Hemşire Mehtap S. kimdir? Yenidoğan Çetesi olayı nedir?
stanbul'da özel hastanelerde yenidoğan bebek ölümlerine sebep olmakla suçlanan "Yenidoğan Çetesi"ne yönelik soruşturma tamamlandı. Peki, Hemşire Mehtap S. kimdir? Yenidoğan Çetesi olayı nedir?
Son günlerde gündemi sarsan Yenidoğan Çetesi olayı, sağlık sektöründe büyük yankı uyandırdı. Özellikle hemşire Mehtap S.'nin adının geçtiği ve bebeklerin ölümleriyle sonuçlanan bu olay, kamuoyunun dikkatini çekti. İstanbul'da, 112 Acil Çağrı Merkezi çalışanlarıyla işbirliği yaparak, acil durumda olan bebeklerin belirli özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edilmesiyle ilgili suçlamalar gündemde. Olayda, bebeklerin sağlık durumlarını iyileştirmek yerine maddi kazanç sağlamak amacıyla yanlış hastanelere yönlendirildiği, bu süreçte de birçok bebeğin hayatını kaybettiği iddia ediliyor.
Hemşire Mehtap S. kimdir?
Fezlekede adı geçen Hemşire Mehtap S., özel bir hastanede görev yaparken suç örgütü ile olan bağlantısı nedeniyle soruşturmanın odağına yerleşmiş durumda. İddianamede, Mehtap S.'nin, örgüt üyesi Hasan Basri G. ile yaptığı konuşmaların kayıtları büyük tepki çekti. Bu konuşmalar, bebeklerin uygun olmayan koşullarda tedavi edilmesi ve hayatlarının tehlikeye atılmasıyla ilgiliydi. Özellikle "Mehtap çocuğu öldür, elli satürasyonlu çocuk mu olur" gibi ifadelerin yer aldığı mesajlaşmalar, olayın vahametini gözler önüne serdi.
Yenidoğan Çetesi olayı nedir?
Yenidoğan Çetesi olarak adlandırılan bu örgüt, 112 Acil Çağrı Merkezi ile işbirliği yaparak, acil durumda olan bebekleri belirli hastanelere yönlendirmeyi amaçlayan bir planı yürütüyordu. Söz konusu hastanelerle yapılan anlaşmalar, maddi kazanç elde etmek üzerine kuruluydu. Şüphelilerin, bebekleri tedavi etmeleri gereken hastaneler yerine, kendileri için daha kârlı olan özel hastanelere yönlendirdikleri ortaya çıktı. Bu yönlendirmeler sırasında bebeklerin sağlık durumları dikkate alınmayarak, uygun olmayan şartlarda yoğun bakım ünitelerine yatırıldıkları ve bu nedenle bazı bebeklerin enfeksiyon kaparak öldüğü kaydedildi.
İddianamede, suç örgütünün maddi çıkar sağlamak için hastanelerin yenidoğan ünitelerindeki kazançları 3-4 kat artırdığı vurgulanıyor. Hastaların sağlık hizmetlerinden ziyade, ticari bir meta gibi görülmesi ve bu süreçte birçok bebeğin hayatını kaybetmesi olayın en trajik noktalarından biri.
Sağlık çetesi ve bebek ölümleri
Soruşturma kapsamında hazırlanan iddianame, birçok detayı gözler önüne seriyor. Bebeklerin uygun sağlık hizmeti alamadığı, yanlış hastanelere sevk edildiği ve bu süreçte ihmal nedeniyle hayatlarını kaybettiği ifade ediliyor. Özellikle 12 bebeğin ihmal nedeniyle öldüğü iddiası büyük yankı uyandırdı. Telefon kayıtları ve mesajlaşmalarda, çete üyelerinin bebeklerin sağlık durumlarıyla ilgili kan donduran konuşmaları da yer aldı. "Öldüreceğim de öldürsem de bir dert" gibi ifadeler, bu skandalın ne denli vahim olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.
Örgüt üyelerinin işbirliği
Soruşturmada adı geçen kişiler arasında 112 Acil Çağrı Merkezi çalışanları, ambulans şoförleri, özel hastanelerin sahipleri ve sağlık personelleri bulunuyor. Bu kişilerin, hastanelerle maddi menfaat sağlamak amacıyla bir işbirliği içinde olduğu ve hastaların bilinçli olarak yanlış hastanelere yönlendirildiği belirtiliyor. Özellikle Dr. Fırat Sarı liderliğindeki bu örgütün, özel hastanelerle yapılan anlaşmalar sonucunda kazançlarını artırdığı, ancak bu süreçte birçok bebeğin hayatını kaybettiği ifade ediliyor.