Acar: Sıfır Atık’ın finansmanı kendi içinde saklı / Al Ain Türkçe Özel
Birleşmiş Milletler Sıfır Atık Danışma Kurulu ilk yüz yüze toplantısını İstanbul’da gerçekleştirdi. TÜÇEM Başkanı Aynur Acar, toplantıyı ve Türkiye’deki atık yönetim durumunu Al Ain Türkçe’ye değerlendirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın başkanlığını yürüttüğü Birleşmiş Milletler Sıfır Atık Danışma Kurulu, ilk yüz yüze toplantısını İstanbul’da yaptı. Kurul, çevre ve sürdürülebilirlik konularında uluslararası alanda etkinlik göstermeyi hedefliyor. Konuyu Tüm Çevre Eğitimi ve Atık Yönetimi Derneği TÜÇEM Başkanı Aynur Acar’la konuştuk.
Sıfır Atık Danışma Kurulu'nun ilk yüz yüze toplantısı, hangi gündemle yapıldı, toplantıda kimler yer aldı?
31 Ekim 2023 Dünya şehirler günü vesilesiyle Birleşmiş Milletler Sıfır Atık Danışma Kurulu İstanbul’da “Herkes için sürdürülebilir kentsel geleceğin finansmanı” başlığı altında toplandı.
Toplantının açılış konuşmaları Birleşmiş Milletler Genel sekreteri sayın Antonio Guterres adına Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Yardımcısı Bernard Ryder, Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Yardımcısı ve Birleşmiş Milletler habitat icra direktörü Maimunah Mohd Sharif ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı eşi Emine Erdoğan tarafından yapıldı.
Toplantının ilk oturumu Birleşmiş Milletler habitat iletişim ve medya şefi Katerina Bezgachina tarafından modere edilen oturuma; Azerbaycan Cumhuriyeti şehir planlama mimarlık devlet Komitesi Başkanı Anar Guliyev, Malezya haç fonu Genel Müdürü Azman Mokhtar, Birleşmiş Milletler habitat Yönetim Kurulu Başkan yardımcısı büyükelçi Jean Kimani, Çin Halk Cumhuriyeti konut ve kentsel kırsal Kalkınma Bakanı yardımcısı Dong Jianguo Birleşmiş Milletler genel sekreterini Genel Sekreteri karayolu güvenliği temsilcisi Jean Todt, Birleşmiş Milletler birleşmiş kentler ve yerel yönetimler Genel Sekreteri Emilia Saiz, Birleşmiş Milletler habitat paydaş danışma grubu kuruluşundan Alice Charles katıldı.
Herkes için sürdürülebilir geleceğin finansmanı başlıklı toplantının ikinci oturumunun açılış konuşmasını Birleşmiş Milletler habitat icra direktörü özel danışmanı dış ilişkiler yenilik direktörü Neil Kohr yaptı.
İkinci oturumun moderatörlüğünü Birleşmiş Milletler habitat sürdürülebilir kalkınma hedefleri şehirleri lideri Dyfed Aubrey yaptı.
Bu oturumda; birleşik dünya altyapısı ve teknolojileri yatırım direktörü Hootan Yazhari, Arup Şehir planlama ve tasarım direktörü Alice Charles, Dubai uluslararası finans merkezi inovasyon ve girişim direktörü Christian Kunz, Borsa istanbul Genel Müdür Yardımcısı Güzhan Gülay, Mozambik Quelimane Belediye Başkanı Manuel Araujo, Lendlease Malezya Başkanı Dinesh Mambiar yer aldı.
Toplantının üçüncü oturumu israftan zenginliğe başlığıyla uluslararası çevre yönetişimi danışmanı Ado Lohmus tarafından modere edildi.
Oturumda ; yunus çevre merkezi ve Birleşmiş Milletler Genel sekreteri Muhammad Yunus, Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Ebubekir Gizligider, Türkiye Cumhuriyeti Çevre Komitesi Başkanı Murat Kurum, Kolombiya konut şehir bölge bakanı Catalina Velasco, Let’s do it dünya küresel ağ başkanı Heidi Solba, Birleşik Arap Emirlikleri kıdemli proje yöneticisi Valentin Lavaille ve Gambiya’dan Malik Lowe konuşmacı olarak yer aldılar.
Toplantının ikinci günü uluslararası fon detayları görüşülerek kapandı.
Türkiye'de Sıfır Atık projesinin etkinliği ve uygulanabilirliği nedir? Türkiye, atıkların ekonomiye kazandırılmasında hangi aşamada?
