Ahmet Ercan ve Şener Üşümezsoy’dan Balıkesir depremi için kritik uyarı
Deprem bilimciler Ahmet Ercan ve Şener Üşümezsoy, Balıkesir Sındırgı’daki depremin neden olduğu yıkımların yapılaşmadan kaynaklandığını, Marmara’yı etkilemeyeceğini belirtti.
Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde meydana gelen 6.1 büyüklüğündeki deprem sonrası iki deprem uzmanından önemli açıklamalar geldi. Deprem bilimci Prof. Dr. Ahmet Ercan, yıkımların büyük ölçüde hatalı zemin seçimi ve yetersiz yapı denetimi nedeniyle yaşandığını ifade etti. Ercan, özellikle kurumuş göl tabanlarına inşa edilen binaların riskli olduğunu belirtti.
Ercan, bir televizyon programında yaptığı açıklamada “Bir ülke ne kadar kötü yönetiliyorsa, deprem yıkımları o kadar artar” ifadelerini kullanarak, depremlerde en fazla zarar gören kesimin düşük gelirli vatandaşlar olduğunu vurguladı. İstanbul’da yürütülen kentsel dönüşüm çalışmalarında önceliğin dar gelirli ailelere verilmesi gerektiğini savundu.
“Yapı güvenlik belgesi zorunlu hale gelmeli”
Ahmet Ercan, olası depremlerde can kaybının önlenebilmesi için somut bir çözüm önerisi sundu. “Ben Çevre ve Şehircilik Bakanı olsaydım, her yapıya ‘yer yapı güvenlik belgesi’ verilmesini zorunlu hale getirirdim” diyen Ercan, bu belgenin tapuya işlenmesi gerektiğini ifade etti.
Ercan’a göre, bu sistem sayesinde güvensiz binalar ne satılabilir ne de kiralanabilir hale gelecek. Kamu kurumlarının da yapı denetiminde aktif rol alması gerektiğini vurgulayan uzman, “Bir ülkede ekonomik sorunlar çözülmüşse depremler ölüm getirmez. İnsanların gelir düzeyi de güvenli yaşamı etkiler” dedi.
Üşümezsoy: “Deprem Sındırgı’nın dağlarında oldu”
Deprem bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy ise aynı yayın organında yaptığı değerlendirmede, Balıkesir’deki depremin bölgesel bir hareketlilik sonucu meydana geldiğini söyledi. Üşümezsoy, “Bu deprem Sındırgı’nın altındaki değil, dağlık kesimlerindeki bir fayın kırılmasıyla oluştu” ifadelerini kullandı.
Üşümezsoy, Sındırgı’daki depremin 23 Nisan’da kırılan fay hattının devamı niteliğinde olduğunu, yaklaşık 10-15 kilometrelik bir yırtılmanın yaşandığını belirtti. Depremin güneydoğu yönünde geliştiğini ifade eden uzman, “Bölgede bundan daha büyük bir deprem beklenmemeli. Artçılar güneye doğru ilerliyor” dedi.
Marmara depremiyle bağlantısı yok
“Marmara depremini etkiler mi?” sorusuna da açıklık getiren Üşümezsoy, Balıkesir’deki sarsıntının Marmara fay hattını etkilemediğini söyledi. Uzman, “23 Nisan’daki kırılmadan sonra stres boşaldı. Bu tür yerel depremler o sürecin doğal sonucudur. Ancak Marmara’yı tetiklemez” dedi.
Üşümezsoy, Türkiye’deki fay sisteminin geniş bir coğrafyaya yayıldığını ve bölgesel sarsıntıların her zaman büyük depremleri tetiklemeyeceğini vurguladı. Uzman, “Toplum olarak deprem bilincini artırmalı, yapısal güvenliği sağlamak için bilimsel temelde adımlar atmalıyız” ifadelerini kullandı.
Uzmanlardan ortak çağrı: Bilim temelli şehirleşme
Her iki deprem uzmanı da Türkiye’nin depreme karşı en güçlü savunmasının bilimsel şehir planlaması olduğunu belirtti. Ercan ve Üşümezsoy, yerleşim alanlarının zemin etüdü yapılmadan imara açılmaması gerektiğinde birleşti.
Deprem riskine karşı en etkili yöntemin, sağlam zemin üzerine inşa edilen güvenli yapılar olduğunu vurgulayan Ercan, “Deprem öldürmez, bina öldürür” sözünü yineledi. Üşümezsoy ise “Depremi engelleyemeyiz ama yıkımı engelleyebiliriz. Bilimle yönetilen bir şehir, depreme dirençli olur” dedi.