Anket sonuçları belli oldu! Avusturya'da ilk kez aşırı sağ iktidar olacak

Avusturya'da son seçimlere ait sandık çıkış anketi sonuçları açıklandı. Sonuçlara göre, son yıllarda hızlı bir yükseliş gösteren Özgürlük Partisi, seçimlerden zaferle çıkan taraf oldu.
Avusturya'da gerçekleştirilen son seçimler, sandık çıkış anketlerine göre aşırı sağcı Özgürlük Partisi sürpriz bir sonuca imza attı. Anketler, partinin özellikle göçmenlik ve Ukrayna savaşı gibi konularda seçmen kaygılarını başarıyla yönettiğini ortaya koyuyor. ORF kamu televizyonu tarafından yapılan açıklamalar, Özgürlük Partisi'ne %29,1 oranında bir destek olduğunu gösterirken, Şansölye Karl Nehammer liderliğindeki Avusturya Halk Partisi %26,2 ile ikinci sırada yer aldı. Sonuçlar, Merkez sol Sosyal Demokratlar'ın %20,4 ile üçüncü sırada kalmasına neden oldu.
Seçim sonuçları, Avrupa'da son dönemlerde görülen aşırı sağın yükseliş trendini açık şekilde gösteriyor. Özellikle ekonomik sıkıntılar ve sosyal değişimler, aşırı sağ partilerin yükselişine zemin hazırlamış gibi görünüyor. Parti, her iki ana konuda da seçmenlerin duyarlılıklarını etkili bir şekilde ele aldı.
Özgürlük Partisi'nin lideri Herbert Kickl, kampanya döneminde tecrübelerini iyi kullandı. Kickl, Avusturya'nın şansölyesi olmayı hedefliyor ancak kullanmış olduğu "Volkskanzler" terimi nedeniyle eleştirilerin odağında yer alıyor. Bu terim, 1930'larda Nazi Almanyası'nda Adolf Hitler için kullanılmıştı ve bu yüzden tartışmalara yol açtı. Kickl ve partisi, parlamentonun alt kanadında çoğunluğu sağlamak için bir koalisyon ortağı bulmak zorunda kalacak.
Avusturya'da gerçekleşen son seçimlere, ülke genelinde büyük bir katılım sağlandı. Seçmen sayısı 6,3 milyonu aşarken, Özgürlük Partisi'nin ciddi oy artışı gösterdi. Özellikle 2019'daki parlamento seçimlerinden bu yana partinin siyasi ivmesi, Avrupa Parlamentosu seçimlerindeki başarısıyla ön plana çıktı.
Aşırı sağın oy artışının ardında yatan nedenler arasında yüksek enflasyon, Ukrayna'daki savaş, Covid-19 salgını ve göçmenlere yönelik artan endişeler bulunuyor. Seçmenlerin yaşadığı hayal kırıklığı ve belirsizlik, aşırı sağın elini güçlendiriyor.
Özgürlük Partisi, seçimlerde "davetsiz yabancıların yeniden göç ettirilmesi", sınırların sıkı kontrolü ve iltica hakkının "acil durum yasası" ile askıya alınması gibi radikal politikalar öneriyor. Bu politikalar, toplumu daha homojen bir yapıya kavuşturma amacı güdüyor.
Özgürlük Partisi'nin lideri Herbert Kickl, partinin yönünü belirgin bir şekilde sağa kaydırmış durumda. Avusturya'nın Profil dergisine konuşan gazeteci Gernot Bauer, Kickl'in pan-Avrupa milliyetçisi ve aşırı sağcı Kimlikçi Hareket'le arasına mesafe koymayı reddettiğini belirtiyor. Kickl'in politik söylemi ise sıklıkla agresif ve kışkırtıcı olarak nitelendiriliyor.
Özgürlük Partisi, Batı'nın Ukrayna'ya yönelik askeri desteğini eleştiren ve Rusya'ya uygulanan yaptırımların kaldırılmasını savunan bir dış politika izliyor. Ayrıca, Almanya'nın öncülük ettiği Avrupa Gökyüzü Kalkanı Girişimi'nden çekilme niyetini de açıklıyorlar.