Sıfır atık projesi uygulanabilir bir proje. Türkiye'de 2005 çevre kanunu revizyonu ile başladığımız çalışmalarla birlikte tüm Türkiye'de atık yönetim altyapısına sıfır atık hedefiyle başladık. Ancak şu an belediyeler büyük bir sıkıntı içinde... Mücavir alanları içindeki atıkları kaynağında ayrıştırmak, geri dönüşüme kazandırmak ve en önemlisi toplayarak ayrıştırılmamış atığı depolama sahalarına göndermede büyük sıkıntılar yaşıyorlar.
Sıfır atığın uygulandığı birçok alanda kaynağında ayrıştırılmış ambalajların dışarıya çıkarıldığında tekrar karıştırılarak çöp döküm sahalarına gönderilmesi üzüntü verici bir durum. Bu ne yazık ki tüm kamu kurumlarında da böyle. Atık yönetimi uygulayan özel sektörde de sosyal alanlarda da böyle.
En çok dikkat edilmesi gereken husus kaynağında ayrıştırılması gereken ekonomik değere sahip ambalajların temiz toplanması ve ham madde değerinin kazandırılması... Ne yazık ki ülkemizde şu anda bunlar tam istediğimiz gibi yapılmıyor.
Her şeye rağmen 16-17 yıldır belediyeler yine de mücavir alanları içinde toplum bilincini yaygınlaştırmak, geri dönüşüm kumbaraları anı sahaya yaygınlaştırmak esnafı bilinçlendirmek, çocukları okullarda eğitmek gibi birçok sorumluluk alanına giren konuları titizlikle yapma gayreti içindeler.
Sistemin başarılı olması için disiplinli bir yönetim modelinin kurgulanması gerekiyor. Tabii burada belediye toplayıcısı ve geri dönüşümcünün, herhangi bir beklenti içinde olmadan görevlilerini hakkıyla yapmaları gerekiyor.
Diğer bir taraftan işin finansman kısmına baktığımızda, Sıfır Atık’ın finansmanı kendi içinde saklı. Kurumlarımız ve belediyelerimiz bu işin finansmanının kendi içinde olduğunu göremiyorlar. Ne zaman ki Türkiye'de atık yönetimi bir kalkınma hedefi olarak ele alınır, o zaman tüm taraflar bu işin finansmanının da içinde olduğunu görerek, zarar etmeden hakkıyla işlerini yapmış olurlar.
Dünya çapında atık yönetimi sorunları ve çevresel etkileri nelerdir?
Atık yönetiminin en büyük sorunlarından biri çöpe atılan atığın değerinin bilinmemesi, bunun vatandaşa ve ilgili tüm mercilere doğru eğitici bir şekilde anlatılmaması. Çevresel etkilerine gelince birincisi en büyük sorun başımızın en büyük derdi iklim değişikliği... İklim değişikliğinin dünya üzerindeki olumsuz etkileri seller, hortumlar, su baskınları, deniz seviyesinin yükselmesi, ani yağışlar ya da yeraltı kaynak sularının çekilmesi, kuruyan göller ve barajlar, susuz kalan köyler ve gıda güvenliği riski...
Yani her biri birbirini olumsuz etkileyen çevresel etkiler, gıdayı riske sokacak, üretimi riske sokacak, beraberinde dünya üzerinde sulak alanlara yoğun göçler başlayacak. Ve beraberinde su savaşları da başlayacak. Şu anda ülkemizde Bodrum bölgesinin sularının tamamen çekilmesi, barajlarının kuruması o bölgedeki insanları susuzluğa mahkum etti. Bodrum, Milas'ın suyundan istifade etmek istediğinde Milas ile Bodrum arasında tartışmalar ve kavgalar başladı. Bu çok önemli bir durum. Bunun çok daha büyükleri önümüzdeki yıldan itibaren özellikle büyük şehirlerimizde yaşanacak.
Global bazda baktığımızda Avrupa'daki birçok ülkenin çok daha mantıklı makul ve kısa vadeli değil uzun vadeli eylem planlarıyla çalışmalarını yapmaları, planlamaları ve bunu aynı zamanda ülkede yaşayan bütün insanlara anlatmaları onları başarıya götürüyor.
Sıfır atık 1996 da başlayan bir hamle. Dünyada birçok ülkede sıfır atık merkezleri var. Biz de 2005 yılında başladık. Ancak yaptırımların baskıyla değil teşviklerle ve iyi örneklerle kurumlara, işletmelere, esnafa, okullara, öğrencilere, topluma anlatılması gerekiyor ve bu işin ülke ekonomisine sağlayacağı değerin de katkının da ciddi olarak ele alınarak hareket edilmesi gerekiyor.