İmamoğlu: Atmadıkları takla kalmadı
İBB Başkanı ve cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu Güngören’de yaptığı konuşmada, AK Parti mitinglerinde yayınlanan montajlı videoları hedef aldı: “Atmadıkları takla kalmadı" dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı ve Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu yeniden düzenlenen Zeytinburnu Zübeyde Hanım Caddesi'nde inceleme gezisi yaptıktan sonra esnaf ziyaretinde bulundu.
Ardından Güngören'e geçen İmamoğlu, İBB tarafından yenilenen Orgeneral Abdurrahman Nafiz Gürman Parkı'nda da vatandaşların yoğun ilgisi altında incelemelerde bulundu. İmamoğlu, park içindeki tesislerde spor yapan gençlerle de basketbol oynadı. Buradan Güngören Haznedar Mahallesi'nde kurulan semt pazarına geçen İmamoğlu, esnaf ve vatandaşlarla sohbet etti.
Güngören'de de halkla buluşan İmamoğlu, “Güngören’in bendeki yeri bambaşka. Her ziyaretinde 19-20 yaşlarıma dönüyorum. Burada benim iş yerim vardı. Eski Londra asfaltı üzerinde hem iş yerimiz vardı hem de İstanbul’un ilk Akçaabat köftecilerinden birini açmıştım. Benim İstanbul’daki ticaret yaşamım burada başladı” dedi.
İmamoğlu, “Sevgili gönüldaşlarımız, vatandaşlarımız; bizim ahlakımız bize şunu söylüyor. Bize oy versin, vermesin. Herkes bizim canım vatandaşımız onu bilin. Ve hiç kimseye karşı kötü söz, kötü davranış yapmayacağız. O, bizim bakışımız asla değil. Ben insanlarımızın oyuna bakmam. Neye bakarım biliyor musunuz? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olup olmadığına bakarım. 86 milyon insanımız benim yurttaşımdır, benim canımdır, ciğerimdir, kardeşimdir, evladımdır, arkadaşımdır. Herkese öyle bakacağız” diye konuştu.
“YA KARANLIĞIN GİRDABINA GİRECEĞİZ YA AYDINLIĞA ÇIKACAĞIZ”
“Tarihi bir dönemeçteyiz” diyen İmamoğlu şöyle devam etti:
“Ya karanlığın girdabına gireceğiz ya da hep birlikte aydınlığa çıkacağız. Birlikte aydınlığa çıkacağımıza hiç şüphem yok. Ben bu milletin aklına, sezgisine, öngörüsüne güveniyorum. Sizler bu öngörünüzle bize güvenerek 4 yıl önce dediniz ki; ‘bu şehrin büyükşehir belediye başkanı sen olacaksın.' Yetkiyi bize verdiniz. Biz de 4 yıldır sizlere hizmet etmek için var gücümüzle çalışıyoruz. Biz bu yola iktidarın asıl sahibinin millet olduğunu bilerek çıktık. Koltuk, emanet. Bugün var, yarın yok. Koltuğun sahibi millet. Milletin dediği olur. Milletin oyuyla gelirsiniz, milletin oyuyla gidersiniz. Bu ahlakla yolumuza devam ediyoruz.”
“DURDURDUKLARI ŞANTİYELERİ AÇTIK”
İBB'nin Güngören'deki alt yapı ve üst yapı hizmetlerini sıralayan İmamoğlu “Biz vatandaşa hizmet için koşuyoruz. Durmayacağız, yorulmayacağız. Daha fazlasını yapacağız. Güngören'in ulaşımı için de önemli hizmetler için çaba gösterdik. İstanbul’un çok fazla projeye ihtiyacı var. 10 tane metro hattının yapımını hızla tamamlıyoruz. Açtıklarımız var, bu yıl açacaklarımız var. Bütün iktidar yapısı kendilerindeyken durdurdukları şantiyeleri bu kardeşiniz ekibiyle beraber vatandaşa hizmet ederek tam yol ileriye devam etti” dedi.
MONTAJLI VİDEO TEPKİSİ: ATMADIKLARI TAKLA KALMADI
İmamoğlu, İBB'nin 0-4 yaş arası çocuk sahibi annelere verdikleri ücretsiz ulaşım kartı, kreş ve yurtları anlattı. İmamoğlu şunları söyledi:
*Kavgayı, gürültüyü bırakarak artık iş yapan bir dönem başlatmamız lazım. Yalana dolana geçit vermeden geleceğe bakmak istiyoruz. Yalan çok kötü bir şeydir değil mi?
*Benim annemden duyduğum ilk söz, ‘oğlum yalan konuşmayacaksın.' Öyle değil mi? Bir annenin en önemli tavsiyesidir; yalan konuşmayacaksın. Yalanın ne menem bir şey olduğunu hepimiz biliriz.
*Doğruluğu kendine tek yol benimsemiş vatandaşlarımız bilir bunu. Yalanla, dolanla seçimin kazanılmayacağını da bilir. İftira… Açın Kur’an-ı Kerim’i, iftirayla ilgili onlarca ayet görürsünüz. Yaradan, ‘birisi hakkında iftirada bulunma' der. Büyük günahtır. İftirayla, kötü sözle de iktidar olunmaz.
