Ahmet Hakan yazdı: İYİ Parti’nin kararı AK Parti’nin durumu
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, İYİ Parti’nin seçime tek başına girme kararı üzerinden son gelişmeleri değerlendirdi. Ak Parti’nin büyükşehirlerde nasıl adaylar çıkarması gerektiğini yazdı.
Hürriyet Gazetesi Yazarı Ahmet Hakan, yerel seçimi gündemine aldı. İYİ Parti’nin seçime tek başına girme kararının etkilerini analiz etti. Büyükşehirlerde nasıl adaylar çıkarılması gerektiği konusunda görüşlerini dile getirdi.
Ahmet Hakan’ın yazısı şöyle;
İYİ Parti’nin kararı AK Parti’nin durumu
İYİ Parti, İstanbul ve Ankara dahil her şehirde aday çıkaracak.
CHP ile ittifak yapmayacak. Son karar bu.
*
Bu karar, AK Parti’de bir sevinç havası estirmeli mi?
*
Eğer AK Parti, İYİ Parti’nin CHP’ye verdiği ret cevabının ardından “Yaşasın! Kazanıyoruz! Olay bitmiştir!” havasına girerse fena halde yanılmış olur.
*
AK Parti’nin zafer havasına girmeden önce şu üç gerçekle yüzleşmesi gerekir:
*
- BİR: Partilerin tavanda gerçekleştiremedikleri birleşmeyi, seçmen sandıkta gerçekleştirebilir. Nitekim CHP, bunu sağlamaya çalışmakta.
*
- İKİ: İYİ Parti’nin kısa tarihi, ani karar değişiklikleriyle dopdolu. Yani İYİ Parti, son anda kararını değiştirebilir.
*
- ÜÇ: AK Parti’nin İstanbul ve Ankara’da çıkaracağı adaylar, çok önemli. Kazanmayı ya da kaybetmeyi esas belirleyecek olan çıkaracağı adaylardır.
AK PARTİ İSTANBUL VE ANKARA’DA NASIL ADAYLAR ÇIKARMALI
- CHP, İYİ Parti ve HDP tabanlarında “aman birleşelim” duygusu yaratmayacak adaylar çıkarmalı.
*
- İsimleri geçtiğinde “hizmet, proje, çalışkanlık” gibi kelimelerin akla geleceği adaylar çıkarmalı.
*
- Üslubu temiz, imajı zedelenmemiş, herkesi kucaklayacak, ezber bozacak adaylar çıkarmalı.
*
- CHP, İYİ Parti ve hatta HDP seçmenlerinin de oy verebileceği türden adaylar çıkarmalı.
*
- Bloklaşma, cepheleşme, kutuplaşma siyasetlerini akla getirmeyecek adaylar çıkarmalı.
*
- Kent hayatını güzelleştirecek, sosyal projelere ağırlık verecek, verdiği sözleri tutacak adaylar çıkarmalı.
*
- Yavaş ve İmamoğlu’nun eksiklerine odaklanmayan, kendi yapacaklarını öne çıkaran adaylar çıkarmalı.
*
- Polemiklere yüz vermeyen, projelere yaslanan, hizmet siyasetini temel alan adaylar çıkarmalı.
İYİ BİR AKSİYON FİLMİNDEN BEKLENTİLERİM
- FAZLA para harcanmalı. Ucuza kaçılmış aksiyon filminden bir şey çıkmıyor.
*
- Farklı şehirlerde geçmeli. Londra’dan Tanca’ya uzanmalı, oradan Roma’ya geçmeli.
*
- Biraz masalsı olmalı. Fazla kafa yormamalı. Sadece hayal kurdurtmalı.
*
- En az yedi lüks araba parçalanmalı. Motosikletli kaçış sahnesi... Mutlaka olmalı.
*
- Janjanlı bir festivalin tam ortasında aksiyon zirve yapmalı.
*
- Aksiyon filme iyi yedirilmeli. Biraz aksiyon, çokça konuşma... Olmaz.
TREND TOPİC OLMAK ARTIK İYİ BİR ŞEY DEĞİL
ESKİDEN “TT olmuşum abi” diye hava atılırdı.
*
Ayrıca eskiden “Reklamın iyisi kötüsü olmaz” da denirdi.
*
Ama artık “Bugün TT olmamışım abi” diye hava atılıyor.
Yani artık reklamın iyisi kötüsü oluyor.
İLETİŞİM AÇISINDAN ALİ YERLİKAYA’NIN SON BASIN TOPLANTISI
İÇİŞLERİ Bakanı Ali Yerlikaya, son dönemde iletişimini tamamen sosyal medya üzerinden yapmaya çalışıyordu.
*
“Sosyal medyada yap bir operasyon paylaşımı, yaptığın o paylaşımı gönder gazetecilerin telefonlarına, al sana medya iletişimi” diye özetleyebileceğimiz bir iletişim siyasetidir bu.
*
Sadece sosyal medyayla yürütülen bu iletişim siyaseti, bir süre sorunsuz gider ama bir süre sonra kaçınılmaz olarak şöyle şeyler olur:
Fena halde kanıksanır. Dikkat çekmemeye başlar. Yüzeyselliğe teslim olur. Esaslı bir iletişimin önünü tıkar.
*
Bakan Ali Yerlikaya’nın geçen gün Ankara’da yaptığı basın toplantısı, işte bu tıkanmışlığı aşmak için önemli bir hamleydi.
asın toplantısına gazetecilerin gösterdikleri olağanüstü ilgi, sadece sosyal medyaya yaslanan iletişimin yetersizliğinin çarpıcı bir kanıtı gibiydi.
*
Bu basın toplantısında Bakan Yerlikaya...
Sosyal medya mesajlarının derinlikten yoksun havasından kurtuldu, ete kemiğe büründü, doğru düzgün bir etkileşime girdi, derdini anlatma fırsatı buldu.
*
Buradan Ali Yerlikaya’ya sesleniyorum:
*
Sayın Bakan... Tamam, sosyal medyayı iletişim açısından kullanın ama her şeyinizi ona yüklemeyin. Sosyal medyasız olmaz ama sadece sosyal medyayla da olmaz.
*
“Fala inanma ve falsız da kalma” diye bir şey var ya... İşte onun gibi bir şey.
CENTİLMENLİĞİN NİRVANASI
BEŞİKTAŞ’ta kıran kırana bir başkanlık yarışı yapıldı.
Hasan Arat ve Serdal Adalı arasında geçen bu başkanlık yarışının başında da ortasında da sonunda da sadece ve sadece centilmenlik vardı.
*
İki başkan adayı da sonsuz zarif tutumlarıyla, birbirlerine karşı sergiledikleri muazzam nezaketle, yarış bittikten sonra da sürdürdükleri müthiş centilmenlikle göz doldurdular, örnek oldular.
*
Hasan Arat ve Serdal Adalı’yı canı gönülden kutluyorum.