George Kardahi ve Lübnan’ın zorlu sınavı!
Görünen o ki, siyaset dünyasında yeni türeyen bakan, vakit kaybetmeden “Hepimiz biriz” korosuna iştirak etmiş!
Lübnan Başbakanı Necib Mikati hükümetinde Enformasyon Bakanı George Kardahi, bir anda kendini kaybederek aklından ve kalbinden geçenleri açıkça dile getirdi. Yemen'deki meşru hükümeti destekleyen Koalisyonun başındaki Suudi Arabistan Krallığı'na karşı duyduğu gerçek kanaatini kamuoyuyla paylaştı.
Bu savaşın, Yemen halkına karşı yapıldığını dile getiren Kardahi, Husilerin kendilerini savunduklarını iddia etti. Yaptığı bu açıklamalarıyla Kardahi, Suudi Arabistan’ın ne pahasına olursa olsun Yemen'i ve Yemenlileri savunduğunu, Yemen halkının bu savaşı kazanması için her türlü fedakarlığı yaptığını görmezden geldi.
Arap dünyasının en büyük medya kuruluşu Suudi Medya grubunda sunucu olarak çalışan ve hayatının uzun bir dönemini burada geçiren Lübnan Enformasyon Bakanı, son günlerde kamuoyuyla paylaştığı açıklamalarıyla Suudi Arabistan Krallığı'nın kendisine, ülkesine ve bütün Arap dünyasına yaptıklarını unutmuş görünüyor! Lübnan'da bakanlık koltuğuna oturur oturmaz diplomasisini "yalan" üzerine inşa ederek, kendisine yapılan tüm iyilikleri inkar etmiş oldu.
Lübnan Politikacıları her geçen gün ırkçılık, mezhepçilik ve yolsuzluk denizinde durmadan batıyor. Ülke ve halkını gasp eden terör örgütü “Hizbullah”, “Amal” milisleri ve radikal mezhepçiler tarafından yönetilen Lübnan’ın Enformasyon Bakanı Kardahi, sözlerini esirgemeden asılsız iddialarda bulunmuş içinden geçenleri söylemeye ısrarla devam etmiştir.
Öyle görülüyor ki, Lübnan Enformasyon Bakanı, Suudi Arabistan Krallığı'nın özellikle ülkesine sağladığı sınırsız maddi ve siyasi desteği unuttu. Bununla da kalmayıp Suudi Arabistan’a karşı beslediği gizli kin ve nefretini, Yemen krizine ilişkin yaptığı konuşmasında açığa çıkarmıştır.
Kardahi’nin savunduğu ve Yemen’deki krizin fitilini ateşleyen İran'ın uzantısı Husiler, meşru hükümete karşı çıkararak, Molla’nın planlarını hayata geçirmek için Yemenlilerin kanını acımasızca döküp ülkeyi talan edip yağmaladılar.
Ayrıca George Kardahi, Lübnan’ın şu anki durumunu göz ardı ederek kendisinin ve üyesi olduğu hükümetin, ülkenin siyasi gidişatını düzeltmesi gerektiğini unuttu herhalde. Ülkesinin yıkılmasına rıza gösterip, fitne ve kaosun yayılmasına neden olan grupların arkasından gideceğine, sadece ülkesinin çıkarlarını her şeyin üstünde tutarak, basiret sahibi bir politikacı zihniyetiyle meseleye bakması gerekirdi. Çıkar konusunda da Lübnan'ın, gerçekte Suudi Arabistan Krallığı ve Arap Körfezi ülkelerinden başka çalacak kapısı yoktur. Çünkü Suudi Arabistan Lübnan'a, kimsenin inkar edemeyeceği desteklerde bulunmuştur.
Sonuç olarak, Körfez ülkeleri her zaman, Suudi Arabistan’ın arkasında kararlılıkla duracaktır. Arabistan'a kötülük edenin -kim olursa olsun- sadece Körfezi değil, tüm İslam dünyasını da etkileyeceğini bilmesi gerekmektedir. Bu da Lübnan politikacılarına açık ve net bir mesajdır. Zira ısrarla tatbik ettikleri bu yöntem, krizden beli bükülen Lübnan’a yalnızlık ve uzlet yaşatacak, halkına da sıkıntı üstüne sıkıntı çektirecektir. Bu da ülkeyi çöküşe sürükleyecektir hiç şüphesiz.