*Ucuz numaralardan medet umanlara devlet yönetimi emanet edilmez kardeşim. Video montajlaması yapıyor, vatandaşı kandırmaya çalışıyor. Hiçbirimizden de utanmıyorlar. Sonra kalkıp çıkıp diyorlar ki; ‘ama montaj ama şu ama bu…' Sonra da bu milletin vatansever evlatlarına, insanlarına terörist demeye kalkışıyorlar. Cumhurbaşkanı adayımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na terörist muamelesi yapan videolar hazırlıyorlar. Bunları yayınlıyorlar. Atmadıkları takla kalmadı. Her şeyi yapıyorlar.
*Bakın buradan bir kez daha söyleyeyim. Canları sıkılsın, önemli değil. Net; biz terörle iş birliği yapmadık, yapmıyoruz ve yapmayacağız. Ne demek vatan haini? Ne demek terörle iş birliği? Bunlar en büyük suç. En ufak şüphen varsa Ekrem İmamoğlu burada. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu burada. Savcılarını harekete geçir. Şikayetini yap. Ya ayıptır ayıp. Yetki sende, hükümet sen. Ayıptır. Bunlar, siyasi malzeme yapılacak şey değil.
“BUNU YAPMAZSAK BİZİ BÜYÜK FELAKET BEKLİYOR”
*Bu ne demek biliyor musunuz? Seçimi kazanmak için her yol mubah. Çamur at, yalan söyle, iftira at. Bu ülkede huzur istiyorsak, çocuklarımızın hayatlarının siyasi kavgalar içinde heba olmasını istemiyorsak bu iftirayı atanlara, siyaseti düşmanlaştırıcı bir tarza sokanlara mutlaka hayır demek zorundayız. 28 Mayıs’ta doğru karar verip bunları ev ile yollamak zorundayız. Bu bir köşeye sıkışmışlıktır. Bunu yapmazsak bizi büyük bir felaket bekliyor.
“EVLATLARIM SANA OY VERİYOR, BEN AK PARTİ'YE”
İmamoğlu halk buluşması öncesinde Güngören'de ziyaret ettiği pazarda yaşadıklarına dikkat çekerek şunları anlattı:
*Bizi provoke etmeye çalışan birkaç insan oldu yüzlerini de tanıyorum, sorun yok. Ama iki hanımefendiyle karşılaştım. İkisi de AK Parti’ye oy verdiğini söyledi, verebilir. Çok saygı duydum. Niye? Bir tanesi dedi ki; ‘benim evlatlarım sana oy veriyor. Ama ben AK Parti’ye oy veriyorum.' Dedim ‘Olabilir abla ne güzel. Allah razı olsun.' Abla ‘Şu düşmanlaştırıcı sahayı yok edin, bu iyi bir şey değil' dedi. Böyle münazara ettik.
*Dedim ki; ‘Eğer dileğin, isteğin, milletin birbirine düşmemesi ise senden tek isteğim var; biz birisi hakkında bir iftirada bulunuyorsak, yalan konuşuyorsak, bizi bir teraziye koy, bir tart, ölç. Bunu yapıyorsak, bizi suçla. Ama bir başkası, hakaret ediyorsa, bana terörist diyorsa, bana uydurma mahkemelerden ceza veriyorsa, haksızlık, hukuksuzluk, adaletsizlik yapıyorsa ki yapıyor; onu da başka bir vicdan terazine koy. Bizi öyle ölç biz. Ondan sonra ben suçluysam bana suçumu kes, ama o suçluysa ona da cezasını kes ablacığım.'
*Bir başka husus; bir hanımefendi yine oy verdiği partinin ismiyle slogan attı. Yine belli ki beni destekleyen bir hanımefendi de ona bir sert bir cevap verdi. Sert bir cevap ama hiç hoş değil. Bakın vatandaşı suçlamayacağız. Başka bir partiye oy veren vatandaş benim vatandaşım verebilir. Ama onu suçlamayacağız. Hiçbir vatandaşımızı kötülemeyeceğiz. Bizim derdimiz vatandaşımızla değil.
*Bakın ben hiçbir vatandaşıma kötü söz söylemem. Provokatör değilse, öyle güdümlü birisi değilse hiçbir kişiye kötü söz söylemem. Ona aynen ahlaklı, edepli, usullü lisanla konuşup cevaplarını vereceğiz. Ya da savunmamızı yapacağız. Onun için bizim derdimiz bir avuç insanla ve o bir avuç insanı yöneten insanla başka bir derdimiz yok. Sakın vatandaşlarımız arasında siyasi münazarayla beni seviyorsanız, kimsenin kalbini kırmayın. Bak bu kardeşiniz ne yapıyor dakikalarca dinliyor. Sabır göstermek zorundayız. Kötü dili, şu söylediğim iftiraları, kötülüğü yenmek kolay değil sabır ister. Tabi ki haksızlığa karşı asla susmayacağız. Susan dilsiz şeytandır. O ayrı. Ama kötülüğü yenmek kolay değildir.
