Cumhurbaşkanı Erdoğan: Suç kaydı olanlar serbest dolaşamayacak
Partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bazı önemli adımlar atmaya karar verdik” diyerek “Onlarca suç kaydı olanlar aramızda serbest dolaşamayacak, tutuklu yargılanacaklar” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Açıklamalarında pek çok başlığa değinen Erdoğan, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Meclis’te yapılan kapalı oturumun ardından yaptığı açıklamalara tepki gösterdi.
Erdoğan, “Toplantı sonrası CHP Genel Başkanı'nın yaptığı açıklamaları esefle karşıladık. Tüm bölgemiz bir ateş çemberinden geçiyor. Ama bakıyorsunuz CHP Genel Başkanı ucuz polemik peşinde koşuyor. Açıkçası Sayın Özel'den ülke güvenliğine dair meselelerde daha olgun bir tavır beklerdik. Varsın onlar hayal dünyalarında yaşamaya devam etsin, biz Türkiye'nin güvenliğinden taviz vermemeye devam edeceğiz” dedi.
Erdoğan, 6-8 Ekim olaylarına da değindi. 2 emniyet görevlisinin şehit olduğunu, 35 kişinin ise hayatını kaybettiğini belirten Erdoğan, “O dönem emperyalistlerin bölgesel planlarına alet olanlar bu olaylarla yüzleşme cesaretlerini hala gösteremedi. 6-8 Ekim olaylarına oy uğruna şaşı bakan dönemin CHP yönetimi henüz nedamet göstermedi. Şiddete ve teröre asla yer olmadığını herkesin anlaması gerekiyor. Bir elinde silah olarak siyaset yapılmaz. Sırtına dağa yaslayan terör siyasetinde Türkiye Yüzyılı'nda yer yoktur” diye konuştu.
Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ‘Türkiye partisi’ açıklamalarını da değerlendirdi. Erdoğan, “Sayın Devlet Bahçeli'nin dün yaptığı açıklamaları takdirle karşılıyor, 85 milyonun kardeşliği açısından değerli buluyoruz. Beklentimiz, hiçbir ayrım yapmadan meclisteki tüm siyasi partilerin de bu yaklaşımla hareket etmesidir” dedi.
ÖZGÜR ÖZEL: HERKES AYAĞINI DENK ALSIN
“NİHAİ HEDEFİN NERESİ OLDUĞUNU GÖREBİLİYORUZ”
Erdoğan, İsrail’in saldırılarına ilişkin de konuştu. “7 Ekim'de İsrail'in Gazze'ye başlattığı saldırıların birinci yıl dönümünü geride bıraktık” diyen Erdoğan, “Gazze, Batı Şeria ve Lübnan'daki katliamlarda 50 bin kişi hayatını kaybetti. Gün geçtikçe katliamın maddi ve manevi faturası kabarıyor. Savaşın diğer ülkelere yayılma tehlikesi büyüyor. Bölgesel çatışma riski hiç olmadığı kadar yükseldi. Hemen her gün yeni bri eşiğin aşıldığı bu gerilimi çok yakından takip ediyor, tüm tedbirleri alıyoruz. Ülkemizi şimdiye kadar bölgesel gerilimlerden uzak tuttuk. Aynı tutumumuzu bugün de muhafaza ediyoruz. Netanyahu ve cinayet şebekesi ham hayaller görmekte ve çok tehlikeli maceralara atılmaktadır. Nihai hedefin neresi olduğunu çok net görebiliyoruz” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, “İsrail'in artan saldırılarına, komşumuz İran'ın geçen hafta mukabalede bulunması bölgesel çatışma riskini hiç olmadığı kadar yükseltmiştir. Hemen her gün yeni bir eşiğin aşıldığı bu gerilimi çok yakından takip ediyor, devletimizin ve milletimizin güvenliği için tüm tedbirleri alıyoruz” diye konuştu.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
“HERKES İÇİN ÖZGÜR FİLİSTİN”
“İlk gün nerede duruyorsak 1 yıldır aynı yerde yalpalanmadan, korkmadan, ürkmeden sapasağlam duruyoruz. İlk gün vatandaşlarımızı neye karşı uyarıyorsak bugün de aynı risklere dikkat çekiyoruz. 1 yıldır olduğu gibi bugün de biz herkes için barış, herkes için özgür Filistin diyoruz. Filistinli kardeşlerimize de buradan dayanışma mesajlarımızı gönderiyor, her zaman yanlarında olacağımızı hatırlatmak istiyorum. Yaklaşan kış mevsimi öncesinde, gıda, barınma ve tıbbi malzeme başta olmak üzere insani yardımlarımızı daha da artıracağız.
