Daron Acemoğlu’ndan Türkiye ekonomisini düzeltme reçetesi
Dünyaca ünlü ekonomist Daron Acemoğlu Türkiye ekonomisini düzeltecek reçeteyi açıkladı. Acemoğlu ,Türkiye'de ana problemin büyümenin, verimliliği artırmaması olduğunu söyledi.
Dünyaca ünlü ekonomist Daron Acemoğlu CHP’nin bugün düzenlediği “İkinci Yüzyıla Çağrı” başlıklı toplantıda açıklamalarda bulundu. Acemoğlu Türkiye ekonomisini düzeltecek reçetenin tarifini yaptı ve İnşaat teknolojik gelişme değil, yolsuzluk getiriyor dedi. Acemoğlu ayrıca Türkiye'de ana problemin büyümenin, verimliliği artırmaması olduğunu söyledi.
Size, sağlıklı bir Türkiye ekonomisi kurmak konusunda konuşmak istiyorum" diyen Acemoğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:
"Türkiye'nin büyüme dinamikleri az çok biliniyor. 80'lerin sonunda ve 90'larda potansiyelinin çok altında büyüdükten sonra; Türkiye, 2001-2006 yılları arasında, gayri safi hasıla büyüme oranını yüzde 6'lara kadar çıkardı. Sonra daha istikrarsız ve orta oranlı bir büyüme görüyoruz. Ama büyüme oranından daha da önemlisi, büyümenin kalitesi. Büyümenin kalitesinin çok yönü var ama ana problem Türkiye'de verimlilik. Büyümenin, verimliliği artırmaması."
"2001-2006 arasında yani; enflasyon kontrol altına alındığı zaman, mali politikalar doğru bir çerçevede adım attığı zaten, yolsuzluğa karşı ufak birkaç adım atıldığı zaman ve başka reformlarla beraber Türkiye ekonomisinin potansiyeli artıyor ve büyüme daha kaliteli bir hale geliyor. Yüzde 5 oranında, toplam faktör verimliliği var. Bu, Türkiye ekonomisinin ne kadar önü açık olduğunun göstergesi. 2006'dan sonra yolsuzluk altıyor, reformlar tam tersine gidiyor; ortalama yüzde sıfıra, hatta negatife gidiyor."
"Toplam faktör verimliliği biraz soyut bir kavram, daha somut bakalım"
"1990'ların ortasında Türkiye, ne ihraç ediyor diye baktığımızda bunun çoğu tarımsal ürünler ve düşük kaliteli ürünler. Ama burada bir iyileşme görüyoruz 2006 senesine kadar. Orta kaliteli, orta teknolojisi olan ürünlerin payı hızlı bir şekilde artıyor. İhracatın, teknoloji katkısı giderek artıyor ama ne yazık ki 2006 2007 senesinden sonra burada bir duruluş var ve ilerleme yok. Türkiye yine düşük kaliteli büyümeye geri dönüyor. Malezya, Meksika, Çin gibi ülkeler; Türkiye'de çok daha ilerideler, daha fazla teknoloji içerek ürün ihraç ediyorlar ve giderek artıyor. Türkiye'de bir durgunluk var."
"Bu, düşük kaliteli, verimsiz büyümenin en önemli unsurlarından biri, Türkiye'nin kaynaklarını doğru kullanmaması. Bu kaynakların içinde en önemlilerinden biri, insan kaynakları. Eğitim düzeyi ve eğitim kalitesi çok kötü durumda. Türkiye'den gelen öğrencilerin, uluslararası sınavlarda aldığı notlar çok düşük. Ya da Türkiye'deki öğrencilerin üniversiteye gitme ya da liseden mezun olma oranları, Avrupa'ya hatta Güney Amerika'ya oranla çok düşük.
Teknolojiye yatırım yapmamak, verimsiz büyüme, insan kaynaklarını doğru kullanmamak, bunun çok net bir sonucu var. Düşük verimli istihdam, düşük ücret düzeyi, yoksulluk. Bu yoksulluk problemini çözmek istiyorsak, verimliliği artırmalıyız. Türkiye'deki problem bundan da daha derin. Olan gelir, çok eşitsiz bir şekilde dağılıyor. Türkiye'de gelir dağılımı çok hüzün verici."
