Anayasa değişiklik teklifinde hangi maddelerin değişmesi istendi?
AK Parti’nin Cuma günü Meclis’e sunduğu Anayasa değişiklik teklifinde 24. ve 41. maddelerde değişiklik yapılması istendi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ‘başörtüsüne yasal güvence’ için kanun teklifi sunacaklarını açıklamasının ardından, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Gelin çözümü anayasa düzeyinde sağlayalım" sözleriyle işaret ettiği anayasa değişikliği 9 Aralık’ta TBMM'ye sunuldu. AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, MHP ve BBP'nin desteği ile teklifin 336 milletvekilinin imzasıyla sunulduğunu açıkladı. Teklifte Anayasa'nın 24. ve 41. maddelerinde değişiklik yapılması ön görülüyor.
“AYRIMCI VE ÇAĞ DIŞI UYGULAMALARA BİR DAHA MARUZ BIRAKILMAMALARI AMACIYLA…”
Teklifin başörtüsüne güvence getiren değişikliğe ilişkin gerekçe bölümünde, önceki dönemlerde dini inancı nedeniyle başlarını örten kadınların haksızlığa uğradıkları ancak Anayasa ve kanunlara aykırı bu haksız yasakların kaldırıldığı belirtilerek, “Artık Türkiye’de başörtüsü yasağı ve bundan kaynaklanan herhangi bir hak mahrumiyeti yoktur. Ancak dini inancı sebebiyle başını örten ve kıyafet tercihinde bulunan kadınların yasal ve idari düzenlemeler veya fiili uygulamalarla, insan onuruyla bağdaşmayan, Anayasa’ya aykırı, ayrımcı ve çağ dışı uygulamalara bir daha maruz bırakılmamaları amacıyla Anayasal güvence getirilmektedir” deniliyor.
Teklife göre, Anayasa’nın “Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır.” şeklinde başlayan 41. Maddesinin “Aile, Türk toplumunun temelidir. Evlilik birliği ancak kadın ve erkeğin evlenmesiyle kurulabilir ve” şeklinde değiştirilmesi ön görülüyor.
2 FIKRA EKLENİYOR
Teklife göre, Anayasa’nın 24 maddesine, “temel hak ve hürriyetlerin kullanılması ile kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanılması hiçbir kadının başının örtülü veya açık olması şartına bağlanamaz. Hiçbir kadın, dini inancı sebebiyle başını örtmesi ve tercih ettiği kıyafetinden dolayı eğitim ve öğrenim, çalışma, seçme seçilme siyasi faaliyette bulunma kamu hizmetlerine girme ile diğer herhangi bir temel hak ve hürriyeti kullanmaktan ya da kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yaralanmaktan hiçbir surette yoksun bırakılamaz. Bu nedenle kınanamaz, suçlanamaz ve herhangi bir ayrımcılığa tabi tutulamaz. Alınan veya verilen bir hizmetin gereği olan kıyafet söz konusu olduğunda Devlet, ancak dini inancı sebebiyle kadının başını örtmesini ve tercih ettiği kıyafetini hiçbir surette engellememek şartıyla gerekli tedbirleri alabilir” fıkraları ekleniyor.
“İNSAN TABİATINA UYGUN BİRLİKTELİK”
Teklifin, ailenin yeniden tanımlanmasına ilişkin düzenleme getiren madde gerekçesinde ise, Anayasa’da “Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır” hükmündeki “eşler” ibaresinin yalnızca bir kadın ve bir erkek arasında kurulan evlilik birliğini kapsadığı kaydediliyor. Teklif gerekçesinde, “eşler” ibaresinin “şüphesiz birbiriyle evlenen bir erkek ve bir kadını” ifade ettiği belirtilerek, “insan tabiatına uygun bir birliktelikle bu bağlamda iki ayrı cinsiyetin yani kadın ve erkeğin evlilik yoluyla kurduğu aile, Türk milleti olarak varlığımızın da teminatıdır” ifadeleri kullanılıyor.
“KADINLARIN DİNİ İNANCI NEDENİYLE TERCİH ETTİĞİ KIYAFETLER”
Teklifte, başörtüsüne anayasal güvence getirilirken, “kadınların dini inancı nedeniyle tercih ettiği kıyafetler” cümlesine yer verildi. Ailenin yeniden tanımlanmasına ilişkin olarak da Anayasa’daki aile tanımında yer alan “eşler” ibaresinin yalnızca kadın ve erkek arasındaki birlikteliği kapsaması ön görülen teklifte, buna ilişkin gerekçe ise “İnsan tabiatına uygun bir birliktelikle bu bağlamda iki ayrı cinsiyetin yani kadın ve erkeğin evlilik yoluyla kurduğu aile, Türk milleti olarak varlığımızın da teminatıdır. Türk toplumunun temeli olan aile yapısını korumak ve aileye yönelik her türlü tehlike, tehdit, saldırı, çürüme ve sapkınlığa karşı tedbir almak devletin asli görevidir” denilerek açıklandı. Ancak madde gerekçesinde yer verilen “sapkınlık” ibaresinin tanımı bulunmuyor.
“EVLİLİK BİRLİĞİ, ANCAK KADIN İLE ERKEĞİN EVLENMESİYLE KURULABİLİR”
Buna göre Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 41'inci maddesinin kenar başlığı "I. Ailenin korunması, evlilik birliği ve çocuk hakları" şeklinde ve birinci fıkrasında yer alan "temelidir ve" ibaresi "temelidir. Evlilik birliği, ancak kadın ile erkeğin evlenmesiyle kurulabilir ve" şeklinde değiştiriliyor.