Uyguladığımız ekonomi programıyla 6 yılın birikimi olan sıkıntıları çözme yolunda önemli mesafe kat ettik. İnşallah sene başından itibaren rahatlama, insanımızın günlük hayatına da net bir şekilde yansımaya başlayacaktır.
“SUÇ KAYDI OLANLAR SERBEST DOLAŞAMAYACAK”
Bazı önemli adımlar atmaya karar verdik. Suçu önlemeden suçla ve suçlularla mücadeleye, yargılamalardan infaz ve ıslah sistemimize, nerede boşluk varsa mutlaka hal yoluna koyacağız. Milletimizin güvenliği için ne gerekiyorsa yapacağız. Onlarca suç kaydı olanlar aramızda serbest dolaşamayacak ve tutuklu yargılanacaklar. Suçluların tutuklanması kolaylaştırılacak. 6 yıldan az ceza alanların cezaevine girmeden hayatını geçirmesi de infiale neden oluyor.
Emniyet Teşkilatımız içinde bir zaaf varsa, neşteri vurup bunu gidereceğiz. Adalet sistemimizde tıkanıklık varsa, yanlışlık varsa, neşteri vurup, Allah'ın izniyle, onu da çözüme kavuşturacağız. Medyada ve sosyal medyada suça özendirme, suçu teşvik etmede sorun varsa, gerekli müdahalede bulunacağız. Suçu önlemeden, suçla ve suçlularla mücadeleyi, yargılamalardan, infaz ve ıslah sistemimizde nerede boşluk varsa, mutlaka hal yoluna koyacağız.
Belirli suçlarda infaz hükümlerinin, alınan cezanın yüzde 10'u cezaevinde geçirildikten sonra işlemeye başlaması sağlanacaktır. Mesela 5 suç kaydı olan birinin, diğer davalarının bitip sabıka kaydına işlenmesi beklenmeden tutuklu yargılanmasının önü açılacak. Tutukluluk süresi, kişinin işlediği suçlar ve alacağı cezalarla orantılı belirlenecek. Bu husus toplum vicdanını yaralayan belirli suçlar için geçerli olacak. Suç işlemeye teşebbüs edecek kişiler her halükarda cezaevine gireceği bilinci ile daha dikkatli olacak. Toplumun kaygılarını gidermek boynumuzun borcudur. Cezasızlık algısını yok etmek boynumuzun borcudur. Kadın hakları konusunda da bize ders verecek hiçbir muhalefet partisi yoktur.
SEMİH ÇELİK’İN ANNESİ: DOKTORA GÖTÜRDÜM, ERGENLİK PSİKOLOJİSİ DEDİLER
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ AÇIKLAMASI
Kadın hakları konusunda bize ders verecek hiçbir muhalefet partisi yoktur. Kadının statüsünün güçlendirilmesinde elimize su dökecek kimse de yoktur. Sosyal ve ekonomik hayata katılan tüm kadınlarımız bizim çabalarımızın şahididir. Sayın Özel bir taraftan kadına şiddetin engellenmesinden bahsederken diğer taraftan da alkol ve içki tüketimini teşvik edecek vaatlerde bulunuyor. Ne demişler bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu. İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmemizin kadın haklarına en ufak bir menfi etkisi olmamıştır.
Türkiye'de kadına yönelik şiddetin çelikten kalkanı, içerisinde sıkıntılı ifadeler bulunan söz konusu sözleşme değil, 6284 sayılı kanundur. Bu konuda yürütülen propagandanın en küçük bir temeli, en küçük bir dayanağı ve haklılık tarafı yoktur"