Ahmet Hakan'dan, İklim Tamkan'a şiddet uygulayan Fırat Tanış'a sert sözler
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, İklim Tamkan’a şiddet uygulayan oyuncu Fırat Tanış’ı sert sözlerle eleştirdi. Hakan, “Aynaya nasıl bakabiliyor?” dedi.
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, İklim Tamkan’a şiddet uygulayan oyuncu Fırat Tanış’ı sert sözlerle eleştirdi. Hakan, “Aynaya nasıl bakabiliyor?” dedi.
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, geçtiğimiz günlerde piyanist İklim Tamkan’a şiddet uyguladığı yönündeki haberlerle gündeme gelen oyuncu Fırat Tanış hakkında bir yazı kaleme aldı.
İklim Tamkan
Hakan, “Fırat Tanış’ın pozları Fırat Tanış’ın gerçeği” başlıklı yazısında Tanış’ı sert sözlerle eleştirdi.
Hakan, “Çizdiği portreye baktığında zannedersin ki...Yobazlık karşısında uygarlık bayrağını yükseltmektedir. Şiirden, türküden başka bir şey bilmez. Bir duyarlılık abidesidir. Hırtlığa, magandalığa karşı bir duruş sergilemek için gelmiştir yeryüzüne. Hayatı cehenneme çeviren kabalıklara karşı ince şeylerin bayrağını taşımaktadır” ifadelerini kullandı.
Hakan şu ifadelere yer verdi:
“Fırat Tanış denen adamın başka bir yüzüyle tanış olduk.
Dün aylardır kendisinden paçasını kurtaramayan eski sevgilisi İklim Tamkan, öyle bir Fırat Tanış portresi çizdi ki...
Fırat Tanış’ın tüm imajı, pozları, kasmaları bir anda çöp oldu. İklim Tamkan’ın açıklamasında geçen şu ifadelere lütfen dikkat: “Ağır psikolojik şiddet... Israrlı takip... Ailemi ve yakınlarımı da içine çektiği ağır psikolojik şiddet... Derin yaralar... Tarifi ve tahmini mümkün olmayan hisler... Şiddet zinciri... Bozulan ruh ve beden sağlığım... Birden fazla suçun konusu olacak eylemler... Yaşadığım bu korkunç süreç...”
“BU TUTARSIZLIKLARI KENDİ İÇ DÜNYASINDA NASIL AÇIKLIYOR?”
Beni burada asıl ilgilendirenler şunlardır:
Nasıl oluyor da aslında dümdüz bir maganda olan bir adam, süper uygar insanmış gibi bir imaj çizebiliyor?
Nasıl oluyor da ağır psikolojik şiddet uygulayan, uygulayabilen bir insan, “devrimci derviş” havalarını rahatlıkla millete satabiliyor?
Nasıl oluyor da muhatabında derin yaralar açan biri, “gelin tanış olalım” tarzı artistlikler yapabiliyor.
Hepsinden önemlisi:
Bu tutarsızlıkları, kendi iç dünyasında nasıl açıklıyor? Kendisiyle baş başa kaldığında bu riyakarlıkla nasıl baş edebiliyor? Aynaya nasıl bakabiliyor?
Terentius, “İnsana ait olan hiçbir şey bana yabancı değildir” demiş.
Üzgünüm Bay Terentius.
Bu kadarı bana yabancı”