Hakan Fidan: İsrail'den istediğimiz barış çağrımıza kulak vermesi
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İsrail’e barış çağrısı yaparak “İsrail’den istediğimiz, barış çağrımıza kulak vermesidir” dedi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Danimarka Dışişleri Bakanı Lars Lökke Rasmussen ile ortak basın toplantısında konuştu.
Gündemine 7 Ekim’de başlayan İsrail-Filistin çatışmalarını ve Danimarka’da Kur’an-ı Kerim’e yönelik yapılan saldırıyı alan Fidan, “Danimarka'da bu nefret suçunun engellenmesine ve faillerinin cezalandırılmasına yönelik bir mevzuat çalışması başlatılmıştır. Bu yasa tasarısı kutsal kitaplara yönelik saldırılara para ve 2 yıla kadar hapis cezası öngörmekte. İstişare süreci tamamlanan bu tasarının bugün Danimarka parlamentosuna iletildiğini memnuniyetle öğrendik.
İslam düşmanlığıyla mücadelede önemli bir adım olduğunu düşündüğümüz bu sürecin bir an önce tamamlanmasını da ümit etmekteyiz” dedi.
ATEŞKES ÇAĞRISI
Gazze’ye ilişkin de konuşan Fidan, “Gazze'de çoluk çocuk, hasta yaşlı demeden herkesin acımasızca hedef alınması, hastanelerin, camilerin, kiliselerin bile bombalanması bildiğiniz gibi bir insanlık suçudur. İsrail uluslararası hukuku en ağır şekilde ihlal etmektedir. Bu zulüm karşısında sessiz kalamayız, vicdan sahibi olan, insan hayatına saygı duyan, insan haklarına gerçekten inanan herkes bu vahşete dur demelidir. Ateşkes ilan edilmesi için uğraşmalıdır. İnsani yardımların Gazze'ye kesintisiz ulaşması için çaba gösterilmelidir” ifadeleriyle ateşkes çağrısı yaptı.
Fidan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da barış çağrısı yaptığını hatırlatarak “İsrail’den istediğimiz barış çağrısına kulak vermesidir” diye konuştu.
Fidan şunları söyledi:
“KRİZİN YAYILMASINI ÖNLEMEMİZ LAZIM”
“İsrail huzur ve güven içinde olmak istiyorsa Filistinlilerin kendi topraklarında, kendi devletlerinde yaşama haklarına saygı duymak zorundadır. İsrail bunu yapmazsa kendisine her devasında daha da büyüyen bir şiddet ortamı ve sarmalının içinde bulacaktır. Biz Türkiye olarak sorunun tüm taraflarına sağduyuyu telkin ediyoruz. Bölge dışı aktörlere, dayanışma kisvesi altında İsrail'in işlediği suçlara ortak olmamalarını tavsiye ediyoruz. Krizin yayılmasını önlememiz lazım. Aksi takdirde küresel düzeyde çok daha kötü gelişmelere tanıklık edebiliriz. Çözümün yegane yolu 67 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan, coğrafi bütünlüğe sahip, bağımsız, egemen Filistin Devleti'nin hayata geçirilmesiyle mümkündür. Bu konuda herkes sorumluluk almalı ve somut adımlar atmalıdır”