"Bu kadar problemin içinde Türkiye nasıl büyüdü? En önemli unsurlardan biri kredi. Türkiye, çok büyük bir kredi patlamasından geçti. 2000'lerin başında, Türkiye'de toplam kredi; GSYH'ye oranla yüzde 10 gibiydi. Hızlı bir büyümeyle, bu yüzde 80'e yaklaşmış durumda. Bu kredi patlaması, büyümenin en büyük motoru oldu. Türkiye yurt dışından da çok kaynak aldı, dış borçlanma da çok arttı son 20 senede. Bu kaynaklar, yatırıma, ArGe'ye, teknolojiye, insani kaynaklara, eğitime, bilime gidiyorlarsa; bu, ülkenin gelecek potansiyelini artırır. Ama Türkiye'de olan bu değildi. Türkiye'de büyüme nasıl geldi, nerede kapital var diye bakarsanız, Türkiye'de, dünyada nadir olarak görülebilecek bir tablo ortaya çıkıyor. İnşaat sektörü, sermayeye olan yatırımın yarısı. Makine, teçhizat, teknolojiye olan yatırım bunun altında. Ama inşaat ne yazık ki teknolojik ilerleme getirmiyor, yolsuzluk getiriyor, ücretleri artırmıyor."
"Bu çarpıtılmış sistemin tabanı, kurumları düşünmeden anlamak mümkün değil. Türkiye, birçok kurumsal açıdan, her zaman problemi açık olan bir yer. Bunu yolsuzluğu denetleme sistemine bakabilirsiniz, yargı sistemine bakabilirsiniz, genel denetlemenin kalitesine, hükümetin kalitesine, hukuk üstünlüğüne bakabilirsiniz. Bunların hepsinde, Türkiye'nin durumu, uluslarası göreceli olarak iyi değil."
"2001'den sonra yüksek kaliteli dediğim büyüme sırasında ufak bir iyileşme oluyor. Yolsuzluk biraz daha iyi kontrol altına alınıyor. Yargı kurumları biraz daha iyileşiyor, iş piyasasındaki kurumlar biraz daha iyileşiyor. Bu ufacık iyileşme ile verimlilik artıyor, teknoloji artıyor... 2006 2007'den sonra, kurumlarda bir çökme var. Çok daha geri gidiyorlar, yargı kurumu bağımsızlığı kaybediyor, denetleme kalmamış durumda.
Ekonomik kurumları, siyasi kurumları düşünmeden anlamamız mümkün değil. Türkiye'deki kurumların düzeyi giderek kötüleşiyor. Bunu birçok endeksle görmemiz mümkün."
DARON ACEMOĞLU KİMDİR?
CHP'nin ekonomi alanındaki danışman kadrosunda yer alan Prof. Dr. Daron Acemoğlu, özellikle yurt dışında çeşitli akademik çalışmalara imza atmış ödüllü bir akademisyen.
ABD’deki Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nde (MIT) 1993 yılından beri ders veren Prof. Dr. Daron Acemoğlu 1967 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. İlköğrenimini İstanbul Kadıköy’deki Aramyan Uncuyan Ermeni İlkokulunda tamamladıktan sonra 1986'da Galatasaray Lisesinden mezun oldu. Lisans eğitimini İngiltere’nin York Üniversitesi'nde tamamladı. London School of Economist okulunda öğretmenlik yaptı. 2000 yılında ise profesörlüğünü aldı.
Daron Acemoğlu’nun siyasal ekonomi, ekonomik büyüme gibi siyasal ve ekonomik alanlarda yayınladığı akademik eserleri bulunuyor. Birçok yabancı ekonomi dergisinde editörlük yaptı. Her 2 yılda bir ekonomi alanında yaptığı katkılardan dolayı 40 yaşın altındaki bilim adamlarına verilen ödül olan John Clark madalyası ile 2005 yılında ödüllendirildi. Daron Acemoğlu iktisat alanında yayınladığı makalesiyle 1996 yılının en iyi makalesi ödülünü almayı başardı
Profesör unvanını aldıktan sonra 2 kez Nobel İktisat alanında aday olarak gösterildi. 2013 yılında sosyal bilimler dalında T.C Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük ödülü verildi.
Acemoğlu, oyun ve optimizasyon teorisi üzerine yaptığı araştırmalarıyla tanınan Asuman Özdağlar ile evlidir ve çiftin iki erkek çocuğu vardır.