BRICS ve ASEAN üyelikleri Türkiye-NATO-AB ilişkilerini bozar mı? / Al Ain Türkçe Özel
Son dönemde Türkiye’nin yeni oluşumlara üyeliği tartışılıyor. Peki olası BRICS ve ASEAN üyeliği, Türkiye’nin NATO ve AB ile ilişkilerini bozar mı? Uluslararası İlişkiler Uzmanı Doç. Dr. Cenk Özgen Al Ain Türkçe’ye değerlendirdi.
Türkiye’nin BRICS ve ASEAN gibi örgütlere üyeliği gündemde. Bu durumun NATO üyeliği ve AB üyelik süreciyle çeliştiği yorumları yapılıyor. Peki gerçekten durum böyle mi? Türkiye, yeni örgütlere üye olma adımlarıyla NATO ve AB gibi örgütlere alternatif mi oluşturmaya çalışıyor? Al Ain Türkçe bu soruların cevabını aradı. Giresun Üniversitesi Öğretim Üyesi, Uluslararası İlişkiler Uzmanı Doç. Dr. Cenk Özgen, Al Ain Türkçe’ye Türkiye’nin yeni adımlarını değerlendirdi.
Doç. Dr. Cenk Özgen’in Al Ain Türkçe’nin sorularına verdiği cevaplar şöyle;
NATO ÜYELİĞİYLE BRICS VE ASEAN ÜYELİKLERİ ARASINDA ÇELİŞKİ VAR MI?
Türkiye'nin NATO üyeliği ile BRICS ve ASEAN gibi yapılarla işbirliği arasında bir çelişki var mı?
“BRICS ve ASEAN gibi örgütlere baktığımızda bunlar daha ziyade ekonomik işbirliğine odaklanan oluşumlar. Savunma ve güvenlik mimarisi anlamında üyelere getirileri yok. NATO’nun asıl alanı ise savunma ve güvenlik, ekonomi boyutu yok. Temel yapı bakımından BRICS ve ASEAN gibi örgütler NATO’nun alternatifi değil. Dolayısıyla aslında NATO ile BRICS ve ASEAN üyelikleri arasında bir çelişki yok.
------------------------------------------
BRICSTÜRKİYE İÇİN NE İFADE EDİYOR
------------------------------------------
----Ben kişisel olarak Türkiye’nin BRICS ve benzeri örgütlerle ilişkileri, batı ülkeleriyle ilişkilere alternatif olarak görmüyorum. Çünkü Türkiye jeopolitik yeri itibariyle farklı coğrafyalarla ilişkilerini aynı anda geliştirebilecek bir konumda.”
YENİ ÜYELİKLER NATO İLE İLİŞKİLERİ BOZAR MI?
Türkiye her fırsatta NATO'dan vazgeçmediğini dile getiriyor. BRICS ve ASEAN üyelikleri gibi yeni yönelimler NATO ile ilişkilerini nasıl etkiler?
“Türkiye 1952 yılından bu yana NATO’da yer alıyor. Askeri anlamda da NATO’nun en önemli ülkelerinden biri. En çok katkıda bulunan üyelerinin başında geliyor. Rusya tehtidinin öne çıktığı, Rusya-Ukrayna savaşının yaşandığı son dönemde NATO için Türkiye’nin önemi daha da görülmüş durumda. Türkiye’siz bir Avrupa savunması düşünülemez.
NATO’nun resmi kurallarında başka örgütlere üye olunamayacağı şeklinde bir madde yok. Ama fiili açıdan bakarsak, ABD ve İngiltere gibi NATO’nun önde gelen üyelerinin rakip olarak gördüğü ülkelerin oluşturduğu birliklerle yakınlaşma, bazı olumsuz yansımalara neden olabilir. Bir başka şekilde ifade edersek, resmi olarak NATO ve BRICS’e aynı anda üye olmanın önünde bir engel yok. Ancak pratikte bu üyelik Türkiye’nin NATO içindeki bazı müttefiklerini rahatsız edebilir. Sonuçta NATO, batı ülkelerin içinde yer aldığı bir kulüp. Bu kulübün yazılı olmayan bazı hassasiyetleri olabilir.
Şunu da göz ardı etmemek lazım; Rusya tehtidinin öne çıktığı bir dönemde, Türkiye’nin BRICS gibi birliklere üye olması karşısında NATO ve üye ülkelerden gelecek tepki sınırlı kalacaktır.”
BRICS VE ASEAN ÜYELİKLERİ AB İLİŞKİLERİNİ NASIL ETKİLER?
AB ile olan ilişkilere karşı BRICS veya ASEAN gibi yapılar Türkiye'ye ne tür alternatifler sunabilir?
"Türkiye Avrupa Birliği ilişkileri çok uzun süredir yatay seyir izliyor. Görünür gelecekte de olağanüstü bir gelişme beklenmiyor. Avrupa Birliği’nde ticari ilişkiler ve ekonominin önde olduğu bir birliktelik. Ben Türkiye’nin AB üyelik hedefinden vazgeçmeyeceği kanaatindeyim. Buna ek olarak ekonomik anlamda gelişen ülkeleri bünyesinde barındıran BRICS ve benzeri örgütlerle ilişkileri de geliştirecektir. Sonuçta Asya pasifik bölgesi ekonomik açıdan son dönemde oldukça öne çıkıyor. Türkiye’nin yükselen bu bölgeyle ilişkilerini geliştirmesi çok doğal ve olması gereken bir süreç.”
TÜRKİYE’NİN DIŞ POLİTİKASI DEĞİŞECEK Mİ?
AB'nin Türkiye'yi bekletme politikasına karşı bu yapılar Türkiye'nin dış politikasında nasıl bir denge oluşturabilir?
“Bu konuya alternatif yaratmaktan ziyade çok boyutlu dış politika perspektifinden bakmak gerekiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan; ‘Bizim yönümüz batı ama doğuya sırtımızı dönmüyoruz’ dedi. Dünya çok kutuplu bir sisteme evriliyor. Tek kutup yerine çok kutuplu uluslararası politik bir iklim oluşuyor. Bunun gereği de çok boyutlu dış politika uygulamasıdır. Atılan adımları, Türkiye’nin değişen dünya düzenine uyum sağlaması olarak görüyorum. Konuya, değişen dünyaya uyum sağlamanın tezahürü olarak bakmak gerekiyor.”