“BU BİRLEŞME KARDEŞLİĞİMİZİN TEMİNATIDIR”
*Kötülüğü yenecek olan nedir biliyor musunuz? İyilik, güzel kalp… Onun için biz her şey çok güzel olacak diyoruz. Onun için bizim işaretimiz kalplerimiz. Bu şekilde biz bu iktidarı yollayacağız. Bu şekilde milletin iktidarını hep birlikte kuracağız. Millet İttifakı’nın yapısı buna uygun.
*Bakın bizim ittifakımızda bütün siyasi akımlar var. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun etrafında birleşmiş durumdayız. Bu birleşme bizim toplumumuzun huzurunun güvencesidir, kardeşliğimizin teminatıdır. O bakımdan şimdi bu büyük uzlaşma, bu büyük kardeşlik projesine hep birlikte onay vereceğiz.
“BANKACILIK SİSTEMİNİ FELÇ EDECEK GÜNLERE DOĞRU GİDERİZ”
İmamoğlu tersi olursa yaşanacakları da şöyle özetledi:
*Memleketi çok gergin, çok tehlikeli bir siyasi kutuplaşmanın kucağına atar. Ekonomiyi ve bankacılık sistemini felç edecek günlere doğru gideriz. İşsizliği, yoksulluğu, dayanılmaz hale getirecek bir sıkıntılı dönemin çöküşün önünü açarız. O yüzden bu olası tehlikelere karşı 28 Mayıs’ta 13'üncü Cumhurbaşkanımız olacak olan Kemal Kılıçdaroğlu’na hep birlikte oy vereceğiz.”
“CAMİLERİ SİYASETE ALET ETMEYİN, HADDİNİZİ BİLİN”
İmamoğlu, camilerde yaşanan tartışmalara da değinerek imamlara şu çağrıyı yaptı:
*Bunlar bilumum iftiralar attılar. Dini siyasetin içine kadar soktular. Bizim camilerimiz, her kulun eşitlendiği, Yaradan’a sığındığı, Yaradan’a dua ettiği yerdir. Orası üstünlük kurma yeri değildir. Orası siyasi münazaraların yeri değildir.
*Buradan sesleniyorum şu kalan günlerde; benim camimin, o mihrabının, vaiz koltuğunun üzerinde oturan imamlara sesleniyorum. Benim inancımın hocaları olun, benim inancımın imamları olun, benim inancımın ayetlerini okuyun, surelerini okuyun, onları anlatın. Orası Peygamberimiz Hazreti Muhammed’in koltuğudur ona layık olun. Camileri siyasete alet etmeyin haddinizi bilin.
*Bunlar benim ağırıma giden şeyler. Milletin canını vereceği bu bayrak, bu vatan ve bu milletin geleceği için kendini ve her şeyini feda edecek insanlarımızın sakın milli duygularını ölçmeye kalkmayın.
*Bu milletin, her ailesinde gazi vardır, şehit vardır; Çanakkale’den bugüne her ailede vardır. Milletimize saygı duymayan, milletimizi terörist ilan eden, oy verenleri iyi, oy vermeyenleri terörist ilan eden o dili kınıyorum.
*Bu millet sizin o dilinize gereken cezayı 28 Mayıs'ta kesecek. Bu kardeşiniz adaletli bir ülke istiyor. Bu kardeşiniz ayrımcılık istemiyor. Bu kardeşiniz memleketimin her insanının huzurlu olmasını istiyor. Bu kardeşiniz her evladımızın iyi eğitim almasını istiyor. Bu kardeşiniz her gencimiz üniversite okumasını, iyi meslek sahibi olmasını ve yuva kurmasını istiyor.
*Bakın bu kardeşiniz milletin işiyle, aşıyla ilgili konuşuyor. Bakın bu yoksulluk günlerini, bu sıkıntılı günleri aşmak istiyor. Onun için bizim tek derdimiz bu.
“BU MİLLET HİZMET EDENİ YEDİRMEZ”
İmamoğlu, AKP'lilerin kendisine yönelik “28 Mayıs'tan sonra dosyalarına bakacağız” tehditlerine de tepki göstererek “E bir bakın bakalım ne varmış? Bir bakın bakalım. Bana dönük bu sinsi planları yapanlara söyleyeyim. Biz bu yola çıkarken geriye bakmadan önümüze bakarak yola çıktık. Tek gücümüz var Allah’a şükür milletimizin bize olan desteği. Bu millet kendisine hizmet edeni hiçbir zaman yedirmedi, yedirmeyecek. Bakın çok net. O bakımdan bu 28 Mayıs seçimi memleketimiz için büyük bir sınavdır. Gençlerimizin geleceğinin önemli bir seçimidir. Şehrimizin geleceği için bakın şehrimizin talan edilmemesi için önemli bir sınavdır. Siyasi olarak bu İstanbul’un da sınavıdır. Ekrem İmamoğlu’nun da sizlerle beraber bu memleketi olan borcunu ödeme sınavıdır” diye konuştu.