Burcu Kösem yazdı: İsrail ile ticaretin durması, arka planı ve olası sonuçları -2
Dünya yazarı Burcu Kösem, Türkiye’nin İsrail’le tüm ticareti durdurması kararının arka planı ve olası sonuçlarını yazmaya devam ediyor. Geçen hafta yazısının birinci bölümünü yayınlayan Kösem, bugün ikinci bölümü aktardı.
Türkiye, İsrail’le tüm ticaretini durdurma kararı almıştı. Kararın ardından konuyu analiz eden Dünya Gazetesi Yazarı Burcu Kösem, İsrail ile ticaretin durması, arka planı ve olası sonuçları başlıklı bir yazı yayınlamıştı. Kösem, bugün o yazısına devam etti. Kösem bu kez İsrail ile mevcut ticaretimiz ne kadardı ve hangi ürünleri kapsıyordu? Bu yaptırım İsrail’i nasıl etkiler? sorularına cevap aradı.
Burcu Kösem’in yazısı şöyle;
İsrail ile ticaretin durması, arka planı ve olası sonuçları -2
Geçen haftaki yazımda Türkiye’nin İsrail’e yönelik tutumundaki tartışmaları gündeme getirip; bu konuyu derinlemesine ele almıştım. Bu haftaki yazımda da
- İsrail ile mevcut ticaretimiz ne kadardı ve hangi ürünleri kapsıyordu?
- Bu yaptırım İsrail’i nasıl etkiler? sorularının cevaplarına yer vereceğimi ifade etmiştim.
Şimdi gelelim bu soruların cevaplarına:
İsrail ile mevcut ticaretimiz ne kadardı ve hangi ürünleri kapsıyordu?
- TÜİK verilerine göre, 2023 yılında ülkemizden İsrail’e 5,4 milyar dolar ihracat yapılmış; Türkiye’nin ihracat listesinde İsrail 13’üncü sırada yer alıyor.
- İsrail’e yapılan ihracat 2023 yılı içinde bir önceki yıla göre yüzde 23’e yakın düşüş göstermiş.
- 2024 yılının ilk çeyreğinde de Türkiye’nin İsrail’e ihracatı yüzde 21,6 oranında düşüş kaydetmiş (TİM verilerine göre).
- Türkiye’den İsrail’e ihraç edilen mallar: Çelik, metal, makine, plastik, çimento ürünleri, tekstil ve motorlu taşıtlar.
- Ticaretin hacminin yıllar itibariyle izlediği seyre bakıldığında, 2002’den 2022’ye yaklaşık 6 kat artış yaşanmış.
- İsrail çeliğinin yaklaşık yüzde 65’i Türkiye’den karşılanmış.
Bu yaptırım İsrail’i, Filistin’i ve ülkemizi ne kadar etkiler?
Yaptırım haberi ilk kez Bloomberg tarafından medyaya servis edilmişti ve İsrail tarafından gelen açıklamalar da daha çok Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan üzerine şekillenmişti.
Her ne kadar İsrail hükümeti tarafından yapılan açıklamalarda bu kısıtın kendilerini çok fazla etkilemeyeceği ifade edilmiş olsa da verilere bakıldığında (2022 Comtrade) Türkiye’nin İsrail’in ithalatında sırasıyla Çin, ABD, Almanya ve İsviçre’nin ardından yüzde 6,2 payla beşinci; ihracatındaysa ABD, Çin, Hindistan, İngiltere, İrlanda ve Hollanda’dan sonra yüzde 3,6 payla yedinci sırada önemli sayılacak bir orana sahip olduğu görülmektedir.
Elektrikli ürünler de etkilenecek
İsrail’de yayın yapan güçlü bir internet sitesi (www.calcalist. co.il) bu kısıttan İsrail ekonomisinin etkileneceğini verilerle açıklamış. İsrailli kaynağa göre:
Türk ithalatının durması ile elektrik fiyatlarının artacağı, gıda, tek kullanımlık mutfak eşyaları, kişisel bakım ürünleri gibi birçok ürünün Türkiye’den ithal edildiği yazıyor. Good Pharm CEO’su Adam Friedler’e göre bu durum İsrail’i alternatif ve çok daha pahalı kaynaklar aramaya zorlayacak “acı bir darbe”. Haberde, sebze alanında bir kıtlık yaşanmayacağı ama elektrikli ürünler pazarının yüzde 10 zamlanacağı ifade edilmiş. Çünkü İsrail’de pazarlanan beyaz eşya ürünlerinin yüzde 30’u Türkiye’de üretiliyor. Dolayısıyla Türkiye’nin sektör üzerinde büyük bir etkisi var. Yine aynı kaynakta Üreticiler Birliği Başkanı Ron Tomer’in Türkiye’nin kısıt kararına cevaben Türk ürünlerine vergi uygulanması çağrısında bulunduğu yazmakta.
***
Bu kısıtın diğer tarafına bakılacak olursa da Batı Şeria gibi Filistin bölgelerine yapılan ihracatın da İsrail gümrüğü üzerinden bölgeye intikal ettirilmesi ‘Filistinlileri etkiler mi’ sorusunu gündeme getirmektedir.
Ticaret Bakanlığı bu konu hakkında yaptığı açıklamada Filistin’in mağdur olmasını engellemek adına Filistin Milli Ekonomi Bakanlığı ile bir takım çalışmaların gerçekleştirileceğini ifade etmiştir.
***
Ülkemiz açısından bakılacak olursa; şu aşamada İsrail’e doğrudan bir mamulü üretmek yoluyla ticaret yapan firmaların sorun yaşaması olasıdır. Ancak bu noktada alternatif tedarik yollarının gündeme geleceğini ve özellikle Lübnan, Mısır ve Ürdün gibi güzergahların değerlendirileceğini düşünüyorum.
***
Özetlemem gerekirse günümüzde ülkeler arasındaki ticaretin aksaması hiç kuşkusuz tedarik zincirlerinde de önemli aksamalara neden olarak ekonomiyi etkilemektedir. Ancak İsrail’in Gazze’de yürüttüğü başıboş katliamın insanlık adına oluşturduğu etki tüm bu ekonomik etkenlerin üzerine çıkarak, sembolik dahi olsa önemli bir yaptırım niteliği taşımaktadır.
Dolayısıyla bu kısıt kararını sonuna kadar destekliyor ve geçen hafta da ifade ettiğim üzere bir an evvel bölgede ateşkes ve huzurun tesis edilmesini diliyorum.
Haftanın sözü: “Karanlığa küfredeceğine bir mum yak.” – Konfüçyüs