ABD'nin misket bombası tedariki: Rusya-Ukrayna çatışmasında yeni dönem!
ABD'nin Ukrayna'ya misket bombası tedariki, Rusya-Ukrayna savaşını yeni bir boyuta taşıyor; uluslararası toplum, bu gelişme karşısında endişeli.
ABD'nin son dönemdeki duyurusu, Rusya-Ukrayna savaşında tansiyonu artırabilir. ABD'nin tüm misket bombalarını Ukrayna'ya tedarik edeceğini açıklaması, özellikle sivil kayıpların artabileceği endişesini gündeme getiriyor. Rusya'nın elinde de önemli miktarda misket bombası olduğu biliniyor.
Rusya-Ukrayna çatışması, artık sadece iki ülkenin savaşı olmanın ötesine geçti ve bölgedeki tüm güçlerin mevcut savaş teknolojilerini deneyebildiği bir laboratuvar halini aldı. Savaşın süresinin uzaması, sadece ileri teknoloji sistemlerin değil, daha eski ve genellikle göz ardı edilen tanklar, füzeler ve bombaların da kullanılmaya başlandığı anlamına geliyor. Bu durumun son örneklerinden biri, ABD'nin Ukrayna'ya misket bombaları sağlayacağını duyurması oldu.
Washington yönetimi, Rusya'nın misket bombalarında hata oranının %30-40 olduğunu iddia ederken, kendilerince sağlanan bombalarda bu oranın %2,5 üzerine çıkmayacağını belirtiyor. Bununla birlikte, bu tür bombaların kullanımı, potansiyel sivil kayıpların artabileceği riskini beraberinde getiriyor.
Savunma Sanayii Araştırmacısı Fatih Mehmet Küçük, misket bombalarının, normal uçak bombalarından farklı olarak içinde onlarca küçük bomba barındırdığını söylüyor. Bu bombalar, geniş bir alanı etkileyebilecek kapasiteye sahip oldukları için sivil zayiat riski taşıyorlar. Ayrıca, yerde düşüp patlamayan bombalar, birer mayın görevi görebiliyor ve yıllar sonra bile sivil zayiata neden olabiliyor.
Misket bombalarının tamamen yasak olduğuna dair bir kural yok. Ancak, Fatih Mehmet Küçük, küresel olarak misket bombalarının kullanımının yasaklanması için çalışmaların yapıldığını belirtiyor. ABD, Rusya, Ukrayna ve Türkiye'nin 2008 yılında BM nezdinde imzalanan 'Misket Bombalarına İlişkin Sözleşme'ye taraf olmadığını ekliyor.
Ukrayna'nın misket bombalarını elde etmesinin, çatışmanın gidişatını nasıl etkileyeceği belirsiz. Küçük, "ABD'nin bu girişimi sahaya önemli bir avantaj getirme potansiyeline sahip değil" diyor ve ekliyor ki misket bombalarının kötü ünü, kullanılmalarını engelleyebilir.
Misket bombalarından korunmanın tek yolu, bombaları taşıyan uçağı hedef almak gibi görünüyor. Küçük, mühimmat bir kere bırakıldıktan sonra, hava savunma sisteminin yapabileceği pek bir şey olmadığını belirtiyor.
Türkiye'nin envanterinde de ABD menşeli misket bombaları bulunuyor. Ancak TSK'nın bu mühimmatların kullanımına sıcak bakmadığı biliniyor. Fatih Mehmet Küçük, konuya ilişkin "Uzun yıllar önce envantere giren ve ne derece aktif olduğu bilinmeyen bu mühimmatlarla TÜBİTAK SAGE tarafından geliştirilen DEMET bombasının da farklı konfigürasyonları ile envantere girdiğini" ifadelerini kullanıyor.