Al Ain Türkçe Özel: İsrail’de yeni ve riskli dönem
Son 4 yıllık süreçte seçim ve kurulamayan hükümet döngüsüne giren İsrail’de, son 4 sene içerisindeki 5. seçimini yaptı.
Son yıllarda süreklileşen hükümet krizi ile gündemden düşmeyen İsrail’de yeniden genel seçime gidildi. Seçim sonuçlarını yıllarca İsrail'de diplomatik görevlerde bulunan Emir Aşnas’la konuştuk.
Aşnas, İsrail toplumunun atomize olan politik yapısının siyasi istikrarsızlıkta büyük bir yeri olduğunu ifade ederek, “Öncelikle son 3,5 yıl içinde beşinci kez yapılmak zorunda kalınan (2019 Nisan, 2019 Eylül, 2020, 2021 ve 2022) seçimler, İsrail toplumunun iki temel özelliğinin devam ettiğini gösteriyor. Bölünmüşlük ve giderek sağa kayma. Ki, bu sonuçlara göre hükümet yine ancak çok sayıda partinin yer alacağı bir koalisyonla kurulabilecek.”
“NETANYAHU, BATI’YI RAHATSIZ EDEBİLİR”
Aşnas, seçim sonuçlarının mevcut hükümetin başarısız bulunduğunu, ülkenin olası bir hükümet kurulması halinde yeniden Netanyahu liderliğine devrolacağını gösterdiğini de ifade etti.
Netanyahu’nun hükümet kurması halinde yaşanabilecekleri de değerlendiren Aşnas, “ABD yönetimi her hâlukârda İsrail’i destekleyecektir. Ancak Biden yönetimi ağırlığını ve desteğini Lapid Blokuna vermişti. Dolayısıyla seçim sonuçlarının -her ne kadar esasen ABD’de de seçimler varsa da- Biden yönetimini rahatsız edeceği açık.” ifadelerini kullandı.
Aşnas, ABD ve Batılı müttefiklerinin Netanyahu hükümetinin uzun ömürlü olmasını istememe ihtimalinin de olduğunu ve bunun için çaba sarf edebileceklerini de belirtti.
“BATI’NIN FİLİSTİN PLANI SEKTEYE UĞRAYABİLİR”
Aşnas, sonuçların ABD’de Demokratların Filistin’i yatıştırmaya çalıştığı bir döneme denk geldiğini de anımsatarak, bu başlıkta olumsuz bir etki yapacağını da belirtti.
Netanyahu’nın Filistin’e yönelik taviz vermekten uzak ve sert politikalarının bölgede daha kanlı bir süreç yaratabileceğinin altını çizen Aşnas, “ABD ve Batının Filistin meselesini görünüşte bir şeyler vererek kapatma/tasfiye etme yönündeki girişimleri açısından da Netanyahu hükümeti uygun bir seçenek” olmadığını da ifade etti.
“ÜRDÜN’LE GERİLİM DOĞABİLİR”
Netanyahu’nun “Filistinlilere Batı Şeria’da taviz vermeyen” politikalarına, Filistinliler için alternatif ülke bulma politikalarının da eşlik edeceğini söyleyen Aşnas, bunun için de Ürdün’ün adres olduğunu ve bunun da Ürdün için sorunlu bir dönem yaratacağını ifade etti.
Filistin’de gerilimin yükselmesinin Arap ülkelerinin iç politikalarına da etkisi olacağını söyleyen Aşnas, hükümetler ile halklar arasında ciddi sorunların oluşabileceğine işaret etti.
TÜRKİYE İLE İLİŞKİLERİN GELECEĞİ
Netanyahu iktidarının Türkiye yönetimi için de olumsuz bir gelişme olacağını ifade eden Aşnas, “Netanyahu ile birlikte Filistin’deki çatışma ivmesi artarsa bu da ister istemez (her ne kadar zor durumda da olsa, İsrail ile ilişkileri geliştirmeye mecbur da olsa) Türkiye’nin İsrail ilişkilerini olumsuz yönde etkileyecektir. En azından İsrail ile ilişkiler mümkün olduğunca gizli ve yarı-gizli olarak yürütülmeye çalışılacaktır.” ifadeleri ile yorumladı.
“KAPANAN LÜBNAN BAŞLIĞI AÇILABİLİR”
Netanyahu’nun daha önce yaptığı, Lübnan ile deniz yetki anlaşmasının aleyhlerine olduğu yönündeki açıklamasının, Tel Aviv için kısmen rahatlama yaratan Lübnan başlığını yeniden ısıtabileceği anlamına da geldiğini belirten Aşnas, bunun bir savaşa kadar uzanacağını ise düşünmediğini ifade etti.