bu tür şüpheli durumlarda ekran görüntüsü veya video alınarak Ticaret Bakanlığı bünyesindeki Reklam Kurulu’na bildirilmesi isteniyor.
Sahte Hesaplardan Gelen “Harika Ürün” Yorumları Tüketiciyi Aldatıyor
Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı ve İstanbul Çevre Konseyi Yönetim Kurulu Üyesi Aydın Ağaoğlu, özellikle internet ortamındaki kullanıcı yorumları üzerinden yürütülen aldatma yöntemlerinin yaygınlaştığının altını çiziyor. Ağaoğlu, “Tüketicileri en çok yanıltan, özellikle internet ortamında yapılan yorumlarda sahte, ‘fake hesap’ denilen hesaplardan tüketici algısını yanıltmaya ve tüketiciyi kandırmaya yönelik yorumlar” diyerek, bu yöntemle oluşturulan yapay memnuniyet algısının alışveriş kararlarını doğrudan etkilediğini söylüyor. “Ben aldım, kullandım, harika ürün” şeklindeki ifadeleri örnek gösteren Ağaoğlu, bu tür yorumları yazanların çoğu zaman gerçek müşteri olmadığını, sadece başka tüketicileri aldatma amacı taşıyan sahte profiller olabileceğini belirtiyor.
Tanınmış ve bilinen internet satış portallarında dahi zaman zaman sahte ürün gönderilebildiğini, yalancı indirim yapıldığını hatırlatan Ağaoğlu, “Tüketici gözünü açsın, tüketiciyi koruyan kanunlar var” diyerek uyarıyor.
Artan internet alışverişi ve sahte yorum şikâyetleri üzerine Ticaret Bakanlığı, 2023 yılında “Tüketici Değerlendirmeleri Hakkında Kılavuz” yayımladı. Bu kılavuzla birlikte, sahte yorumlar üzerinden tüketiciyi yanıltan satıcılara ve bu yorumlara sistemli biçimde yer veren platformlara ağır yaptırımlar getirildi. Aydın Ağaoğlu, hem yanıltıcı yorumlara yer veren ve bunları yayınlayan kuruluşların hem de bu yorumları kullanarak tüketiciyi aldatmaya çalışan satıcıların Reklam Kurulu kararlarıyla ciddi cezalarla karşı karşıya kalabildiğini hatırlatıyor.

Ağaoğlu, Ticaret Bakanlığı Reklam Kurulu’nun zaman zaman bu konuda kestiği para cezalarına ilişkin açıklamalar yaptığını anımsatarak, tüketicilerin şüphelendikleri durumlarda pasif kalmamalarını istiyor. Özellikle Kasım ayı indirimleri, “indirim var” algısıyla birlikte replika ürün, sahte ürün ve çeşitli dolandırıcılık yöntemlerinin daha görünür hale geldiği bir dönem olarak öne çıkıyor. Bu süreçte en masum görünen aldatma yönteminin bile çoğu zaman “yalancı indirim” olduğu ifade ediliyor.
Aydın Ağaoğlu, indirim kampanyaları sırasında en sık başvurulan yöntemlerden birinin, ürünün fiyatını önce yükseltip sonra indirilmiş gibi göstermek olduğuna dikkat çekiyor. Ağaoğlu, Ticaret Bakanlığı düzenlemelerine göre bir ürünün indirimli fiyatının, son 10 gün içindeki en düşük satış fiyatı esas alınarak belirlenmesi gerektiğini hatırlatıyor. Buna göre, bir ürün son 10 gün içerisinde farklı fiyatlarla satılmışsa, indirim en düşük fiyat üzerinden yapılmak zorunda.
Ağaoğlu, bunun somut bir örnekle açıklıyor. Bir ürünün 10 günlük süreçte 500 liradan satıldığını, aynı dönemde kısa süreliğine 1000 liraya çıkarıldığını varsayalım. Satıcı, bu durumda 1000 lirayı çizip fiyatı yeniden 500 liraya indirdiğinde bunu “büyük indirim” gibi gösteremez. Gerçek indirim, 500 liranın altına inildiği noktada söz konusu olabilir. Aksi durumda bu uygulama yanıltıcı sayılıyor ve tüketici, 500 lira üzerinden yüzde 50 indirim talep etmeye hak kazanabiliyor. Ticaret Bakanlığı da bu tür aldatıcı ilanları hem yasaklayabiliyor hem de yaptırım uygulayabiliyor.
Tüketiciler Ekran Görüntüsü Alıp Reklam Kurulu’na Göndermeli
Ağaoğlu, sahte yorumlar ve yalancı indirim içeren ilanlarla karşılaşan tüketicilerin, bu durumu belgelendirerek harekete geçmesi gerektiğini vurguluyor. Şüpheli yorumlar, aşırı övgü içeren veya gerçeklikten uzak görülen değerlendirmeler mutlaka ekran görüntüsü ya da video ile kaydedilmeli. Tüketiciler, bu görselleri Ticaret Bakanlığı Reklam Kurulu’na ileterek inceleme talep edebiliyor.
