Dr. Hazar Vural yanıtladı: İsrail-İran savaşında ne öngörülüyor? Al Ain Türkçe Özel

Dr. Hazar Vural, İsrail-İran savaşına yönelik Al Ain Türkçe’ye yaptığı değerlendirmelerde Türkiye ve ABD’nin pozisyonuna dikkat çekti. Dr. Vural, “Bu savaş bölgesel silahlanma ve tehditleri artıracak” dedi.
İsrail’in 13 Haziran’da İran’a yönelik başlattığı saldırılara karşılık İran’ın misillemeleriyle büyüyen savaş, beşinci gününde sürüyor. İsrail, İran ordusunun en önemli isimlerini hedef alırken İran bugün Mossad karargahını vurduğunu duyurdu.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu yaptığı açıklamalarda savaşı sürdüreceklerini duyururken İran tarafından da karşılık verileceği belirtildi. ABD Başkanı Donald Trump, İran’ın anlaşmaya uymadığı vurgusuyla İsrail’e desteğini belirtirken Türkiye, komşusu İran’a karşı saldırıları kınayan bir tutum aldı.
“SAVAŞI İSRAİL BAŞLATTI”
Tüm bu gelişmeleri İstanbul Aydın Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası ilişkiler Bölümü öğretim üyesi Dr. Hazar Vural, Al Ain Türkçe için değerlendirdi. Sözlerine Trump’ın İran’a yaptığı “savaşı bitirme” çağrısını eleştirerek başlayan Dr. Vural, “Trump’ın İran’a yaptığı savaşı bitirme çağrısı ilginç çünkü savaşı başlatan taraf net şekilde İsrail’di. Savaşı ABD’nin ve İngiltere’nin de desteğiyle İsrail başlattı” dedi.
Dr. Hazar Vural
İsrail ve İran tarafında orantısız bir can kaybı olduğunu belirten Dr. Vural, “İki taraf için de şehirler ve sivillerin hedef alınması bir ilk. Bunu da İsrail başlattı. İran da elindeki kapasiteyle cevap vermeye çalışıyor. 5 gün önce başlayan İsrail’in saldırıları, İran ordusundaki en tepe generallere, İran’ın da stratejik varlıklarına, enerji tesislerine, sivil halka, üniversitelere ve bilim insanlarına yönelikti” hatırlatmasını yaptı.
“ABD’NİN SAVAŞA DAHİL OLMASI RASYONEL BİR TERCİH DEĞİL”
Trump’ın İran’a yönelik sözleri hakkında konuşan Dr. Vural, “İran’ın elindeki en önemli faktör füzeleri. F-35’lerin de ilk defa bir savaşta test edildiğini vurgularsak İsrail’in Amerikan silahları ve desteğiyle bu savaşı başlattığını ve sürdürdüğünü görüyoruz. Savaşın bir dengesiz, orantısız tarafı var. İran, İsrail ve onu destekleyen batı ülkeleriyle savaşıyor. “Savaşı bitireceğim, askerleri ülkelerine döndüreceğim” diyerek seçilen Trump’ın bunu Amerikan halkına nasıl anlatacağı sorusu da gündeme geliyor. “ABD’nin topyekun bir savaşa dahil olması rasyonel bir tercih değil. Trump’ın İran’a dönük sözleri daha çok diplomasi masasında İran’a boyun eğdirmek için el yükselten bir hamle olarak okunmalı” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE KONUYU SÖNÜMLENDİRMEYE ÇALIŞACAK”
Türkiye’nin tutumuna da değinen Dr. Vural, “Söylemler ve eylemleri örtüşen Türkiye, İsrail’in saldırılarını kınayarak ve komşunun toprak bütünlüğünü önceleyerek açıklamalarda bulundu.Bölgede önceki sorunlar daha çözülmemişken, Arap isyanlarının etkisindeki iç savaşlar daha sönümlenmemişken böylesine büyük bir geniş coğrafyadaki komşu devletin savaşa sokulması Türkiye açısından hayati bir konu. Türkiye gerekli diplomatik görüşmeleri yaparak uluslararası topluma çağrıda bulunmuştu. ABD net bir şekilde İsrail’in yanında bir taraftır. Türkiye aktif diplomasiyi konuşturacaktır. Bölgede daha fazla sorun istemeyen Türkiye konunun çözümüne katkıda bulunmak için birçok faktörü kullanarak konuyu sönümlendirmeye çalışacaktır” diye konuştu.
Dr. Vural, “Sivillerin hedef alınması ve orantısızlık riskleri artıran bir gelişme olarak öne çıkıyor. Ayrıca bu savaş bölgesel silahlanmayı ve bölgesel tehditleri artıracak” notunu da düştü.