Ağaoğlu, Reklam Kurulu’nun Türkiye genelinde 81 ilde örgütlü yapısı bulunduğunu hatırlatarak, iletilen şikâyetlerin ilgili birime yönlendirildiğini, gerekli incelemeler sonucunda hem yaptırım uygulanabildiğini hem de aldatıcı yorumların platformlardan kaldırılabildiğini belirtiyor. Ayrıca, bir internet portalının eleştirel yorumları kaldırmasının da yasak olduğunun altını çiziyor. Satıcı veya platformun olumsuz, tenkit edici yorumları sistematik biçimde gizlemesi ya da silmesi de yaptırım gerektiren bir uygulama olarak değerlendiriliyor. Bu durumda da tüketicilerin yine Reklam Kurulu’na başvurması isteniyor.
Alo 175 Tüketici İhbar Hattı 7/24 Açık
Ağaoğlu, “Alo 175 Tüketici İhbar Hattı 7 gün 24 saat hizmet veriyor” diyerek, tüketicilerin şikâyetlerini telefonla da iletebileceğini hatırlatıyor. Ayrıca, internet arama motorlarına “Reklam Kurulu Şikayet” yazıldığında karşılarına çıkan resmi internet sitesi üzerinden de başvuru yapılabildiğini, şikâyet ile birlikte hem görsel hem de varsa video yüklenebildiğini aktarıyor. Böylece sahte yorumlar, aldatıcı ticari ilanlar ve yalancı indirimler dijital ortamda kayıt altına alınarak resmi kanallara taşınabiliyor.
Ağaoğlu, bu tarz örneklerin yalnızca sosyal medyada kalmaması gerektiğini, söz konusu videonun da Reklam Kurulu’na gönderilebileceğini belirtiyor. Ona göre, bu tür görüntüler incelendiğinde, tüketiciyi aldatmaya yönelik açık bir uygulama olduğu tespit edilirse, ilgili firmaya ceza verilmesi kaçınılmaz hale geliyor.
Tüketici Hakem Heyeti ve Manevi Tazminat İmkânı
Sahte yorum, aldatıcı ilan veya beklentiyi karşılamayan ürünler nedeniyle zarara uğrayan tüketicilerin, yalnızca şikâyetle yetinmeyip hukuki haklarını da kullanmaları isteniyor. Aydın Ağaoğlu, bu şekilde aldatılan bir tüketicinin, uğradığı zarar 149 bin liranın altındaysa Tüketici Hakem Heyetleri’ne başvurabileceğini hatırlatıyor. Başvuru sürecinin de tamamen internet üzerinden, E-Devlet şifresiyle yapılabildiğini vurguluyor.
Ağaoğlu, tüketicilerin sadece maddi zararı değil, manevi tazminat talebini de gündeme getirebileceğini ifade ediyor. Örneğin bir tüketicinin internetten sipariş ettiği pide için 360 lira ödediğini ve dolandırıldığını düşünmesi halinde, sadece ödediği tutarın iadesini değil, bunun yanında makul bir miktarda manevi tazminat da talep edebileceğini söylüyor. “Ben olsam 3 bin 600 lira da manevi tazminat isterdim; ‘Beni aç bıraktın, uğraştırdın, kandırmaya teşebbüs ettin’ derdim” diyen Ağaoğlu, Yargıtay’ın son kararı doğrultusunda Tüketici Hakem Heyetlerinin de kendi parasal sınırları içinde kalmak kaydıyla manevi tazminata hükmedebildiğini hatırlatıyor.
Sahte Yorumlara ve Aldatıcı İlanlara Milyonlara Varan Cezalar
Ağaoğlu, haksız ticari uygulamalar ve aldatıcı ticari ilanlar için öngörülen idari yaptırımların da oldukça yüksek olduğuna dikkat çekiyor. Tüketiciyi sahte yorumlarla, fake hesaplarla veya yanlış fiyatlandırmalarla aldatanlar için 86 bin liradan 860 bin liraya kadar uzanan para cezalarının söz konusu olabildiğini belirtiyor.
Aldatıcı ticari ilanların daha geniş kitlelere ulaştığı durumlarda ise milyonlara varan cezalar gündeme gelebiliyor. Ağaoğlu’nun vurguladığı ortak nokta ise net. Kasım ayı indirim kampanyaları, sahte yorumlar, sahte hesaplar ve yalancı indirimlerle birleştiğinde tüketicinin her zamankinden daha dikkatli olmasını gerektiriyor. Ticaret Bakanlığı, Reklam Kurulu, Alo 175 hattı ve Tüketici Hakem Heyetleri de bu süreçte tüketicinin yasal güvencesi olarak öne çıkıyor.
